MEHMET CEMAL ÖZTAYLAN (Balıkesir) - Peki, teşekkür ederim.

Şimdi, ben tabii Sevgili Nur Hanımefendi'nin dediklerine aynen katılıyorum ama katılmadığım şu: Bu kanun teklifini önce benim hemşehrim Sevgili Namık Havutça verdi, ondan sonra benim çocukluk arkadaşım Sevgili Ahmet Ağabey verdi, ben ondan sonra verdim ama şunu söyleyebilirim ki -diğer üniversitelerin konumunu ve durumunu bilmiyorum- 17 Eylül Bandırma üniversitesinin kurulması için "hiçbir altyapısı olmayan nitelikte" nitelendirilmesini kesinlikle kabullenmiyorum çünkü oranın belki çok ilde olmayan 3 bin öğrencinin konuşlanacağı yurdu yaptırmış, bundan yirmi yıl önce bin dönüm yerini vermiş bir milletvekili olarak, belediye başkanı olarak da her türlü altyapısını yapmış, bu üniversiteyi kurmak için YÖK'ten karar çıkartmış, Balıkesir Üniversitesinin senatosundan senato kararı çıkartmış, Bandırma Belediyesinden katkı sunacaklarına dair meclis kararı çıkartmış, Balıkesir Büyükşehir Belediyesinden katkı yapacaklarına dair karar çıkartmış ve Bandırma'daki demokratik kitle örgütleriyle beraber, Ticaret Odası ve Ticaret Borsası tarafından katkı sunulacağı taahhüt edilmiş, üniversite kuruluşunu en son, Ahmet Ağabeyden ve Namık Havutça'dan sonra teklifi vermiş bir insanım.

FATMA NUR SERTER (İstanbul) - Zaten ben tersini söyledim ama bunun tersini söyledim.

MEHMET CEMAL ÖZTAYLAN (Balıkesir) - Ben hazırladım onu.

FATMA NUR SERTER (İstanbul) - Var olan bir şeyi... Tam tersini söyledim.

MEHMET CEMAL ÖZTAYLAN (Balıkesir) - Haklısınız.

Ama -biliyorsunuz ki- İnegöl'ün plakası 16 değil 16,5; Bandırma'nın plakası 10 değil 10,5; Alanya'nın plakası 7 değil 7,5; İskenderun'un plakası da 31,5. Yani Türkiye'de büyük ve gelişmiş olup ilinin önüne geçmiş...

MEHMET VOLKAN CANALİOĞLU (Trabzon) - Tamamlayalım, 7,5'u 8 yapalım.

MEHMET CEMAL ÖZTAYLAN (Balıkesir) - Öyle değil, ne demek istediğimi anlıyorsunuz Canalioğlu Ağabey.

Yani orada ekonomik olarak bazı illerin önüne geçmiş olan bu ilçelerin, böyle bir algısı var, bu algıdan dolayı bunun kurulması... İskenderun'un da, Alanya'nın da, Bandırma'nın da yüz yıllık hayalidir il olmak hepinizin bildiği gibi ama biz bunları gerçekleştiremedik.

Üniversitenin altyapısını yaparak... Sizin şeyinize katıldığım veyahut da açıklamak istediğim esas konu şu: Tabii Türkiye'de dünyanın en önemli bor madenlerinin Balıkesir'de olduğunu hepimiz biliyoruz ve bunun işleme üssünün de Bandırma olduğunu biliyoruz. Bor Enstitüsünü kuran adam benim, kurulmasına vesile olan benim, o zaman o süreçten beri çalışmaya katkı veren insan da biziz. Fakat Bandırma'ya, bu kurulacak olan üniversiteye, teknik üniversite niteliğinde muhakkak bor üniversitesi kurulduğu zaman fayda mülahaza edecek ekipman ve elemanların olmadığını, bor ve türevlerinin Bandırma'da, mevcut olan Balıkesir Üniversitesinde işlemsel özelliğinin olmayacağını, muhakkak Gazi ve Orta Doğu Teknik Üniversitesiyle beraber gözlük camı yapılırken kullanılan bir borun, şu anda imal edilen bir deterjanın buna muhakkak teknolojik olarak, burada olması gerekli olduğu için KİT Komisyonunda bunu da görüştük, KİT Komisyonu Etibank Genel Müdürlüğünün burada olması hasebiyle bu üniversiteyi, sizin zikrettiğiniz konuyu teklif etmeme, görüşmeme, YÖK'le de görüşmeme, Balıkesir Üniversitesiyle de görüşmeme rağmen uygun olmadığı için koymadık. Eğer olsaydı ben sizinle beraber hemen teklifi verecektim sevgili hocam.

Teşekkür ediyorum.