İSMAİL TATLIOĞLU (Bursa) - Sadece bir sıra kendisinden rica ediyorum.

Sayın Başkan, Komisyonumuzun değerli üyeleri; hepinizi Partim ve şahsım adına saygıyla selamlarım.

Öncelikle şunu belirtmek istiyorum ki Türkiye Büyük Millet Meclisinde grubu bulunan 5 parti var ve Genel Kurulda da komisyonda da temsilcileri var. Tabii olarak bu partilerin Türkiye'yle ilgili öncelikleri farklı ve tabii olarak bu partilerin komisyonlardaki müzakerelerinde bir partinin önceliğini öne çıkararak Komisyonun genel görüşmelerini bunun içerisinde boğmak son derece yanlıştır. Dün akşam yaşadığımız iki konuyu ben gündeme getirmek istiyorum. Birisi -Bunu kendisi burada olmadığı için derinleştirmeyeceğim- Sayın Cumhurbaşkanı Yardımcısının sorulara cevap değil de cevaplara soru verdiği; bu konuyu gündeme getireceğiz.

İkincisi de Sayın Başkanın yerinde herkese birer dakika... Belki bitiş hükmü ama bunun, bu sürecin hiçbir şekilde kesilmemesini talep ediyorum. Burada sadece Başkana değil, Komisyona da Komisyon üyelerine de gruplara da rol düştüğünü düşünüyorum. Onun için mümkün mertebe bunu müzakere şeklinde götürelim istiyorum, bizim talebimiz budur çünkü burada dün akşam sözümüz boğazımızda kaldı, dağıldık. Bunu başka nerede... Demek istediğim anlaşılmıştır herhâlde. Bunun Sayın Başkanla alakası yok, sürecin yürütülmesiyle alakası var, kullanımıyla alakası var. Bunun da istismar edilmemesini talep ediyorum Komisyon üyesi arkadaşlar tarafından.

Şimdi, bugüne geldiğimizde ben esasında Sayın Malkoç'u dinlediğimde neredeyse demokrasi ve hak aramadan zehirleneceğimizi düşündüm ama baktım ki Sayın Malkoç'un bu aradaki tartışmaya hiçbir müdahalesi, hiçbir tepkisi bile yok, o nedenle kendisinin inşallah ombudsmanlık... Kendisi de kendisinden önce yerinde oturan değerli başkan da bizim dostumuzdu, başarılar dilerim.

Efendim, Millet Meclisiyle ilgili bu Komisyon millî iradenin tecelli ettiği yerdir. Şüphesiz, milletimiz bir millî karar vermektedir ama bunları bilgileri dâhilinde, bilgileri seviyesinde vermektedir. O nedenle şahsınız da buradayken daha önce burada gündeme getirdiğim bir konuyu gündeme getirmek istiyorum. Siz Başkanken de getirdim. Lütfen, bu Komisyon çalışmalarını canlı yayınlamamız gerekiyor çünkü bundan daha önemli bir denetim mekanizması yok. Niçin canlı yayından uzak duruluyor, bunu anlamanın imkânı da yok. Eğer biz canlı yayın yapsak şu tartışmalar olmaz, burada her şey yolunda gider. Yani biz şeytan mı taşlayacağız, tavaf mı edeceğiz; üzüm mü yiyeceğiz, bağcıyı mı döveceğiz, şaşırmış durumdayız ve bunların tamamı toplumdan kaçarak oluyor. Niçin kaçıyoruz biz toplumdan? Şu Komisyon çalışmasını... Niçin kaçıyoruz? Bugün, bakın, belediyeler bile, küçük ilçe belediyeleri bile bu meseleyi canlı yayınlıyor.

Bakın, bürokratlarımız burada, Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı burada, milletvekilleri burada. Daha üst düzey bir şey var mı ya? Bu müzakereyi yürütemeyecek miyiz de buradan kaçıyoruz ya biz? Neyi saklıyoruz bilmiyorum yani.

İkinci bir konu, ben tekrar gündeme getirmek istiyorum. Bu Komisyon üye dağılımlarında millî irade tecelli etmiyor. Bakın, 24 Haziran 2018 seçimleri Türkiye Büyük Millet Meclisinde hiçbir partiyi bir karar almaya yetkilendirmedi, bir kararı engellemeye de yetkilendirmedi, öyle değil mi? Sayısal olarak hiçbir partinin tek başına bir karar alma yetkisi yok. Bir de, engelleme yetkisi de yok ama bu Komisyonda, Plan ve Bütçe Komisyonunda bu yansımıyor. 30 üyenin 15'i AK PARTİ'ye ait ve AK PARTİ bir karar çıkartamasa da bir kararın geçmesini engelleyebilecek güce sahip yani bu, millî iradenin Genel Kurula verdiği yetkiyi yansıtmıyor buraya. Burada -bilinçli demiyorum ama bunu geçen sefer de konuştuk- bunu düzeltmek lazım, bunu yansıtmak lazım. Bunun nihayetinde bir ittifak var, aşağıda da 24 Hazirandan itibaren ve daha öncesinden yürüyen bir ittifak var, bu Mecliste de bunun yansımaları var. Diğer komisyonların bazılarında bu değil, bazılarında farklı, yani böyle bir yarı yarıyalık yok, yine yürüyor ama bunu düzeltmek lazım. Milletin bir iradesi olmuş, Genel Kurulda 290 milletvekili var AK PARTİ'nin, başından itibaren de 300 değil ama bu Komisyona yansımıyor. Biz bunu matematiksel hesapla çarpıtırsak milletin iradesine de haksızlık ettik diye düşünürüz. Bu çerçevede bunların düzeltilmesini talep ediyoruz ve bu bütçenin tekrar hayırlı olmasını temenni ediyoruz.

Saygılar sunarım.