DURMUŞ YILMAZ (Ankara) - Sayın Başkan Yardımcım, size saygıda kusur etmeyeyim ama bu düzenleme son derece yanlış, verdiğiniz örnekler de çok fazla zorlama. Ne SWIFT ne BIC'deki Uluslararası Ödemeler Bankası-Merkez Bankası ortaklığı buna giriyor. Siz şu anda baştan bir tarif yapıyorsunuz. Kimin, hangi şirketin sistemik olarak önemli olacağını bugünden nereden biliyorsunuz? Bilemeyeceksiniz. Gelin, bunu almayın siz, bunu reddedin; bu, sizin itibarınıza yapılan bir kasıttır, kasttır bu, onu söyleyeyim. Eğer itibarınızın üzerinde yükselmek istiyorsanız biz, sizi zorlasak bile siz bunu kabul etmeyin. Eğer gününde birinde böyle bir ihtiyaç olursa saten Merkez Bankası Kanunu'nda uluslararası bir yere üye olabilmek, katılabilmek için Bakanlar Kurulu kararı vesaire lazım, şu anda Cumhurbaşkanından izin almanız lazım. Gelin, siz bundan vazgeçin; bu, sizin itibarınıza düzenlenmiş bir hiledir, onu söyleyeyim, bundan vazgeçin; bu yanlış bir düzenleme. Eğer sistematik olarak, sistemik olarak bir şeyi tehdit ediyorsa... Zaten siz baştan bunu denetliyorsunuz, denetlerken denetlerken büyüyor, büyüyor, bir noktaya geliyor, sistem için tehlikeli hâle geliyor. Siz zaten o zamana kadar vazifenizi yapmamış oluyorsunuz ki onun o noktaya gelmesine izin vermiş oluyorsunuz. Lütfen bunu almayın.

AK PARTİ'li arkadaşlarıma da söylüyorum: Eğer gerçekten Merkez Bankasının itibarını düşünüyorsanız, bunu buradan çıkarın. Bizim söylediğimiz hiçbir şeyi kabul etmiyorsunuz, bizim yanlış düşündüğümüzü... Siz, teklifi getirin, biz kabul edelim. Vallahi, bu, Merkez Bankasına düzenlenmiş bir tuzak.

Başkan Yardımcım dedi ki: "Uluslararası örneklere baktığımızda Meksika var, Brezilya var, Malezya var, Endonezya var." vesaire. Buralar -geçmişe baktığımızda on yıllık, on beş yıllık tarihi varsa- "corruption"ın en yoğun olduğu ülkeler, oralarda olmuş bunlar. Biz bunun içerisine niye girelim?

Lütfen bunu kabul etmeyin.