KOMİSYON KONUŞMASI

TUBA VURAL ÇOKAL (Antalya) - Başkanım, çok teşekkür ediyorum.

Yani bu kadar sözün üzerine artık ben gerçekten ne söyleyeyim. Yani yıllarca kadın çalışmış bir Başkanımız olarak yani tecrübelerinizden yararlandık, çok teşekkür ediyoruz.

Daha önceki dönemde Kadın Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonundaydım, tabii, orada da çalışmalarımız oldu ama bu Komisyon gerçekten çok verimliydi özellikle sahadaki uygulamaları görmemiz açısından. Ben tüm milletvekili arkadaşlarıma, tüm çalışan uzman arkadaşlarımıza; Adalet Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı ekiplerine, herkese canı gönülden teşekkür ediyorum.

Yani tüm söylenenlere gerçekten benim ekleyeceğim çok bir şey kalmadı ama ben Sağlık Bakanlığı ayağının bu konuda, buraya biraz daha dâhil olması konusunda ısrarcı davranıyorum. Özellikle, tabii, İspanya gezisinde bulunamadım ben ama bu psikolojik rapor konusu gerçekten çok önemli. Yani evlilik öncesinde insanlardan biz hepatit testi istiyoruz, kan testi istiyoruz ama hani gerçekten bu işi evlenirken bir tık daha zorlaştırmak, boşanmayı bir tık daha kolaylaştırmak gerektiğine inanıyorum. Yani özellikle aile sağlığı merkezlerinde mutlaka bir psikoloğun bulunması gerektiğine inanıyorum. Kamu spotları bölümünde özellikle bilgilendirme... Yani şiddete uğrayan bir kadın, devlete başvurduğunda, işte, gerekli birimlere başvurduğunda kendisini güvende hissedebileceğini bilmeli. Bu kamu spotlarıyla bilgilendirmeyi biz çok net bir şekilde yapmalıyız. Mesela, sigara konusunda, bir doktor olarak baktığımda, gerçekten etkili oluyor. Yani insanlar o reklamı seyrettiklerinde -benim birçok arkadaşım o kamu spotlarıyla sigarayı bıraktı- bunun çok etkili olduğunu düşünüyorum.

Ben şunu öğrenmek istiyorum: Erkeklerin rehabilite edildiği merkezler İspanya'da nasıldı? Yani ne orandaydı? Gerçekten çok büyük sıklıkta açılmış mıydı? Yani hep hani kadın sığınmaevleri, ŞÖNİM'ler üzerinde ama bence erkeğin rehabilite edilmesi gerekiyor. Yani erkeğe yönelik rehabilitasyon sayısı ne kadar Başkanım orada bilmiyorum ama?

BAŞKAN ÖZNUR ÇALIK - Bu, özellikle bizim her toplantıda, gittiğimiz her kuruma sorduğumuz soruydu. Yani bizdeki 6284'te failin rehabilitasyonu konusunda ayağımızın eksik olduğunu, uygulamadan kaynaklanan aksaklıklar olduğunu Komisyonumuzda sizlerle de paylaştık ve ülke örneklerine baktığımızda, faile yönelik yapılması gereken çalışmalar, rehabilitasyon çalışmaları ya da rehabilitasyonevleri var mı diye baktığımızda maalesef İspanya'da da bu ayağın çok sağlıklı olmadığını gördük. Faile yönelik rehabilitasyon var ama zorunlu değil.

TUBA VURAL ÇOKAL (Antalya) - Zorunlu değil. Çünkü bunu neden sordum?

ÇİĞDEM ERDOĞAN ATABEK (Sakarya) - Ceza indirimi var.

ESİN KARA (Konya) - Ceza indirimi uygulanıyor ya Başkanım, daha az yatıyor.

ÇİĞDEM ERDOĞAN ATABEK (Sakarya) - Rehabilitasyonu kabul ederse...

BAŞKAN ÖZNUR ÇALIK - Evet, rehabilitasyonu kabul ederse eğer almış olduğu ceza varsa o ceza indirimine yansıyor ama sonuç itibarıyla "Kabul etmiyorum." deyip koruyucu önlemler sonrası herhangi bir rehabilitasyona tabi olmayan faillerin de var olduğunu söylediler.

TUBA VURAL ÇOKAL (Antalya) - Bir de şeyi öğrenmek istiyorum yani bu boşanma konusunda, hani boşanıyorsunuz, boşanmaya karar veriyorsunuz, nafaka konusunda erkek bir dava açıyor, kadın bir dava açıyor, o ona açıyor, o ona açıyor ve bu süreç uzuyor. İspanya'da da böyle mi? Yani bu boşanma konusundaki süreç gerçekten, işte, mesela atıyorum, erkek kendi üzerindeki malları kardeşine kaçırıyor ve "Benim hiçbir şeyim yok, ben sadece sigortalı çalışanım." diyor; koskoca otel sahibi ama malları birisinin üzerine kaçırıp bu işi uzattıkça uzatıyor. Yani İspanya'da da boşanmada ve nafaka almadaki süreç bu kadar uzuyor mu? Hiç o konuda...

PAKİZE MUTLU AYDEMİR (Balıkesir) - İhtisas mahkemeleri kurmuşlar. İhtisas mahkemelerinde hem cezai işlem hem de bu nafaka konusu ayrı ayrı şey yapıyor.

