SÜREYYA SADİ BİLGİÇ (Isparta) - Bu 35 bin kadronun da ne zaman atanacağına ilişkin hakikaten kamuoyunda böyle ciddi bir soru. Size geldiği gibi bu mailler, bu mesajlar bize de geliyor ama atamalara baktığımızda genel olarak atamaların dönem olarak eylül ve şubat ayları içerisinde yapıldığını görüyoruz. Burada da ağustosta, netice itibarıyla...

ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - Ağustosu niye beklemediniz?

SÜREYYA SADİ BİLGİÇ (Isparta) - Ne gibi bekleyeceğim? Meclis ne zaman kapanıyor, bir daha ne zaman açılıyor Sayın Zozani? Eğer bugün bu kadro ihdaslarını yapmazsanız, eğer eylülde, ağustosta bu atamaları yapacaksanız nasıl yapacaksınız? Onun için müsaade edin. Sizin işiniz zaten bu milletin ve gençlerimizin zihinlerini karıştırmaktan başka bir işe yaramıyor. 47 bin kadro ihdası yapılıyor, bunun 35 bini -atama- bu yıl içerisinde gerçekleştirilecek.

ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - Meclis temmuzda açık efendim, Meclis temmuzda açık.

SÜREYYA SADİ BİLGİÇ (Isparta) - Değerli arkadaşlarım... (Gürültüler)

BAŞKAN - Arkadaşlar, kanun...

SÜREYYA SADİ BİLGİÇ (Isparta) - Siz vatandaşların zihnini bulandırıyorsunuz.

BAŞKAN - Sayın Zozani, onlar da...

SÜREYYA SADİ BİLGİÇ (Isparta) - Biz, ilave, bakın, 35 bin daha ilave atamanın şu an Türkiye'de yapılacağını söylüyoruz.

BİHLUN TAMAYLIGİL (İstanbul) - Niye nisanda yapmıyoruz?

ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - Kandırdınız yani, öz Türkçesi kandırdınız kadro ataması bekleyen insanları. Siz şu anda kadro bekleyen, atamayı bekleyen öğretmenleri kandırıyorsunuz.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - 2015 yılında 35 bin kişi atanacak.

SÜREYYA SADİ BİLGİÇ (Isparta) - Yani siz yarın mı yapılsın istiyorsunuz? Nisanda mı yapılsın diyorsunuz? Onu niye söylüyorsunuz, anlamıyorum. (Gürültüler)

RAHMİ AŞKIN TÜRELİ (İzmir) - "35 bin yeterli değil." diyoruz.

BAŞKAN - Arkadaşlar...

SÜREYYA SADİ BİLGİÇ (Isparta) - Yok, ben başka türlü anladım.

BAŞKAN - Arkadaşlar, şöyle yapalım... Arkadaşlar, lütfen...

SÜREYYA SADİ BİLGİÇ (Isparta) - Hayır, Sayın Zozani başka türlü söylüyor. Maddede konuşuruz.

BAŞKAN - Madde geldiğinde zaten konuşacağız. Lütfen... Geneli üzerinde görüşlerini anlatıyor arkadaşımız.

Buyurun Sayın Bilgiç.

SÜREYYA SADİ BİLGİÇ (Isparta) - Sayın Başkan, aynı şekilde 5'inci ve 6'ncı maddeye baktığımızda, bu uluslararası kuruluşlar ve bunların temsilciliklerine, Türkiye'de bulunan temsilciliklere ve buradaki Türkiye'de yaşayan üst düzey yöneticilere ilişkin, vergi, KDV, ÖTV'ye ilişkin bir muafiyet getiriliyor. Burada bir mütekabiliyet esası yok ancak Türkiye uluslararası kuruluşların temsilciliklerinin Türkiye'de konuşlanmasını hakikaten ciddi manada teşvik etmektedir. Bu şekilde benzer düzenlemeleri yapan pek çok -Amerika Birleşik Devletleri, İsviçre'si, Kanada'sı, Avusturya'sı- ülke benzer düzenlemeleri yapmıştır ve bu uygulanmaktadır. Onun için hem diplomatik misyonlar açısından hem uluslararası kuruluşlar ve bunların temsilcileri açısından önemli bir maddedir, bir beklentidir. Onu karşılamak üzere bu düzenleme yapılmakta.

MEHMET GÜNAL (Antalya) - Ne zaman olmuş bu ihtiyaç, yeni mi bu düzenleme? Torbada yok mu? Yeni mi bu düzenleme bilmiyorum, teklif sahipleri adına konuşuyorsun.

BAŞKAN - Bazı arkadaşlar, şöyle, onu Dışişlerinden de yetkililer...

SÜREYYA SADİ BİLGİÇ (Isparta) - Sizin sorunuzu anlamadım.

BAŞKAN - Arkadaşlar, şöyle yapar mısınız?

SÜREYYA SADİ BİLGİÇ (Isparta) - Ya Sayın Başkan, bir dakika...

