| Komisyon Adı | : | İÇİŞLERİ KOMİSYONU |
| Konu | : | Çarşı ve Mahalle Bekçileri Kanunu Teklifi (2/2555) |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 3 |
| Tarih | : | 28 .01.2020 |
MEHMET METANET ÇULHAOĞLU (Adana) - Sayın Başkan, değerli Bakan Yardımcıları, çok saygıdeğer Komisyon üyesi arkadaşlarım; hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Ben de İYİ PARTİ Grubu adına, Elâzığ'da ve Malatya'da hayatlarını kaybeden değerli yurttaşlarımıza Allah'tan rahmet, yaralılara da acil şifalar diliyorum.
Evet, değerli arkadaşlar, bugün, 18 maddeden ibaret olan bir teklifi hep birlikte tartışıyoruz, görüşüyoruz. 1966 yılında Çarşı ve Mahalle Bekçileri Kanunu yürürlüğe girdiğinde, yardımcı kolluk olarak varlıklarını devam ettirmeleri amaçlanmış. Ama bugün geldiğimiz noktada diyoruz ki: Artık bunları yardımcı kolluk kuvvetinden çıkaralım ve kolluk kuvvetlerinin bütün yetkisini haiz kılalım.
Burada, tabii, sıkıntılar yaşanır mı? Yaşanabilir. Benden önce konuşmacı olan değerli arkadaşlar birtakım sıkıntıları dile getirdiler. Onların birçoğuna biz de katılıyoruz. Burada biz teklifin tamamına karşı değiliz. Biz İYİ PARTİ olarak, her şeyden önce, olumlu olan maddelere her zaman destek veriyoruz, olumsuz olan maddelerin de neden olumsuz oldukları yönünde fikirlerimizi paylaşıyoruz.
Şimdi, değerli arkadaşlar, 1966'dan farklı olarak, özellikle 7'nci maddede 1966'da daha açık ifadeler varken bugünkü teklifin 7'nci maddesinde daha muğlak ifadeler öngörülmekte. Şimdi, madde 1'de de idare, ceza ve anayasa hukukunda "çarşı" ibaresinin olmadığını biliyoruz. Dolayısıyla burada "çarşı" derken mesela Adana'da Kazancılar Çarşısı vardı, şimdi AVM'ler var. Bunların kapsam alanları
AVM'leri de içerecek mi? Oralar da çarşı yani. Bunlara da bir açıklık getirilmesi gerektiğini düşünüyorum. Özellikle bu "çarşı" ibaresinin ne içerdiğini kanunun içerisine de eğer koyarsak daha anlamlı olacağını düşünüyorum.
Yine, madde 2'de, İçişleri Bakanlığı, Emniyet Genel Müdürlüğünce hazırlanacak sınav sorularının Emniyet Genel Müdürlüğü Sınav Komisyonunca değerlendirilmesinde geçmişte olduğu gibi aksaklıkların ve haksızlıkların meydana gelmemesi için optik koruyucuyla yapılması gerekliliğine inanıyoruz. Bu konuda da özellikle yönetmeliklerde bunun değerlendirilmesini istiyoruz. Ayrıca, yapılacak sözlü mülakat sınavlarında haksızlığın ve hukuksuzluğun önüne geçilmesi, itirazların değerlendirilmesi aşamasında hakkaniyetin gözetilerek yerin getirilmesi, kamu vicdanında yara açılmaması için video kamera kaydı bulundurulması zorunluluğunun da getirilmesini özellikle teklif ediyoruz.
Yine, madde 6'da, bu maddenin (ç) bendiyle, bekçilere, kamu düzenini bozacak mahiyetteki gösteri, yürüyüş ve karışıklıkların önlenmesi amacıyla, genel kolluk kuvvetleri gelinceye kadar önleyici tedbirler alma yetkisi verilmektedir. Buradaki önleyici tedbirlerin kapsamı net olarak belirtilmelidir.
