| Komisyon Adı | : | DIŞİŞLERİ KOMİSYONU |
| Konu | : | Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Özbekistan Cumhuriyeti Hükümeti Arasında Göçmen İşçilerin ve Aile Fertlerinin Haklarının Korunmasına Dair Anlaşmanın Onaylanmasının Uygun Bulunmasına İlişkin Kanun Teklifi (2/2058) |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 5 |
| Tarih | : | 30 .11.2021 |
AHMET ÜNAL ÇEVİKÖZ (İstanbul) - Sayın Başkan, çok teşekkür ederim.
Ben Sayın Bakan Yardımcımızın açıklamalarını da dikkatle dinledim. Şimdi, bu Özbekistan'la imzalanan Göçmen İşçilerin ve Aile Fertlerinin Haklarının Korunmasına Dair Anlaşma birtakım soru işaretleri oluşturuyor. Bir kere, Türkiye'de, bizim gördüğümüz kadarıyla 2020 yılndaki TÜİK verilerine göre 36 bin Özbek var; bunların da ne kadarı, tabii, ikamet ediyorlar ve oturma iznine sahipler, bunların dışında kaçak Özbek vatandaşları da var mı ya da göçmen işçi bulunuyor mu, bunlarla ilgili TÜİK verilerinde herhangi bir bilgi yok. Bir kere, 1990 tarihli Tüm Göçmen İşçilerin ve Aile Fertlerinin Haklarının Korunmasına Dair Birleşmiş Milletler Sözleşmesi önemli bir sözleşme. Bu sözleşme çerçevesinde, Türkiye'deki göçmen işçiler ile kaçak olarak çalışan göçmenler mevzuatımızda hep detaylı bir şekilde yer verilen korumalardan istifade edebiliyorlar, tabii ki iş sağlığı ve güvenliğiyle ilgili hükümlerden de yararlanabiliyorlar. Sayın Bakan Yardımcımız biraz evvel söyledi Özbekistan'ın bu sözleşmeye taraf olmadığını. Tabii, birçok ülkenin taraf olduğu ve Türkiye'nin de taraf olduğu Özbekistan'ın taraf olmadığı böyle bir sözleşmeden yararlanmak için bir ikili düzenlemeye gidiliyor gördüğüm kadarıyla. Şimdi, bu ikili düzenlemeyle ilgili talep eğer Özbek makamlarından geldiyse tabii ki böyle bir anlaşma bir emsal oluşturacaktır, bunun ciddi bir şekilde düşünülmesi gerekir çünkü biraz evvel söylediğim gibi, 36 bin Özbek varken Türkiye'de, ondan çok daha fazla bulunan bazı yabancı uyrukluların geldikleri ülkelerle benzer anlaşmalar imzalanmamış Türkiye tarafından. Onun için, bu anlaşma bir şekilde bir örnek ve bir emsal de oluşturacak. Bunun sakıncaları düşünülmüş müdür? Bunu, bir kere, sormak isterim.
Ayrıca, genel gerekçede bir ifade var: "İş göçü sürecinin yasal olarak düzenlenmesi..." Ne demek bu? Yani Özbekistan'la varılacak bir mutabakat neticesinde düzenli bir göçün önü mü açılmak isteniyor? Yani bu ifadenin ne anlama geldiğini ben açıkçası anlamak istiyorum.
Bu anlaşmanın 8'inci maddesinde şöyle bir ifade var: "Akit Taraflar kendi ülkelerine göç akışını düzenler ve yasadışı çalışma faaliyetlerinin önlenmesi için işbirliği yapar." Şimdi, bu ifadenin Türkiye'de yaşayan ve çalışan binlerce Özbek kaçak göçmen işçi için ne şekilde bir tedbir alınacağını ve kaçak göçmen işçilerin Birleşmiş Milletler Sözleşmesi'nde ve ulusal mevzuatımızda yer alan hükümlerden yararlanıp yararlanmayacağını açıklamakta yetersiz kaldığını düşünüyoruz. Dolayısıyla bu düşüncelerle ve bu endişelerle baktığımızda, biz bu anlaşmanın açıkçası bir şerhe maruz kalacağı düşüncesindeyiz. Bunun için, bu anlaşmayla ilgili bir şerhimiz olacak. Bunu açıklamak istedim Sayın Başkanım.
Teşekkür ederim.