ALİ AŞLIK (İzmir) - Sayın Başkanım, ben de katkı sağlamak adına...

Biz bu mevsimlik işçilerle alakalı bir çalışma yapıyoruz, bunu bizim kategorilere ayırmamız lazım. Mevsimlik işçi deyince sanki bir yerden bir yere taşınan işçi olarak da algılamamamız lazım. Tarımda çalışanların kahir ekseriyeti yani kendi işinde çalışanlar bile esasen mevsimliktir ama bizim daha çok kendi işinde olmayanların dışındakileri kategorize etmemiz lazım. Bir, kendi ilinin dışına gidenler, kendi ili içinde günlük... Mesela, evinde yatıyor ama bir yere gidip çalışıp akşam natamam şartlarda, kamyonların, kamyonetlerin, ne bileyim, istif hâline gelmiş, çalıştırılıp kamyonlarla getirilen işçiler var. Bir de küçük köylerimiz var, ufak tarım yapılıyor, her bölgenin farklı farklı tarım ürünleri var. İşte, incir döneminde incir topluyor, zeytin döneminde zeytin topluyor. Hangi ürün yetişiyorsa kendi imkânları olmadığı için çoluğuyla çocuğuyla, komşularına çalışarak geçinen insanlar var ve bunların birçoğu kayıt dışı. Nasıl kayıt dışı? Çünkü sosyal güvenlikten faydalanma adına yeşil kartları olduğu için bir gün bile sigorta gösterilsin istemiyorlar. Bizim bunu bir bütün olarak önce kategorileştirmemiz lazım. Artı, devlet olarak nasıl bunların sosyal şeylerini karşılıyorsak bunları olabildiğince sistemin içine almamız lazım ama sistemin içine almamız... Mesela, üç gün sigortalı gösterdiğin zaman yeşil kartı alınıyor elinden. Bunu bir düzene koymamız lazım, yasal düzenlemeye koymamız lazım. Bu rapor aşamasında bunu ele almamız lazım ki -hukukçu olarak bunu ben önceden ifade edeyim- rapor aşamasında bunun altyapısını da şimdiden hazırlayarak çalışalım istiyorum çünkü mademki bir çalışma yapıyoruz, kalıcı çözümler getirecek öneriler sunalım istiyorum bu raporun sonunda. Onun için de şimdiden bu çerçevede meseleye bakmamız lazım, sadece bir ilden bir ile taşınan olarak bakarsak çok güdük kalır ve asıl kitlelere ulaşmış olmayız. Onların sayısı diğerlerine göre çok daha azdır. Bu mevsimlik işçileri herkes Doğu'da, Güneydoğu'da filan zanneder. Mesela Ege'de bu çok daha yaygındır, biraz önce bahsettim, Roman vatandaşlar. Ben doğum itibarıyla, ilkokul üçüncü sınıftan itibaren mevsimlik işçi olarak çalıştım. Ben Orduluyum yani yüksekteydi bizim köyümüz. Mesela sahillerde on beş yirmi gün önce başlar fındık. Biz sahildeki fındığı toplar, sonra gelir kendi fındığımızı toplardık. Daha sonra ben eğitim için İzmir'e gittim. Tütünde çalıştım, pamukta çalıştım, meyvede çalıştım, hepsinde çalıştım yani hangi ürün üretilmişse mevsimlik işçi olarak çalıştım. Üstüne belli bir süreden sonra çalıştırdım yani işverenlik de yaptım. Çiftçilik yaptık, kabzımallık yaptık. Mesela, karpuz toplamaya gidiyorsunuz, kamyonun üzerine alıyorsunuz 5 kişi, 10 kişi, 50 kilometre gidiyorsunuz, dolduruyorsunuz, sonra alıyorsunuz. Yani, bütün şeylerde çalıştım. Onun için hukukçu olmam hasebiyle de ciddi katkı sağlayacağımı düşünüyorum o anlamda. Bunu, hukuksal veri oluşturacak yani yasal düzenlemenin altyapısını hazırlayacak mutlaka bir raporu bu anlamda hazırlayalım istiyorum. Bu anlamda söz aldım.

Teşekkür ederim.