BEDRİ YAŞAR (Samsun) - Teşekkür ediyorum Değerli Başkanım.

Mevlüt Hocam eğer benim söylediğime cevaben söylemişse fikirlerine katılmadığımı ifade etmek istiyorum. Ziraat Bankası 1888 yılında kurulmuş, o gün bugün tarım alanında ciddi mesafeleri katetmiş bir kurum. Ben ona sadece bir banka gözüyle bakmamaya devam ediyorum. Bunun adı siyasetse de yapıyoruz Mevlüt Hocam, yapacak bir şey yok.

Teşekkür ediyorum.

MEVLÜT KARAKAYA (Ankara) - Sayın Başkan, ben de iki cümleyle bir şey söyleyeceğim.

BAŞKAN MUSTAFA SAVAŞ - Peki.

MEVLÜT KARAKAYA (Ankara) - Sayın Yaşar galiba beni yanlış anladı. Ben buradaki Ziraat Bankasının şu andaki mevzuata göre durumunu izah ettim. "Bu çok güzel bir ifade. Ben de çiftçiyim, tarımı desteklemesi gerekiyor ama bu bir kaynak meselesidir. Bu kaynağı, bu bedeli birilerinin ödemesi gerekiyor. Dolayısıyla, o kaynak şu anda sübvansiyonlu kredilerle Ziraat Bankası üzerinden merkezî yönetim bütçesinden ödeniyor." dedim. Dolayısıyla Ziraat Bankasının şu andaki mevcut statüsünün ne olduğunu izah ettim. Herhangi bir şey yok.

BEDRİ YAŞAR (Samsun) - Hocam, topladığı mevduatı da aktarabilir.

BAŞKAN MUSTAFA SAVAŞ - Evet, karşılıklı konuşmak yok.

Teşekkür ediyorum.

MEVLÜT KARAKAYA (Ankara) - Yani söylediğinize itiraz yok, onu bir kötü anlama da almadım. Onun için rahat ol Sayın Yaşar, rahat.

BEDRİ YAŞAR (Samsun) - Estağfurullah, benim içim rahat.