KOMİSYON KONUŞMASI

ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) - Teşekkürler Sayın Başkan.

Adalet ve Kalkınma Partisinin 2003 yılından itibaren Sağlıkta Dönüşüm Programı sağlık sistemimizde ciddi tahribatlara neden olmuştur. Sağlık, hak temelli bir kamu hizmeti olmaktan çıkarılmış, kâr amaçlı bir sektöre doğru dönüştürülmüştür. Hastaların ihtiyaç duyduğu teşhis ve tedavi hizmetlerine erişmeleri zorlaşmıştır. Rant kaygısı güden sağlık ve ekonomi politikaları halkımızın sağlığını tehdit etmektedir. Biyopsi, MR, tomografi işlemleri için dahi aylar sonraya randevular verilmektedir. Niğde ve ilçelerinde doktor eksikliklerinin yanında süre beklemeler günler almaktadır. Neredeyse her gün farklı bir yere hasta sevki için çaba harcıyoruz. Sağlık politikaları, halk sağlığı ve vatandaşın çıkarını gözeten bir sağlık sistemi değildir.

Sayın Bakan, eczanelerde grip aşısı sorunu olduğu belirtilmektedir ama ben farklı bir konuya değineceğim. Durumun vahametini görmüş olmalısınız ki zoonotik hastalıkların kontrolü ve tamamen ortadan kaldırılması için topyekûn mücadele dönemi başlattığınızı ve bu bağlamda eylem planı hazırladığınızı ifade ediyorsunuz ancak bu konuda veriler dahi doğru tutulmuyor. Hayvandan insana bulaşan hastalık rakamları gerçekçi değil çünkü hastalığın tespit ve teşhisini anlayan yeterli uzman yok. Koyundan koyun çiçeği hastalığına yakalanan bir milletvekili olarak baktığım veriler de bu hastalığa yakalanan hasta tanımında yer almıyor. "2017 yılı içinde 6.457 bruselloz, 37 şarbon, 14 tüberküloz vakası oldu." diyorsunuz, "2018 yılında bu hastalıklarda özel bir artış yok." deyip geçmişsiniz. Şarbonun hayvandan insana bulaştığında öldürücü etkisi biliniyor. Bu konuda ihtisaslaşmış kaç uzman var? Tanı geç konursa ölümcül seyreder, farklı tanılarla ölümler yaşandığını söyleyebilir misiniz? "Köyde yaşayan çiftçi, besici ya da hayvan veya etiyle ilgisi olan herkesin zoonotik hastalık riski yok." diyebileceğiniz koşullar mevcut mudur?

Meslek hastalıkları teşhisleriyle ilgili de ciddi sorunlar vardır. Meslek hastalığının tanımı ve tespiti teknolojik gelişme ve sürece istinaden yeniden tanımlanması da zorunlu ve ihtiyaçtır. Meslek hastalığına yakalanan binlerce insan teşhisten mahrum kaldığı için bu konudaki girişimlerinden sonuç alamamaktadır.

Sayın Bakan, bilgi işlem, görüntüleme merkezi çalışanları gibi birimlerde çalışanlar Sağlık Bakanlığında taşeronda kalmıştır, hakları gasbedilmektedir. Taşeronda kalanlara neden kadro verilmemektedir? Atanamayan sağlıkçılar vardır, sayılarını Bakanlığın bilmediği binlerce sağlıkçı atama beklemektedir. Eğitimini tamamlamış sağlık alanında kadro bekleyenlerin durumu için ne düşünüyorsunuz? Sözleşmelilerin eş durumundan tayin sorunlarını çözmeyi düşünüyor musunuz?

Ayrıca, Sayın Bakan, Niğde'de sağlık emekçisi Melike Öcal ve Hatice Kayacan yaklaşık iki yıl önce hiç gerekçesiz ihraç edildiler; nedenlerini bilmiyorlar, haklarında bir dava yok; işlerine dönmek istiyorlar. Bunlar işlerini iyi yapan iyi insanlardı. Neden bunlar ihraç edildi? Kendilerinin bilgisi de yok. Dönüşleri konusunda yardımcı olursanız insani anlamda da bir iyilik yapmış olursunuz.

Sendika ayrımı ve baskıların Bakanlıkta olduğu sizlere de sanırım yansımıştır. Neden böyle bir baskının önlenmesi sağlanamıyor diyorum, teşekkür ediyorum.