KOMİSYON KONUŞMASI

BEDRİ YAŞAR (Samsun) - Teşekkür ederim Sayın Başkanım.

Kurumun değerli yöneticileri, tabii "yerel yönetimler" deyince, aşağı yukarı doğumdan defne kadar bütün her şey sizin alanınıza giriyor yani insan daha doğduğu andan itibaren ve sizin desteklediğiniz kurum ve kuruluşlar... Bugün maalesef belediyelerimizin gelirleri açısından baktığınız zaman özellikle Anadolu belediyelerinin ayakta durması mümkün değil yani mevcut bütçe rakamları üzerinden sağlanan rakamlarla hayatiyetlerini devam ettirmeleri mümkün değil. Şu an sizin gönderdiğiniz paylarla, zaten belli borçlara da kesilince kalan rakam ortada; bununla ancak personel giderleri karşılanabiliyor. Dolayısıyla, özellikle nüfusa veya başka kriterlere bakmadan bu küçük belediyelerle ilgili İller Bankası özel bir yapı oluşturabilir mi? Yani bugün en temel ihtiyaçlardan olan kanalizasyon, içme suyu veya arıtma tesisi sizin buradaki ilgi alanlarınızın en başında geliyor ama buna ihtiyaç var, buna hiç kimse "Yok." diyemez ama belediyenin mevcut imkânlarıyla da bunun yapılması mümkün değil. Belki buna yönelik özel bir çalışma yapmak lazım, buna yönelik belki bazen işte, elektrik ve doğal gaz bedelini biz hazineden aktarıyoruz, hani belli bir rakama kadar tüketildiği takdirde hazine tarafından karşılanıyor. Yine, aynı şekilde, bu küçük belediyelerin genel ihtiyaçları da İller Bankasının gelirlerine esas olmadan hazine tarafından karşılanabilir mi? Bununla ilgili bir çalışmanız var mı? Zaman zaman biz de belediyelerle ilgili sizlere müracaat ediyoruz. Tabii, genelde üstyapı yatırımlarından daha çok altyapı yatırımlarını destekliyorsunuz ama bugün belediyelerin, içinde bulunduğu durum itibarıyla da bu işlerin altından kalkması zor.

Tabii, bunun hemen paralelinde özellikle yenilenebilir enerji kaynaklarından bahsettiniz. Bugün belediyelerin en büyük giderlerinin başında da enerji giderleri geliyor. Bunun bir noktada fazlalığını satma imkânları da var, belki bununla ilgili özel bir birim oluşturup belediyelerin tüketimlerinin 2 katı, 3 katı -bulundukları ortamlar müsaitse bu manada- enerji üretimleriyle hem kendi enerjilerini karşılarlar hem de bir finansman kaynağı oluşturabilirler. Bununla ilgili bir çalışmanız var mı? Siz uluslararası arenada farklı kurum ve kuruluşlarla irtibat hâlinde olduğunuzu söylüyorsunuz, buradan da belli kaynaklar aktarabileceğinizi söylüyorsunuz; bunlar uluslararası arenada da kabul gören projelerdir. Özellikle yenilenebilir enerji konusunda kredi bulmada daha rahat olabileceğinizi ben düşünüyorum.

Tabii, küçük belediyelerin bunları teknik olarak çalışması da veyahut da hazırlaması da mümkün olmuyor. Kendileri yaptığı takdirde rakamların arttığını ama böyle toplu bir şey olduğu zaman... Mesela 1 megavat yaklaşık maliyeti 450-500 bin dolar civarında ama 500-600 kilovatsaatlik yapmaya kalktığı takdirde -belediyelerin aldığı tekliflerden biliyorum- bu rakamlar yüzde 40-50 daha yüksek. Bu manada toplu bir alanda bunun üretimi yapılabilir, belediyelere zaman zaman nasıl belli katkılar sağlıyorsanız bu RES'ler konusunda belki malzeme desteği verebilirsiniz; işte, mühendislik hizmeti veriyorsunuz, teknik denetim hizmeti veriyorsunuz, verdiğiniz hizmete göre onu da kademelendirdiniz 3, 2, 1 şeklinde; burada da bu manada bir destek verebilirsiniz. Bu toplu alımlarda da çok ciddi rakamlar elde edilir diye düşünüyorum.

Yine, tabii "kentsel dönüşüm" diyorsunuz, bugün Türkiye'nin deprem kuşağında olması itibarıyla da dönüşümü bekleyen çok ciddi konut sayısı var, 6 milyon civarında dönüşümü bekleyen konut var. Şimdi, konutları dönüştürürken aslında yine işe biz tersten gidiyoruz, her kentsel dönüşüm olan bölgenin altyapısı bitmeden üst yapısını değiştirmenin ben biraz daha mahzurlu olduğunu düşünenlerdenim yani önce altyapısı bitmeli; kanalı, suyu, yolu, izi, bunlar bitmeli ve bunun üzerine binalar inşa edilmeli. Mesela, kentsel dönüşüm alanları zaman zaman belediyeler tarafından ilan ediliyor, buraya da geliyor, onaylanıyor, gidiyor. Orada bir ön şart oluşturmak lazım, önce altyapının bitmesi lazım ve altyapıyı da onun bünyesinde çözmek gibi... Tabii, bir şehrin yaklaşık kırk yılı, elli yılı planlanıyor; o gün orada yaşayan nüfus belli. O günkü mevcut hâliyle o altyapı diyelim ki 20 bin nüfuslu bir ilçenin altyapısıysa, siz orada bir taraftan yoğunluğu da değiştirince nüfus artıyor. O yoğun nüfusu taşımayabilir; yolu da taşımaz, trafiği de taşımaz, kanalizasyonu da taşımaz, suyu da taşımaz. Dolayısıyla bu alanın üzerinde çok ciddi çalışma yapılması lazım.

