KOMİSYON KONUŞMASI

SADULLAH KISACIK (Adana) - Sayın Başkanım, Sayın Bakanım, değerli kurul üyeleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Tabii, şimdi, biz, burada Gençlik ve Spor Bakanlığının bütçesini görüşüyoruz. Faaliyet raporuna da baktığımız zaman, işte, şu kadar tesis yaptık, şu kadar gencimize şu çalışmaları gerçekleştirdik, şu kadar yürüdük, şu kadar kamp yaptık filan konuşuyoruz ama gençlik ve spor anlamında, özellikle gençlik anlamında en temel sıkıntımız, bence bir politikamız yok. Gençleri nereye yönlendiriyoruz, nasıl bir gençlik öngörüyoruz ve nereye evrildiğimizden gençlerimizin de haberi var mı veya gençlerimiz bu politikalara katılıyor mu? Bence ilk önce buradan başlamamız lazım çünkü şu anda gençlere yönelik hangi politikayı uyguluyorsak hatalı bir politika uyguluyoruz. Şu anda milletvekillerimiz sahaya indiği zaman görüyordur, en büyük sorun gençlerin uyuşturucu kullanımı. Yani temel anlamda şunu görüyoruz: Evet, gençlerimiz spor yapıyor, spor yapmalı, başka şeylerle ilgilenmeli ama alt alta koyduğunuz zaman sonuç olarak uyuşturulmuş bir gençlik görüyoruz şu anda, bakın, uyuşturulmuş bir gençlik. Hangi ilçeye giderseniz gidin, demografik yapıdan bağımsız söylüyorum, gelir düzeyinden bağımsız söylüyorum, uyuşturulmuş bir gençlik var. En önce buna uygun politikaları gerçekleştirmek zorundayız.

Bakın, faaliyet raporunda da yazıyor; bedensel, zihinsel, ruhsal gelişimleri için var Gençlik ve Spor Bakanlığı ama hangi politikaları uyguluyorsak yanlış uyguluyoruz ki gençlerin madde kullanımı her geçen yıl daha da artıyor, demek ki bizim politikalarımızı bir gözden geçirmemiz lazım.

Diğer taraftan, gençler bizim hayata umutla bakmamızı, geleceğe umutla bakmamızı sağlayan bir nesil ama şu anda gençlerin arasına girdiğimiz zaman gençlerde bir umutsuzluk görüyorsunuz, gençlerde bir bıkmışlık görüyorsunuz, gençlerde kendi ülkesine güvensizlik görüyorsunuz. İnanın, gençlerin arasına girdiğimiz zaman enerji almamız gerekirken, gençlerin arasına girdiğimiz zaman ben karamsarlığa kapılıyorum, politika konuşamıyorum, siyaset konuşamıyorum gençlerle. Gençler direkt "Ya, acaba yabancı ülkeye nasıl gideriz, bunu nasıl sağlarız?" ya da işte "Nasıl dışarıda okuruz?" Hatta "Gemiye kaçak olarak binip acaba yurt dışında bir yerde çalışmaya nasıl gideriz?"i düşünüyorlar. Şimdi, ben bunu düşünen gençlerle nasıl geleceği konuşacağım, nasıl siyaset konuşacağım, nasıl politika konuşacağım? Nasıl ileriye dönük umutla bakabileceğimiz bir Türkiye'yi hayal edeceğim?

Onun için, buradan Sayın Bakanım ve buradaki sayın bürokratlardan ricam, ilk önce biz nasıl bir gençlik istiyoruz, biz bu gençliği sağlamak için hangi parametreleri kullanmalıyız, ona bakmalıyız. Yoksa "Şu kadar tesis yaptık." "Şu kadar yürüdük." "Şu kadar gençlik parkı yaptık." "Şu kadar gençlik merkezi yaptık." inanın sonuç yok. Önemli olan, bu araçları ortak bir hedefte buluşturmak, ortak bir eylemde buluşturmak. Şu anda dağınık, yüzeysel bir politika görüyorum onun için önceliğimiz bu politikayı belirlemek olmalı diyorum.

Teşekkür ediyorum.