ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) - Teşekkürler Başkan.

Sayın Bakan, Adalet Bakanlığının önemi tartışılmaz. Bu bağlamda toplumun her kesiminin de bir nedenle gözünün üzerinde olduğu Bakanlıktır. Doğal olarak toplumsal ilgiyi çeken her yargı kararı, hukukun ve Bakanlığınızın sorgulanmasına neden olmaktadır. Yaygın kanı, yargının siyasallaştığı yönündedir. Bu bağlamda sorumluluğunuzu sorguluyor musunuz? Hâkim kararına kimse müdahale edemez ancak son dönemlerde alınan kararlarda siyasi iktidarın gölgesinin varlığının oluşması, hukuka uygun olmayan kararlar alınması toplumsal duyarlılığı artırmıştır.

Sayın Bakan, baro genel kurullarının yaptırılmaması, siyasi parti kongrelerinin yapılmasını pandemiyle açıklamak inandırıcı olmamıştır. Bu kadar yanlılık ayrışmaları tetiklemektedir.

Kanun hükmünde kararnameyle işinden olan, yargı kararına rağmen işine iade edilmeyip mağdur olanlar vardır. Bunların durumları ne olacak? Haklarındaki yargı kararları lehlerine olmasına rağmen neden işlerine dönememektedirler?

Sayın Bakan, cezaevlerinde görevli memurların özlük, sosyal ve ekonomik haklarının iyileştirilmesi çalışanların talebidir. Üretilen hizmetlerin daha da kaliteli olabilmesi bu hakların verilmesiyle de ilişkilidir. Adalet Bakanlığında çalışanlar, infaz koruma memurları ek 3600 göstergenin verilmesini talep etmektedirler. Aynı işi yapan sözleşmeli infaz ve koruma memurlarına kadro düzenlemesi sağlanmalıdır. Fazla mesai yapılması dâhilinde ücret verilmesi ve yıpranma payının hesaplanmasında yıllık izinlerle beraber diğer resmî tatillerin de eklenerek yıpranma payına eklenmesi yönünde çalışma yapılması da yine Adalet Bakanlığı personelinin talebidir. İnfaz ve koruma memurları kadro derecelerinin 3'üncü derece olmasını ve diğer güvenlik personelleri gibi, maaş iyileştirmesi de beklemektedirler.

Adalet Bakanlığının tüm çalışan personelini eşit olarak adalet tazminatlarından faydalandırılması, yardımcı hizmetler sınıfında görev yapan personelin genel idari hizmetler sınıfına geçirilmesi ayrıca beklenenlerdir.

Tüm adliyelerde arşiv memurluğu birimi oluşturulması ve arşiv evraklarının yönetmeliğe uygun ve steril şartlarda saklanması için düzenlemeler yapılmalıdır. Bu konuda sizlere yönelttiğimiz yazılı soru önergelerine verdiğiniz yanıtlarda bazı bilgilerin sizlerde bulunmadığını ifade ediyorsunuz. Bunları siz yazılı olarak bildirince böyle bir arşiv düzenlemesinin olmadığının kanısına vardığım için de bunu da burada ifade etmek istiyorum. Çünkü toplumda sorulan veyahut da bizim de farklı biçimlerde yararlanacağımız bilgileri isteğimizde ne yazık ki "Bizde yok." diye yanıtlıyorsunuz. Onun için de böyle bir öneride de bulunmak istedim.

Adalet komisyonlarına sendika temsilcilerinin üye olarak katılımının sağlanması, sınavların, mülakatın kaldırılması konularında talepler de bulunmaktadır.

Ayrıca, Adalet Bakanlığının açık cezaevlerinde bulunanlarla ilgili yaptığı düzenlemelerde de buralarda, mesleki bilgi ve birikime ermelerinin yolu açılmıştı, Niğde Açık Cezaevi de bu konuda örnek çalışmalar yapıyordu. Cezaevlerinin yalnızca bir mahkûmiyet alanı olmaktan çıkarılıp bir eğitim alanına dönüştürülmesi ve insanlarımızın burada meslek edinmesi, sokağa çıkarıldıklarında yani serbest kaldıklarında yapacak bir işlerinin olması bunların yeniden suç işlemek yerine o işlerini sürdürmesinin yolunu açacaktır. Özellikle, madde bağımlılığı konusunda cezaevlerindeki eğitimlerin artırılması, o nedenle orada olanların bir mesleki eğitim aldırılıp tahliye edildikten sonra da takiplerinin sağlanması toplumun geleceği açısından da fayda sağlayacaktır. Bu bağlamda, Adalet Bakanlığının çok yönlü olarak hem bir eğitim düşüncesi ve davranışı içinde olması hem de Türkiye'deki yargı sistemindeki sorunların giderilmesi konusunda gerekli çalışmaları yapmasını öneriyor, bütçenizin hayırlı olmasını diliyorum.