İSMET UÇMA (İstanbul) - Sayın Başkanım, değerli Komisyon üyelerimiz... Sayın Başkanım, yeni görevinizi ilk Komisyon toplantısı vesilesiyle tekrar tebrik etmek istiyorum, size üstün başarılar diliyorum. Türkiye Büyük Millet Meclisinin diğer bütün komisyonları çok önemli ve değerli ama belki de en başat değeri haiz olanı içinde bulunduğumuz Komisyon. Birikimlere de baktığımızda, hakikaten takdirle karşılıyorum ki, yine Meclisimizin önemli birikimleri bu Komisyonda görev alıyor.

Sevgili Metin Bey'le güzel çalışmalar yaptık, her şeye rağmen çok güzeldi, çok tatlı anılarımız oldu. Zaman zaman siyasetin doğasında bulunan olgularla karşılaştık elbette ama gerçekten de büyük bir dostluk, kardeşlik içerisinde geçen dönem birlikte komisyonlarda görevler üstlendik, görevler yaptık.

Ben de Komisyonumuzun çalışmalarının başta çocuklarımıza, ülkemize, milletimize ve geleceğimize, medeniyetimize özellikle çok büyük katkılar vermesini ve hayırlar getirmesini temenni ediyorum. Ünlü düşünür Muhammed Esed'in bir sözünü hatırlatmak istiyorum: "Batı eğitimi ile Doğu eğitimi arasındaki fark şudur ki, Batı eğitimi nasıl düşüneceğini öğretirken Doğu ve Doğulu eğitim neyi düşüneceğini öğretir." Bu ikisi birbirinden çok uzak iki olgudur. Biz nasıl düşünme yöntemleri için gayret gösterir ve ideolojilerden arınık bir süreç izleyebilirsek, öyle zannediyorum, çocuklarımıza çok büyük bir katkı vermiş olacağız.

Efendim, rektörlerimizin uğradıkları haklılık ya da haksızlık diyelim... Çünkü daha güzel görevlerde bulundular ama sevgili Metin de bunun istisnası gördüğünüz gibi. Efendim, makamlar siyasi makamlar olunca bu tür tasarruflar olur ama mesela, hiç kimse ötekini farklı bir siyasi kanada mensup diye doktorluk görevinden almaz ama bu ülkede hep birlikte sıkıntılar çektik, hep birlikte yaşadık bu süreçleri yani o süreçlerin geride kalmasını diliyorum. Eğer ideolojilerden arınık bir çalışma yapabilirsek, öyle zannediyorum, çocuklarımıza, medeniyetimize, ülkemize -eğitimle geleceğimizi inşa edeceğiz- büyük katkı sağlamış oluruz diye düşünüyorum. Bunun asla maniple edilmesini doğru bulmam -basın için söylüyorum tabii- ama millîlik dâhil, ideolojiye çağrışım yapabilecek her şeyi konuşabilmeliyiz çünkü eğitim ve öğretimi gelişmiş ülkelerde ve savunma sanayilerinde... Ki "savunma sanayileri" deyince çok da hoşlanmadığımı ifade etmek istiyorum, oraların adı "Eğitim Bakanlığı"dır, "Savunma Bakanlığı"dır; başka sıfatlar giydirme ihtiyacını özgüvenli ve gelişmiş topluluklar hissetmemektedirler.

Ben, bu doğrultuda, büyük bir özgüvenle Komisyonumuzun gerçekten anılmaya değer ve tarihe not düşecek güzel çalışmalar yapacağına yürekten inanıyor, bu vesileyle, bu fırsatı verdiğiniz için Başkanım başta zatıaliniz olmak üzere bütün arkadaşlarımı sevgi ve muhabbetle selamlıyorum. Hepinizi kucaklıyorum. İyi ki varsınız, iyi ki birlikte bu Komisyondayız.

Çok teşekkür ediyorum, sağ olun.