BAŞKAN - Bakın, maddelerle ilgili Dışişlerinden de arkadaşlar gelecek. Şimdi siz geneli üzerinde konuşuyorsunuz. Hepsine cevap vermek durumunda değil. Lütfen ya...

ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - Sayın Başkan, siz önünü açtınız.

BAŞKAN - Buyurun siz devam edin.

SÜREYYA SADİ BİLGİÇ (Isparta) - Sayın Başkan, müsaade eder misiniz ya. Yani benim derleme yapmama arkadaşlar neden tahammül edemiyorlar, ben bunu anlamıyorum.

BAŞKAN - Yok, soru soruyorlar sadece.

İZZET ÇETİN (Ankara) - Dışişleri temsilcisi var mı?

MEHMET GÜNAL (Antalya) - Hangi sıfatla yapıyorsunuz?

SÜREYYA SADİ BİLGİÇ (Isparta) - Sayın Günal, ben bir Komisyon üyesi sıfatıyla geneli üzerinde görüşlerimi açıklıyorum. Yani sizin bu tahammülsüzlüğünüz nedir?

İZZET ÇETİN (Ankara) - Daha sorular var, daha geneline geçmedik.

BAŞKAN - Arkadaşlar...

SÜREYYA SADİ BİLGİÇ (Isparta) - Ya siz neden tahammülsüzsünüz?

İZZET ÇETİN (Ankara) - Ya acıktık Sayın Başkan.

SÜREYYA SADİ BİLGİÇ (Isparta) - Hangi usulde geneli üzerinde görüşmeden sorulara geçmek gibi bir usul var?

BAŞKAN - Lütfen, arkadaşlar...

SÜREYYA SADİ BİLGİÇ (Isparta) - Ben bunun da doğru olmadığını söylüyorum.

BAŞKAN - Ama arkadaşlar, eğer bu böyle karşılıklı olursa bir saat sürer, iki saat sürer. Olmaz yani. Bitirelim.

MEHMET GÜNAL (Antalya) - Sayın Başkan, Sayın Bilgiç bize neler söyledi demin, müdahale etmedin.

BAŞKAN - Ettim, ettim arkadaşlar. Lütfen...

Buyurun Sayın Bilgiç.

SÜREYYA SADİ BİLGİÇ (Isparta) - Başkanım, sadece son iki şey söylemek istiyorum. Görüyorum ki burada Komisyon hakikaten ruhunu da yitirmiş, amacını da yitirmiş. (Gürültüler)

RAHMİ AŞKIN TÜRELİ (İzmir) - Getirirsen torba kanunu ruhunu yitirir tabii.

ALİ RIZA ÖZTÜRK (Mersin) - Bence çekin.

SÜREYYA SADİ BİLGİÇ (Isparta) - Burada nefes yormaya gerek yok çünkü siz ne söylerseniz söyleyin arkadaşlar dinlemek istemiyorlar. Onlar o kadar şartlanmışlar ki... (Gürültüler)

BAŞKAN - Siz, siz...

SÜREYYA SADİ BİLGİÇ (Isparta) - Müsaade edin Sayın Başkan.

BAŞKAN - Buyurun.

MEHMET GÜNAL (Antalya) - Tam bilgi istiyoruz, tam bilgi.

SÜREYYA SADİ BİLGİÇ (Isparta) - Hayret bir şey!

ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - Sayın Başkan, bence...

BAŞKAN - Ama lütfen ya... Tamamlasın.

RAHMİ AŞKIN TÜRELİ (İzmir) - Açıklamalarınızdan memnunuz, bir itirazımız yok. Ayrıca daha ayrıntılı bilgiye ihtiyaç olursa isteriz.

SÜREYYA SADİ BİLGİÇ (Isparta) - Değerli arkadaşlar, sadece -Sayın Öztürk Komisyonumuzda misafir, hoş geldi, Sayın Susam da hoş geldi- şunu söylemek istiyorum bu ivedi yargılama usulüyle ilgili olarak: Yapılan düzenlemede, doğru, siz bu düzenlemeyi 2014'te Adalet Komisyonunda yapmışsınız ancak bu düzenlemeyi yaparken mevcut yürüyen davalarla ilgili olarak bir geçiş hükmü konulması unutulduğu için siz o ihzariyeyi ilk çıkardığınızda o gün bir aylık süreyi on beş güne indirdiğiniz için, mesela 20'nci gününde dava açacak, bu kanun yürürlüğe girdiği için burada vatandaşların devletin karşısında, idari yargıda kendi haklarını aramalarının önü kesilmiş oldu. Bu şekilde de pek çok vatandaş mağduriyeti vardır, bununla ilgili olarak vatandaşlara o geçiş hükmü unutulduğu için bir yeni on beş günlük bir süre tanınarak onların da haklarını aramalarına imkân verecek bir düzenleme yapılıyor.

Hepinizi saygıyla selamlıyorum ben.