| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | Merkez Bankası Başkanı Naci Ağbal'ın, 1211 sayılı Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Kanunu'nun 42'nci maddesi gereğince Merkez Bankasının faaliyetleri hakkında Komisyonu bilgilendirme sunumu |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 4 |
| Tarih | : | 25 .12.2020 |
BEKİR KUVVET ERİM (Aydın) - Ben spontane bir şeyler söylemek istiyorum.
Öncelikle, Sayın Bakanıma, Sayın Başkanıma görevinde başarılar diliyorum.
Şimdi, direkt olmasa da dolaylı olarak enflasyonu frenlemek için, faizdeki değişiklik tamam da hem tüketiciyi korumak için... Tabii, bu görev Ticaret Bakanlığının ama tabii, dolaylı olarak sizleri, bizleri de, hepimizi ilgilendiriyor, bütün kurumlarımızı ilgilendiriyor. Avantajlı sektörlerde fiyat denetimi yapılması şart. Ben bakıyorum -her geçen gün- bu marketler, gıda sektörü, temizlik malzemesi, kargo firmaları, e-ticaret, bilişim sektörü, ev elektroniği, özel hastaneler, bunlar gerçekten avantajlı sektörler. Şimdi, burada, bu salgın akşamdan sabaha bitecek bir şey değil, öyle anlaşılıyor ki birkaç sene bunun etkisi sürecek. Tabii, bunun yanında dezavantajlı sektörleri korumamız, kollamamız lazım ama avantajlı sektörler de burada dersini çalışmalı. Bunlar da vergi yönünden ve fiyat istikrarı yönünden fiyatlarını da düzgün yapmalılar, uygun, makul satmalılar; sürümden kazanıyorlar zaten. Ki üstüne üstlük bir de -artık daha fazlası açgözlülüğe giriyor- ciddi bir fiyat artışıyla karşı karşıyayız. Yani biraz ben öz eleştiri de yapıyorum bu arada, üstü kapalı da olsa. Mutlaka denetlememiz lazım.
Vergide de cezayı artırmamız lazım yani burada 83 milyon, herkes elini taşın altına koymalı. Her şey devletten; tamam, Merkez Bankası, Hazine Bakanlığı, devlet yapsın etsin ama mutlaka kazanan kişi vergisini layıkıyla ödemeli. Zaten şöyle bir terim var, halk arasında söylenir. "Almadan vermek Allah'a mahsustur." Mutlaka vergi toplayacak devlet ki hizmet verecek. Bu arada da yine kamu olarak ve bütün kurumlar olarak da kendimize yerinde çekidüzen vermeliyiz ki kaynaklarımızı verimli kullanmalıyız; gerek insan kaynağı olsun, gerek iş gücü olsun gerekse bürokraside olsun gerekse de bütün cari harcamalar der ki "Dikkatli olmamız lazım."
Bunun dışında, bu avantajlı sektörlere herhangi bir erteleme olmaması lazım, vergisinde, ne bileyim, doğrudan nakit desteği, kredi erteleme vesaire olmaması lazım ki süreç gelsin. Yani şu anda önümüzü göremiyoruz eğri oturalım doğru konuşalım çünkü havalar da böyle çok sıcak gidiyor bakın, Ankara'nın göbeğinde bu ayda gerçekten çok kurak, sıcak bir hava. Bu, Allah korusun, depremleri de tetikleyici olabilir ama şu anda gıdada da bir rekolte kaybımız olabilir böyle giderse havalar ki inşallah düzelir, onun için tedbirli olmamız lazım. Burada, yalnız Merkez Bankası, yalnız bakanlıklarımız, yalnız devlet değil mutlaka kazanan sektörün de elini taşın altına koyması lazım. Benim söyleyeceğim şey bu, özünde bu var.
Teşekkür ederim.