Yine, bu maddenin (g) bendi açıklayıcı nitelikte değildir. Kaldırılması öngörülen 1966 tarihli Kanun'un (b) fıkrasının birinci bendinin (e) ve (f) alt bentlerinde belirtildiği gibi daha açık ifade edilmesinin gerekli olduğunu düşünüyoruz.
Madde 7'de, çarşı ve mahalle bekçilerine bir suç veya kabahatin işlenmesinin önlenmesi amacıyla kişileri veya araçları durdurabilme ve kimlik sorma yetkisi verilmesi amaçlanmaktadır. Burada, durdurma ve kimlik sorma yetkisi sakıncalı görülmekle beraber, madde metninde muğlak ifadeler bulunduğunu düşünüyoruz.
Bu maddenin altıncı fıkrasında yer alan "elle dıştan kontrol", biraz önce arkadaşlarımız da bu konunun üzerinde durdular, yani bu sıvazlama mevzusu üzerinde. Bunun da özellikle açıklığa kavuşturulmasının gerekli olduğunu düşünüyoruz. Hanımınızla bir yere gidiyorsunuz, sizi durduruyorlar, şimdi orada bayan bekçi yok, dolayısıyla hanımefendiyi nasıl sıvazlayacak?
BAŞKAN CELALETTİN GÜVENÇ - Olmayacağı söylendi.
MEHMET METANET ÇULHAOĞLU (Adana) - Söylendi ama buna açıklık getirilmesinin gerekli olduğunu düşünüyoruz, bu önemli bir konu.
ALİ ÖZTUNÇ (Kahramanmaraş) - Yanlış o madde. Sıvazlamayla başlar, başka yere gider o iş.
ÜMİT YILMAZ (Düzce) - Onu yönetmeliğe atfetsek daha iyi olmaz mı Başkanım?
BAŞKAN CELALETTİN GÜVENÇ - Bitirsin.
MEHMET METANET ÇULHAOĞLU (Adana) - Yine, madde 9'da, genel kolluk kuvvetlerine yardımcı olmak üzere atanan bekçilerin genel kolluk kuvvetleri kadar silah kullanma yetkisine sahip olmasının sakıncalı olacağı tarafımızdan öngörülmekte. Bu sebeple, silah kullanma yetkisinin somut olaylarla orantılı olacak şekilde ve zaruri görülen hâllerde verilmesi gerektiğini düşünüyoruz.
Evet, 12'nci madde. Bu 12'nci maddenin de üçüncü fıkrasında bekçilere kamu düzeni ve güvenliğiyle alakalı yetki verilmektedir. Kamu düzeni ve güvenliği yetkisi hâlihazırda emniyet güçlerindeyken bu yetkinin bekçilere verilmesinin sakıncalı olacağını düşünüyoruz. Yine, daha birkaç gün önce bekçilerimizin birkaçıyla yüz yüze yaptığım sohbette, özellikle 6+1 sisteminin, yani 6 gün çalışıp 1 gün dinlenmenin hem sağlıklarını hem de aile hayatlarını olumsuz etkilediğini ifade ettiler. Şimdi bu genç arkadaşlar her gün akşam güneşin batımından güneşin doğuşuna kadar on bir saatlik çalışmadan sonra eve gittiklerini, akşam tekrar devriye görevine gittikleri için dinlenmediklerini, gündüz çalışan ailelerine zaman ayıramadıkları için boşanma durumuna kadar geldiklerini belirttiler. Bu çalışma sisteminin, 1+1, yani on beş saatlik çalışmadan sonra 1 tam gün istirahat verilmesinin uygun olacağını düşünüyoruz. Onların ağzından özellikle Komisyonumuzda Bakan Yardımcılarının da duymasını istiyorum. Kanundaki gün doğumu, gün batımı meselesi.
Bir de İçişleri Komisyonu Başkanlığına verdiğimiz 4'üncü maddeyle ilgili önergemiz var, onu da...
BAŞKAN CELALETTİN GÜVENÇ - Yeri geldiğinde tartışırız.
MEHMET METANET ÇULHAOĞLU (Adana) - Yeri geldiğinde tartışacağız.
Ben teşekkür ediyorum.