| Komisyon Adı | : | SAĞLIK, AİLE, ÇALIŞMA VE SOSYAL İŞLER KOMİSYONU |
| Konu | : | TBMM'de pandemi boyunca çalışma şartları ve hangi korunma tedbirleriyle çalışmalara devam edilmesi gerektiği hususunda görüşme |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 4 |
| Tarih | : | 19 .11.2020 |
ALİ MUHİTTİN TAŞDOĞAN (Gaziantep) - Sayın Başkan ve sayın milletvekilleri; genel olarak, bilimsel çerçevede söylenen şeyler aşağı yukarı aynı. Ancak önümüzde ciddi bir çalışma takvimi var, bu da Bütçe Kanunu Teklifi. Bütçe Kanunu Teklifi sıradan bir teklif değil, ülkenin bağımsızlığını gösteren bir kanun. Dolayısıyla Bütçe Kanunu Teklifi'nin görüşmeleri önemli. Ancak bu pandemi süresinde çalışma şartlarını tekrar değerlendirmek, bir an önce buradaki çalışma şartlarıyla ilgili bir görüş, öneri hazırlayıp gruplara sunmanın doğru olacağı kanaatindeyiz. Çalışma periyodunu düzenlememiz gerekiyor. Sadece Genel Kurul ya da gruplar olarak hadiseye bakılıyor Meclis yönetimi açısından. Ancak çalışanları da -arkadaşlar da ifade etti- göz ardı etmeyelim; bir havuzun içinde hep beraberiz, birbirimize bulaştırma ihtimalimiz her zaman yüksek.
Bir de genel olarak şunu söylemek, kayıtlara düşmek isterim: Düne kadar bir çoğumuz, buradakilerin yüzde 80'i Sağlık Bakanlığı çalışanı idi. Bu nedenle, Sağlık Bakanlığının çalışmalarının zorluğunu bütün arkadaşlarımız biliyorlar. Dolayısıyla Bakanlığımızın ilk günden beri tedricen aldığı kararların da -çünkü bir hadise olacak ya da bir sonuç göreceksiniz, ondan sonra yeni bir karar alacaksınız, bu kararlar tedricen alınır- doğru olduğunu düşünüyoruz. Milliyetçi Hareket Partisi olarak da Sağlık Bakanlığının ve dolayısıyla Bilim Kurulunun önerilerine büyük itina gösterdiğimizin ve desteklediğimizin altını çizmek isterim.
Pandemi sınıfsal bir sorun değil. Pandemi Cumhurbaşkanını da, pandemi liderleri de, pandemi bakanları da, doktoru da, hâkimi de, savcıyı da, köylüyü de, esnafı da, memuru da, kimseyi seçmiyor, hasta ediyor. Dolayısıyla dünyanın bir sorunu. Bu sorunla hep beraber mücadele etmemiz gerekiyor.
Biz filyasyon ekibi değiliz ya da Sağlık Bakanlığının şu anda mevcut çalışanı değiliz; Meclisimizin görevi denetleme, bu anlamda görevimiz var. Bu görevi ifa etmek için de bize düşen neyse yapmamız gerekiyor. Risk analizlerinin yapılması gerekiyor -söylendi- çalışma güvenliğiyle ilgili, iş sağlığıyla ilgili tedbirlerin alınması gerekiyor.
Bir de hassasiyetle üzerinde durmamız gereken konu, burada hangimiz konuşursak ciddi bir şekilde gündem oluyor. Dolayısıyla konuşma dilimize dikkat etmemiz gerekiyor. Bunlar zor günler, bu zor günlerde Cenab-ı Allah millî birlik ve beraberliğimiz artırır inşallah, birlik ve beraberlik içerisinde bu zor günlerden çıkarız.
Bu hastalığın henüz bir tedavisi yok. Aşıyla ilgili hepimize sevindirici haberler geliyor. Ancak bu tedaviyle ilgili süreç gelişene kadar, tedbirleri de en sıkı şekilde, en bilimsel, en organize şekilde, ülkemizin tedarik zincirine de zarar vermeden, normal hayatımıza -bir yandan felç edip bir yandan da çalışmaları sekteye uğratmamak ekseninde- dengeli bir şekilde devam etmemiz gerekiyor. Şu ana kadar alınan tedbirler yerindedir, olumludur. İnşallah, daha sert tedbirlere ihtiyaç kalmadan, aşı üretilene ve yapılana kadar... Dün Sağlık Bakanı da çeşitli tarihler verdi; inşallah, bu tarihlerde gerçekleşir ve milletimizin ve dünyanın önü açılır.
Teşekkür ediyorum.