KAMİL AYDIN (Erzurum) - Şimdi, efendim, bugün tabii -çok değerli Bozkurt ve diğer arkadaşlar, Hüseyin Bey özellikle bazı...- gündemimizde 3 Afrika ve bir de işte, yeni bir Doğu Avrupa ülkesini ihtiva eden bir gündemimiz vardı. Dolayısıyla biz fazla dışarıya taşıramadık ama önümüzdeki toplantımız için belki, hazır burada hem Dışişleri Bakanlığının hem Millî Savunma Bakanlığının yetkilileri de burada iken... Biz çünkü bir taraftan da bilgilenmek istiyoruz; öyleydi yola çıkarken Komisyon olarak. Zaman zaman bilgi teatisinde de bulunacağız ki fikir oluşturabilelim.

Şimdi, ben gerçekten hem Millî Savunma Komisyonu adına hem de millî iradenin en üst seviyede temsil edildiği Meclisin birer üyesi olarak hepimizin doğal hakkı diye düşünüyorum. Özellikle Dışişleri ve Millî Savunmanın bugünlerde Rusya krizinden sonra ortaya çıkan bazı şeylere açıklık getirmeleri açısından bizim Komisyona tabii ki kanun ve tüzüklerin müsaade ettiği ölçülerde bilgi verilmesi konusunda bir iki şeyi gündeme getirmek istiyorum.

Şimdi, malumunuz Suriye'yle gergin ilişkiler... Özellikle şu son birkaç günde, Musul'daki bir Türk askerî varlığının Putin tarafından dünya gündemine taşındığını yaşıyoruz. Türkiye gündemi bundan bihaber durumdaydı, haberdar değildi. Özellikle Başika bölgesinde yerleşik bir birliğimiz, bir askerî varlığımız var.

Şimdi, tepkilere ve eleştirilere baktığımız zaman hakikaten bazı çıkarımlarda bulunuyoruz ama doğru mu değil mi onu da kestiremiyoruz. O anlamda bize reel bir bilgi akışı olursa çok mutlu oluruz. Yani Başika'da ne oluyor? Efendim, 21 Kasım 2014'de Sayın Davutoğlu'nun Erbil'deki bir peşmerge silahlı gücüne eğitim veren birliğimizi ziyaret etmesi o günden bugüne kadar bir tartışmaya neden oldu. Bugün de Başika'da, Barzani'nin tepkilerinden hareketle bakıyoruz ki "Efendim, hayır, orada öyle bir birlik yok." Irak Merkezî Hükûmetinin itirazının aksine, burada işgalci gibi gösterilmeye çalışılan bir Türk askerî varlığı ama bunu sahiplenen bir Barzani ya da bir peşmerge gücü var. Hatta sanıyorum bugün yarın Barzani Türkiye'ye geliyor; öyle bir öngörü, öyle bir haber duyduk.

Şimdi, nedir bu? Burada, Başika'da ne oluyor? Oradaki varlığımız gerçekten teyit edilmiş mi? Varlığımız var ise, bu askerî varlığımız dün Ayn El Arap'a koridor açıp Suriye'ye efendim, peşmerge birliklerinin emniyetini sağlayıcı bir jest mi yapıyor -Bu jesti tırnak içinde kullanıyorum; ben yakıştıramıyorum çünkü Türkiye Silahlı Kuvvetlerine- yoksa gerçekten orada yine peşmergeyi yetiştirme, peşmergenin kuzeydeki... Efendim bizim onlarla birtakım ticari ilişkilerimiz var bunları emniyet içerisine alıp da bizim askerî gücümüz onların askerî gücüne katkıda bulunmak için mi varlar? Barzani'nin tepkilerinden böyle anlıyoruz. Yok, hayır, bu, bizim millî savunmamızın çok önemli bir stratejik parçası olarak bizim varlığımız oradadır. Bu anlamda hem Dışişleri yetkililerinden hem Millî Savunma Bakanlığı yetkililerinden bize aydınlatıcı bir şeyler olursa bir sonraki toplantımızda mutlu oluruz. En azından biz de bizden soranlara doğru bir bilgi aktarımı sağlamış oluruz.

Teşekkür ediyorum.