| Komisyon Adı | : | (10 / 77, 372, 491, 534, 693, 817, 868, 992, 1004, 1018, 1150, 1170, 1221, 1305, 1434, 1518, 1806, 1815, 1943, 2009, 2139, 2206, 2391, 2909, 2929, 3031, 3032, 3382, 3558, 3575, 3581, 3583, 3647, 3677, 3682, 3690, 3708, 3740, 3769, 3798, 3817, 3831, 3840) Esas Numaralı Meclis Araştırması Komisyonu |
| Konu | : | Komisyon çalışma takvimine, Komisyonda görevlendirilecek uzmanların belirlenmesine, Komisyona davet edileceklerin tespitine ilişkin görüşmeler |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 4 |
| Tarih | : | 31 .03.2021 |
HASAN KALYONCU (İzmir) - Şimdi, bugüne kadar yapılmış çalışmalarda benim gördüğüm kadarıyla bir bilgi eksikliği var. Yani arkadaşların büyük bir çoğunluğu bunlara da hâkim olmayabilir. Şimdi, benim bildiğim kadarıyla Türkiye'de tüm havzalar, göller kirlilik olarak çalışılmış, bitirilmiş durumda, bütün seviyeler belli. Noktasal deşarj yapan yerlerde deşarj standartları da oluşturulmuş durumda. Yayılı kaynaklardan gelenler için de iyi tarım uygulamaları, teklifleri yapılmış durumda. Şu anda Türkiye'de bu şey var. Benim önerim şu: Şimdi, iklim değişikliği ve su, şu anda ülkenin millî güvenlik problemi durumuna gelecek. Şu ana kadar yapılmış çalışmalarda eksik gedik, bunları tartışmak için burada komisyon kurulmadı. "Gelecekte ülkeyi, tarımı, içme ve kullanma suyunu, sanayide kullanılacak olan suyu nasıl kullanılabilir hâlde tutup kriz yaşamadan burayı atlatabiliriz?" komisyonu olması gerekir çünkü benim verdiğim önergeler bununla alakalıydı. Bu zamana kadar yapılmış hatalar da evet, birçok şey var. Yani Kestel Gölü DSİ tarafından kurutuldu, tarihi tam hatırlamıyorum da o zamanki şartlara göre öyle karar alınmış, yapılmış. Bugün bunları tartışmadan, konu başlıklarını belirleyip önce ülkede şu anda var olan -mesela sizin sunum çok güzeldi Sayın Bakanım- bugüne kadar ne yapılmış, neler var, neler devam ediyor? Bundan sonra mesela Su Yönetimi Genel Müdürlüğünün havzalarda yaptığı çalışmalar kısaca ne, planlamaları ne? Bu planlamalarda eksikler varsa buralara katkı sağlamak babından bizim önerilerimizin olması gerekiyor. Yoksa şu anda var olan uygulamaları aynı şekilde tekrarlarsak bu şey bitmez.
Şimdi, çevre örgütlerinin hepsini davet etmeye kalksak bunda büyük sorun oluşacak. Çevre örgütlerinin hepsi suyla da uğraşmıyor. Şimdi hocam inşat alanında su profesörü yanlış söylemiyorum değil mi?
BAŞKAN VEYSEL EROĞLU - İnşaatçı evet.
HASAN KALYONCU (İzmir) - Ben ekolojik yönden çalışmalarımı yaptım, otuz senemi de sulara harcadım. Bunların hepsini birleştirmek gerekiyor. Türkiye'nin gelecekte ne olduğunu, ne olacağını bugünden burada belirlersek yarın sıkıntılarımızın tamamı giderilmiş vaziyette olacaktır. Şimdi, mesela, su tutmaya yönelik, işte, yağmur hasadı gündemde, yer altı barajları gündemde, sulak alanlarla ilgili yapılan çalışmalar var, çölleşmeyle ilgili Türkiye'de çalışmalar var. Bizim gelecekle ilgili iklim değişikliği simülasyonlarını görmemiz lazım. Yani bize buraya gelen uzman arkadaşlar ileride iklim Türkiye'de ne değiştirecek, nerelerde sıkıntı yaşanacak... Bunları bizim görmemiz lazım, bunlara göre önlem paketleri oluşturmamız lazım. Mesela, Sayın Bakan sunumunda üç il söylediler, atık sulardan geri dönüşüm ve sistem entegrasyonu; Konya, Afyon, Ergene. Şimdi, bunu Türkiye'de yaygınlaştırmamız gerekiyor, atık su arıtma tesislerinin eksiksiz çalışması gerekiyor. Burada belediyelerin yapacağı işler var, kayıp kaçaklar var. Belediyelerin şebekeden ve kuyu sularından kullandığı sulama suları var, sulama sularının hepsini vahşi sulama şeklinde kullanıyor.
Mesela, peyzajla ilgili... Tarım alanlarında peyzajcılar bu işe karışamaz ama şehir merkezlerinde bitki planlamasını peyzajcıların yapması gerekiyor. Bunu yaparken de insan sağılığına zararlı olmayan bitkilerin tercih edilmesi gerekiyor. Bunu yaparken köklenme durumları alt yapıya zarar vermeyecek bitkilerin tercih edilmesi gerekiyor ve suyu en az isteyen bitkilerin tercih edilmesinin yanında karbon emilimi yüksek bitkilerin de tercih edilmesi gerekiyor; şehirlerimizden başlatmak gerekiyor. Şimdi, iklim değişikliğini, mesela Paris Anlaşması'nı imzalamamız gerekiyor. Buralarla tartışmaya başlarsak sıkıntı büyük. Neden? Bizim zaten dünya genelinde yüzde 1, biz bunu sıfırlasak iklim değişikliği yine bizi etkileyecek. Yine, bizim önlem almamız gerekiyor, yani bu Komisyonun geleceğe yönelik önlemleri ortaya koyup bunlara çözüm üretmesi gerekiyor. Onun için bunun dışında yapacağımız çalışmalarda, ihtiyaç duyulduğunda her alanda, akademisyeni, bu işin uzmanı, çalışanı, bütün herkesi çağırıp dinleyebiliriz; bu konuları da tartışmayalım, sadece hangi alanlarda neler yapacağımızı önce belirlememiz gerekiyor. Şu anda iyi giden yerler neresi, aksayan yerler neresi? Mesela, belediyelerin bu konuda bir yasal düzenlemeyle... İşte "Yüzde 30" dedi Sayın Bakanım birçok yerde çok yüksek mesela, İzmir'de İZSU'nun verilerine göre yüzde 40, bazı ilçelerde yüzde 50'nin üzerinde kayıp kaçak. Bunların hepsi geleceğimizi çalıyor, gelecekteki suyumuzu çalıyor. Bunlar için bizim yapmamız gereken şey: Şu anda var olan durumun belirlenmesi ve bunun üzerine eksiklikler neler, alınacak önlemler neler bunları ortaya koymamız lazım. Sıfır Atık Projesi gibi şöyle bir şey önereyim: Sıfır su kaybı projesi diyelim, suyumuza sahip çıkalım, temel hedefimiz bu.
Teşekkür ediyorum Sayın Bakan.