Diğer bir husus, siz normal bankacılık faaliyeti yapamıyorsunuz ama bu büyüklüğe baktığınız zaman Türkiye'deki birçok bankadan toplam büyüklüğünüz çok çok daha fazla. Mesela, bu manada da size izin verilebilir yani normal bankacılık faaliyetleri konusunda belediyeler paralarını yatırırlar, çekerler veya başka alanlarda faaliyet gösterebilirler. Yine, uluslararası arenada -bu söylediğiniz Avrupa Yatırım Bankası da dâhil- bu tür alanlardan kredi temini konusunda daha güçlü olabilirsiniz veya mesela, sürekli bir para arayışınız var, sürekli bir kredi arayışınız var, bu da normal çünkü sizin orta yere koyduğunuz rakamlarla bu yatırımların altından kalkması başka türlü mümkün değil. Dolayısıyla burada da bir senkronizasyonun olması lazım.

Tabii, genel manada siyaset önemlidir ama siyaset seçimlerde kalmalı, seçimler bittiği andan itibaren... Neticede o beldeler, o belediye başkanları, o belediyeyi seçen insanlar da hangi yapıya sahip olursa olsun, bu hizmetleri fazlasıyla hak ediyor. Bu konuda da adil davranacağınızı ben düşünüyorum. Zaman zaman belli belediyelerle ilgili biz de taleplerde bulunuyoruz; geneliyle ilgili değil ama -geneliyle ilgili çok fazla bilgim yok- özel projelerde zaman zaman bizim de müracaatımız oluyor; bunların muhakkak desteklenmesi lazım. Özellikle, şimdi, mesela, yaz sezonu, muhakkak yol, iz bakımları var, bunların muhakkak gerçekleşmesi lazım. Bu konuyla ilgili, belediyelerin maalesef sizden başka bir gelir kapısı da yok. Bunlarla ilgili genel manada neler düşünüyorsunuz? Yani uluslararası arenadan ne kadar kredi oluşturabildik, ne kadarı İller Bankası üzerinden oluştu? Uluslararası arenada ortak olduğumuz bankalar var, zaman zaman bize şöyle bilgiler de geliyor: "Bizim uluslararası arenada bankalara verdiğimiz öz sermaye kadar maalesef biz kredi kullanamıyoruz." Özellikle krediyle ilgili belgelerin hazırlanması konusunu bundan önceki Komisyon toplantılarında da ben gündeme getirmiştim. Çünkü bu söylediğiniz projelerin tamamı, uluslararası arenadan bu finansmanı sağlayacaksanız özellikli projeler. Bunların dosyalarının hazırlanması bile bir kabiliyet, beceri gerektiriyor, eleman gerektiriyor. Yani bugün Samsun'un Ladik ilçesinin veya buna benzer uzak ilçelerindeki belediye başkanlarının uluslararası arenadan kredi kullanabilmesi için o evrakları hazırlaması mümkün değil. Bizdeki gibi de değil tabii, uluslararası arenada daha çok fizibilitelere bakıyor; bu parayı alacaksın ama yarın hiç kimse kimsenin hesabına parayı aktarmıyor. Orada fayda maliyetleri dâhil, bu işin nasıl yapılacağı, aşamalarının ne olduğu gibi bir dizi ansiklopediyi oluşturacak belgeler isteniyor. Bununla ilgili, Kurumunuzda bir birim var ama oranın daha da güçlendirilip daha da aktif hâle gelmesi lazım. Mümkün olduğunca bunlar uzun vadeli krediler, belediyeleri de bir miktar rahatlatacaktır. Bu manada da destek olmak lazım. Ümit ediyoruz... Bütçenizdeki değişiklikleri bilmiyorum ama -Türkiye'nin özellikle İller Bankası olarak yüz yıllık, bir asırlık geçmişiniz var- belediyelerin, özellikle Anadolu belediyelerinin sizden başka da kimsesi yok; bununla ilgili belli bir plan, programınız var mı, önümüzdeki beş yılda ne var, on yılda ne var? Yani bu yerel yönetimlerle ilgili muhakkak sizin orta yere bir yol haritası koymanız lazım, yoksa vergilerden belli rakamlarla toplanan paraların nüfus oranında dağıtılmasıyla bu iş çözülecek gibi durmuyor. Hem finansman açısından hem proje üretim ve takibi açısından hem de değişen ve gelişen şartlara göre yepyeni alanlar oluşuyor. İşte "çevre kirliliği" diyorsunuz, ortada hiç olmayan bir müsilajla muhatap olduk, belki ileride buna benzer hadiseler de olacaktır; bununla ilgili de en azından teknik olarak geleceğe yönelik de belli projeksiyonlarınızın muhakkak olması lazım.

Ben çalışmalarınızda başarılar diliyorum. İnşallah, bundan sonraki dönemlerde çok daha güzel şeyleri hep beraber yaşarız.

Her şey her zamankinden daha iyi olur diyor, görevinizde başarılar diliyorum.

BAŞKAN MUSTAFA SAVAŞ - Teşekkür ediyorum Sayın Yaşar. Ayrıca, süreye uyduğunuz için de teşekkür ediyorum.

BEDRİ YAŞAR (Samsun) - Girmeden uyarmıştınız Başkanım.