KOMİSYON KONUŞMASI

TUBA VURAL ÇOKAL (Antalya) - Teşekkürler Başkanım.

Öncelikle sunumlarınız için çok teşekkür ediyorum, hoş geldiniz diyorum.

RTÜK'e birkaç sorum olacak. Kadına yönelik şiddetle mücadelede tüm toplumun bu mücadeleye ortak olması oldukça önemli. Bu kapsamda medya sektöründe hem kadınların ekrandaki görünürlükleri anlamında hem de iş gücü temsiliyetlerinin iyileştirilmesi anlamında neler yapılabilir?

Erkeklerin kadına yönelik şiddetle mücadele konusuna aktif katılımının sağlanması, erkek bireylerde bu konuda farkındalık yaratılması ve zihniyet dönüşümünün sağlanması amacıyla medyaya yönelik yürütülen faaliyetler nelerdir?

Bir diğer sorum: Önümüzdeki dönemde medya hizmet sağlayıcı kuruluşların kadına yönelik şiddet kapsamında sunulacak haberlerde daha hassas bir üslup oluşturması ve yaygınlaşmasının sağlanmasına yönelik planlarınız nelerdir? Medyada kadının temsili kapsamında kadınların psikolojik ve sosyoekonomik açılardan daha güçlü temsilleri için yapılan çalışmalar nelerdir?

Diğer bir sorum: Aile içi ve kadına yönelik şiddetle mücadele edilmesi, kadın istismarının önlenmesi, küçük yaşlardan itibaren çocuk ve gençlerde farkındalık sağlanması, cinsiyet temelli ayrımcılıkla ve kadınlara yönelik baskılarla mücadele edilmesi kapsamında Radyo ve Televizyon Üst Kurulu tarafından uygulanan toplam müeyyide sayısı 1842. Bu rakama baktığımızda bu maddeleri ihlal etme konusunda bir ısrar var. Uygulanan müeyyideler yetersiz mi? Yayın kuruluşu için ağır olacak bir ceza uygulansa aynı maddeleri tekrar tekrar ihlal etmezler diye düşünüyorum.

Diğer bir sorum: Şiddet içerikli, kadına şiddet, istismar gibi yayınlarla ilgili karar alıp verirken sadece mahkeme kararlarını mı emsal olarak alıyorsunuz yoksa akademik makaleler, atıflar ve bilimsel çalışmaları da dayanak olarak kullanıyor musunuz? Yani sadece denetleme işlevi mi görüyorsunuz yoksa TV'lerin arasındaki konum, durumla ilgili serbest rekabet gibi konularda da bir bağlamda şeyiniz oluyor mu? Onu soruyorum.

Bitmedi Başkanım, süremi aşmayacağım ama kısaca... Mesela Anadolu Ajansıyla ilgili... Anadolu Ajansı haberinlerden örnekler verdiniz, teşekkürler. Haber, olayı anlatacak şekilde kurgulanır ve yalın bir dille aktarılır ve kadını nesneleştiren edilgen yüklemler yerine suçu ve suçluyu vurgulayan etken bir dil kullanılır diye düşünüyorum. Şimdi, haberde bir uzman çavuşun bir kadını öldürmesi basit bir dille verilmiş. Mesleği insanları korumak olan, beline o silahı devlet adına insanları korumak için takan bir kişi, tartıştığı kadını silahla vurarak öldürüyor ve bize gösterilen örnek haber yazımında "Uzman çavuş, tartıştığı kadını tabancayla vurdu." deniliyor, hâlbuki bu, herhangi bir cinayet değil, aslında bu bir vahşet. Devlet yükümlülüğünde olup o silahı kullanan birinin burada görevine ihanet etmesi de söz konusu. Ben sadece habercilik adına kadın cinayetlerine daha güçlü bir vurgu olmasını talep ediyorum ve hazır haber ajanslarımız da buradayken yani kadına pozitif ayrımcılık yapalım diyorum; yani başarılı kadınları, kadınlara verilen destekleri, kadın çalışmalarını, başarılarını daha çok anlatan haberlere yer verelim. Günün başarılı kadını haberlerini yapsak çok daha güzel olur diye düşünüyorum; mesela, her gün kadın kooperatiflerinden, başarılı bilim kadınlarımızdan, başarılı iş kadınlarından bahsetsek, yani böyle bir pozitif ayrımcılık yapsak... İşte, yemek programları, işte, o onu aldattı, bu bunu aldattı, evlilik programları yerine kadına biraz daha pozitif ayrımcılık tanınması ve başarılı kadınların daha çok ön plana çıkarılması gerektiğini düşünüyorum; yani senede 3 haber ajansı, 3 ayrı kadını haber yapsa senede 1.095 kadın eder ve biz bunları topluma daha iyi tanıtırız diye düşünüyorum.

Başka sorum yok Başkanım. Ben aynı şekilde Esin Hanım'ın ve Nilgün Hanım'ın söylemlerine... Mesela bu YouTube kanallarında... Bilmiyorum, bunu denetlemek RTÜK'te mi, gerçekten bilmiyorum ama bunu dile getirmek istiyorum burada: Yani benim de 5 buçuk 6 yaşında bir evladım var, 16 yaşında oğlum var ama devamlı ellerinde... Hani televizyon seyrediyorlar mı deseniz, hayır, Netflix... Hani, ben şifre koydum ama YouTube'da da öyle fakat ellerinde YouTube kanalları, ne seyrettiklerini kontrol edemiyorum. Yani sadece "YouTuber" olmak için, fenomen olmak için çok anlamsız şeyler yapılıyor. Çizgi filmlerdeki cinsel içerikler, bilinçaltına çok yoğun bir şekilde cinsel içerikle ilgili mesajlar veriliyor. Bu konuda da dikkatinizi çekmek istiyorum.

Teşekkürlerimi sunuyorum.