ARSLAN KABUKCUOĞLU (Eskişehir) - Teşekkür ederim Sayın Başkanım.

Sayın üyeler, Sayın Bakan, Bakan Yardımcıları, değerli bürokratlar, kıymetli basın mensupları; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Sayın Bakan, şu sunum kitabının 7, 8, 179 ve 250'nci sayfasındaki fotoğraflar keşke Türkiye'den olsaydı. Bunların yabancı ülkelerden seçilmiş fotoğraflar olmasını üzüntüyle karşıladım.

Sayın Bakanım, Türk milleti kişi başına yılda ortalama 13 kilo kırmızı et tüketirken OECD ortalaması 39 kilodur. Gönül ister ki Türk milletinin bu protein açığı ortadan kalksın ve Türk milleti de layık olduğu Batı ülkelerindeki gibi, en azından OECD ülkelerindeki gibi beslenmeye kavuşsunlar.

Tarım değişik dönemlerde değişik aşamalar geçirmektedir malumdur bu. 1870-1914 yılları arasında İngiltere'nin egemenliğinde aile çiftçiliğine dayalı bir tarımcılık gelişmiştir. Bu daha sonra emek kıtlığı nedeniyle çökmüştür. 1947-1972 yılları arasında sanayi rejimli bir sistem uygulanmıştır. Egemen ülke Amerika Birleşik Devletleri olmuştur. Geniş ölçekli çiftlikler ve gıda şirketleri hâkim olmuştur. Bu gıda kıtlığı, petroldeki şoklar ve uluslararası politikalar nedeniyle çökmüştür. Günümüzde ise 1980'den beri devam edip giden bir tarım politikası vardır tüm dünyada uygulanan. Bu neoliberal sistemin bir uygulamasıdır. Burada uluslararası birlikler, kuruluşlar, uluslararası piyasalar etkindir. Hareket noktası tarımsal üretimin finansallaşmasına dayalıdır. Burada yine sermayenin tarım üzerindeki tasallutunu görüyoruz. İhracat, ithalat noktasını düşünürsek daha çok ithalata dayalı. Büyük ölçekli şirketlere dayanıyor. Üretim biçimi, mekanizasyon, otomasyon ve bilimsel teknolojiye dayanmaktadır.

Biz ülke olarak -siz bu ülkenin tarımdan sorumlu en yüksek mercisi olarak- bizim tarım politikamız bu dünyadaki politikaların kuyruğuna takılıp gidecek mi, yoksa Türkiye'ye özgü, Türk milletinin ihtiyacını karşılayan, Türk çiftçisini refaha ulaştıracak bir tarım politikası hazırlamayı düşünüyor musunuz?

İç Anadolu çiftçisi tarımda plansızlığın kurbanı olmuştur. Kıraç tarlalarda bu yıl yapılan hububat tarımı, özellikle Eskişehir çevresi ve tüm İç Anadolu'da büyük zarara uğratmıştır, çiftçiler zarar etmişlerdir ve önümüzdeki yıl için kıraç tarlaya tahıl ziraatı düşünmemektedirler.

Çiftçilerimizin bu yıl için borç yapılandırmasına ihtiyaç vardır. Yapılacak tarım planlaması çiftçimiz için, verimlilik için önemlidir ve stratejik bir durumdur. Mazot, gübre, ilaç, elektrik, bu çiftçinin en önemli girdisini oluşturmaktadır.

Mazotta Türk çiftçisi yüzde 59 vergi ödemektedir. Elektrik faturalarının her ay gelmesi zaten mahsul sonucunu bekleyip oradan alacağı parayla borcunu ödeyecek çiftçiyi tefecinin eline düşürmektedir. Bunun yerine çiftçilere özel, onlara has bir elektrik faturalandırma sistemi geliştirilebilir mi?

Eskişehir çiftçisi bu kalemlerden vergi alınmamasını talep etmektedirler. Onlar demektedirler ki: Biz hiçbir şey talep etmiyoruz, yeter ki bu kullandığımız bu mazot, gübre, ilaç ve elektrik üzerindeki vergi sistemi ortadan kalksın.

Gümrüksüz tarımsal ithalat yine çiftçilerimizin karşı karşıya kaldıkları büyük zorluklardır. Duruyorsunuz duruyorsunuz tam buğday ziraatı başladığı zaman buğday üzerindeki gümrükleri ortadan kaldırıyorsunuz. Vatandaşın ürettiği buğday zararına yakın bir fiyata satılmaktadır.

Örneğin pancar üreticisine hiçbir destek vermiyorsunuz. Bugün şeker, ülkemizin en önemli giderlerinden birisidir, gıda maddelerinden birisidir.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Evet, lütfen tamamlayınız.

ARSLAN KABUKCUOĞLU (Eskişehir) - Pancarla uğraşan çiftçimize destek verilmesi Türk milletinin normal beslenmesi için vazgeçilmez bir şeydir.

TÜİK verilerine göre 2013'te hane halkı başına 6.252 dolar olan gelir 2018'de yüzde 36 düşmüştür yani Türk çiftçisi yüzde 36 fakirlemiştir. Ayrıca TARSİM'in biraz daha otomatik hâle getirilmesi, tüm tarlaların otomatikman sigortalanması, buna ilave olarak sulama sistemleri ve orada bulunan ekipmanların da otomatik olarak TARSİM sigortası kapsamına alınması çiftçilerimizin beklentisidir.

Çok teşekkür ediyorum, 2020 yılında başarılar diliyorum.