YELDA EROL GÖKCAN (Muğla) - İhtisas mahkemeleri var.

BAŞKAN ÖZNUR ÇALIK - Kurulan ihtisas komisyonunun adına Kadına Yönelik Şiddet Komisyonu denmiş, hem cezai hem de hukuki, Mutlu Hanımın söylemiş olduğu gibi hukuk yargılaması yapan ihtisas komisyonları...

PAKİZE MUTLU AYDEMİR (Balıkesir) - Mahkeme Başkanları, komisyon değil.

BAŞKAN ÖZNUR ÇALIK - Pardon. İhtisas mahkemeleri var ve cezayı veren mahkeme aynı zamanda nafaka, velayet gibi konulara da karar verebiliyor. Dolayısıyla boşanma sürecinin bizdeki uzunluğu, bu konuda Adalet Bakanlığımıza yönelik raporumuzda önerilerimiz içerisinde olacak. Boşanma sürelerinin biraz evvel Tuba Hanım'ın söylemiş olduğu çok önemli bir şeyi var: "Evliliği zorlaştıralım, boşanmayı kolaylaştıralım."

PAKİZE MUTLU AYDEMİR (Balıkesir) - Tam tersi.

BAŞKAN ÖZNUR ÇALIK - Bu, Hacı Ahmet Hocamın Bakara suresinden vermiş olduğu ayetle esasında birbiriyle bağlantılı, çok önemli cümleler: "Onları iyilikle tutun ya da güzellikle bırakın."

Bizim, bu Komisyonun bence en önemli cümlesi, mottosu.

ÇİĞDEM ERDOĞAN ATABEK (Sakarya) - Mottosu bu oldu, evet.

BAŞKAN ÖZNUR ÇALIK - Yani erken yaştaki evliliklere, çocuk evliliklerine karşıyız ama evlilik yaşı her geçen gün yükseliyor. 24, 25, 26, 27, 28, 29'a kadar çıkmış vaziyette. Ortanca yaşımız yükseliyor, genç nüfusumuz azalıyor, yaşlı nüfusumuz artıyor, nüfus artış hızımız düşüyor, doğurganlık hızımız düşüyor. Bunların hepsi göz önünde bulundurulduğunda aile kurumunun ne kadar önemli olduğunun altını bir kez daha çizmemiz gerekir ve evlilikle ilgili olarak da bizim, arkadaşlarımızın da önermeleri var. Evlenmeye aday olan çiftlerin mutlaka ön eğitimden, bilgilendirmeden geçirilmesi gerekir ve bu eğitim sonrası aldıkları ehliyetle evliliklerine başlamaları gerekir. Sonrasında o mutlulukları ömür boyu sürsün istiyoruz. Ama yaşanan olumsuzluklarda "Ya benimsin ya kara toprağın." cümlesini tamamen toprağın altına gömmemiz ve onun yerine "Onları iyilikle tutun ya da güzellikle bırakın." dememiz...

TUBA VURAL ÇOKAL (Antalya) - Çok güzel cümleymiş.

BAŞKAN ÖZNUR ÇALIK - Ve bunu aynı zamanda boşanmanın uzun sürmesi esnasında insanları, kadını da erkeği de çok ciddi manada hırpaladığı ve boşanma süreçlerinin de kısaltılması gerektiğine dair cümleleri Komisyonumuzda, önerilerimizde mutlaka ifade etmemiz gerekir.

Sayın Başkanımın sormuş olduğu soruya cevap verirken birtakım kanaatlerimi de paylaşmış oldum.

TUBA VURAL ÇOKAL (Antalya) - Çok sağ ol Başkanım.

ÇİĞDEM ERDOĞAN ATABEK (Sakarya) - Çok özür diliyorum. Bir şey ekleyeyim. Şiddet konusuyla gelen kadın zaten hemen şiddete bakan mahkeme tarafından hızlıca boşama sürecine giriyor ama normal boşama için şiddete bakan mahkemeler farklı.

TUBA VURAL ÇOKAL (Antalya) - Peki, kadına şiddete baktığımızda orada, Türkiye ile İspanya arasında şiddet oranında çok fark var mı, yüzde kaç?

BAŞKAN ÖZNUR ÇALIK - Şöyle: Türkiye'de nüfusumuz 85 milyon, kadın cinayeti sayısı 250 civarında. Net rakam şu an hafızamda değil, 236 canımızı kaybettik. İspanya'da 43 milyon nüfus var ve kadın cinayet sayısı 50, 2020 rakamı olarak.

YELDA EROL GÖKCAN (Muğla) - 2021; 36...

BAŞKAN ÖZNUR ÇALIK - 2020 rakamını söylüyorum, daha 2021 tamamlanmamış. Kayıtlardan düzeltilmesi adına söylüyorum: 2020'de 267 kadın cinayeti var. Kadınlarımız maalesef vefat etmiş vaziyette. İspanya'da 45 milyon nüfusta 2020 rakamı 50. Dolayısıyla 2020 rakamını oranladığımızda farklılık göze çarpıyor ama altını çizdiğim en önemli konu, hiçbir ülkede hâlâ sıfırlanmamış vaziyette.

TUBA VURAL ÇOKAL (Antalya) - Çok teşekkürler Başkanım.

BAŞKAN ÖZNUR ÇALIK - Ben teşekkür ediyorum.