| Komisyon Adı | : | (10 / 361, 405, 406, 407, 410) Esas Numaralı Meclis Araştırması Komisyonu |
| Konu | : | Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu Başkan Yardımcısı Doktor Eczacı Harun Kızılay'ın, bitkisel ürünlerin önemi, yaşanan sorunlar, geleneksel bitkisel tıbbi ürünler, ruhsatlandırma ve yürütülen faaliyetler hakkında sunumu |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 2 |
| Tarih | : | 29 .05.2019 |
ARSLAN KABUKCUOĞLU (Eskişehir) - Şimdi, tabii, Sayın Başkanı bulmuşken soru soracağız.
Şimdi, Sayın Başkan, yani "Zararlı bitkilerde bu etkin maddeler yoktur, işte bunların sağlığa faydası yoktur." falan, orada değiliz. Tabii ki pek çok ilaçlar bitkilerden elde ediliyor. Mesela, kinin ağacından kinin elde ediliyor, onun kaşesi yapılmış, piyasaya çıkılmış ve etkileri biliniyor.
Şimdi yani tıpta biz en çok şunu yaparız: Randomize prospektif çalışmalar, değil mi? Yani sizin, ne bileyim ben, bu ilaçları çok bilmiyorum da şu anda işte kullandığınız, diyelim ki öksürük örneğimiz olsun, öksürük için verdiğiniz ilacın böyle prospektif randomize bir çalışması var mı? Yani aynı özellikte bin tane, 5 bin tane, 10 bin tane hastayı bir tarafa almışsınız, ilaç vermişsiniz, öbürüne ilaca benzeyen başka bir şey vermişsiniz ve sonuçları değerlendirmişsiniz, böyle bir şey var mı?
Şimdi, tabii insan sağlığını çok önemseyeceksek, bunları değerli bulacaksak, bu verilen ilaçların son derece kontrollü ve dikkatli olunması lazım. Yoksa, hani şimdi biz bu eğitimleri veriyoruz derken, yani siz bu araştırmaları yaptınız, enternasyonal dergilerde yayınlandı ve dünya çapında bilim adamları tarafından kabul görmüş bir çalışma mıdır bu? Şimdi, "Ebegümecini işte ebem de kullanırdı, dedem de kullanırdı. Bu faydalı bir ilaçtır, ben de kullanayım, ne zarar görürüm?" falan bu havadan mı gidiyoruz.
TÜRKİYE İLAÇ VE TIBBİ CİHAZ KURUMU BAŞKAN YARDIMCISI DR. ECZ. HARUN KIZILAY - Sayın Vekilim, bu bitkilerle ilgili biraz evvel sunumda da bahsettiğim "monograflar" dediğimiz belli tanımlamalar var. Bu monograflar mutlak surette literatüre dayanan bilgileri ihtiva eder. Yani bir bitkinin içerisindeki etkin maddenin herhangi bir farmakolojik endikasyonu varsa bu, daha önceden literatür çalışmalarına dayandırılmış ve bunun sonucunda da monograf hâline getirilmiş ve evet, buna ilişkin bir etki görülmüştür, buna ilişkin şu tür çalışmalar yapılmıştır diyebiliriz. Dolayısıyla, yani gelişigüzel, herhangi bir şekilde bir bitkiye yeni bir endikasyon atfetmek, herhangi bir şekilde ne bizim ne de sağlık otoritesinin kabul edeceği bir şey. Bunların hepsi mutlak surette literatüre dayanması gerekiyor ve bunun da belli bir spesifikasyonlarının daha önceden belirlenmiş ve uluslararası yayınlarda yayınlanmış olması ve bu yayınlardan sonra da bizim hem üniversitelerimizdeki bilim komisyonlarımızla hem de kurumumuzun yapmış olduğu çalışmalarla netleştirilmiş olması gerekiyor. Zaten bizim "geleneksel bitkisel tıbbi ürün" kavramını getirmemizin sebebi, gelişigüzel bir ürünün kullanılmasını sağlamak değil, bu ürüne ilişkin ta başlangıçta doğru bitki, doğru etki, bunun spesifikasyonlarının belirlenmiş olması ve kullanılacaksa şayet, bunların belli dozlarda ve nasıl kullanılacağına ilişkin yapılacak olan o hazırlanmış dosyaların ve bunun sonucunda komisyonlarımızın talep ettiği literatür çalışmalarının sunulmasından sonra bakanlığımız tarafından ruhsatlandırılan ürün. Biraz evvel 20 civarında ürünün ruhsatlandırıldığından bahsettim 9 yıl içerisinde, bu da yaklaşık 3-5 yıl süren titiz bir çalışmayı gerektiren bir aşama.
ARSLAN KABUKCUOĞLU (Eskişehir) - Siz eczacısınız değil mi?
TÜRKİYE İLAÇ VE TIBBİ CİHAZ KURUMU BAŞKAN YARDIMCISI DR. ECZ. HARUN KIZILAY- Eczacıyım ben.
ARSLAN KABUKCUOĞLU (Eskişehir) - Peki, ben biliyorum böyle bir ilaç ismi söyleyebilir misiniz? Yani şu bitki şu hastalık için kullanılıyor deyin, örnek bir şey.
TÜRKİYE İLAÇ VE TIBBİ CİHAZ KURUMU BAŞKAN YARDIMCISI DR. ECZ. HARUN KIZILAY - Mesela "ginkgo biloba" dediğimiz Japon ağacının yapraklarından elde edilen bir ekstre şu anda hâlihazırda "tebokan fort"tur ticari ismini söylemek gerekirse, bitkisel kökenlidir ve hâlihazırda bu kullanılmaktadır.
ARSLAN KABUKCUOĞLU (Eskişehir) - Ama şimdi "tebokan fort" deyince bambaşka bir şey oluyor, o zaten farmakolojik pek çok aşamadan geçirilmiş, netleşmiş ve kullanılıyor.
TÜRKİYE İLAÇ VE TIBBİ CİHAZ KURUMU BAŞKAN YARDIMCISI DR. ECZ. HARUN KIZILAY - O da bitkisel kökenli efendim yani sonuçta.
ARSLAN KABUKCUOĞLU (Eskişehir) - Tabii. Şimdi bitkilerden bir ilaç da elde edilebilir, başka şey de elde edilebilir o ayrı da, diyelim idrar yolları enfeksiyonlarına iyi gelen bir şey, hani böyle bir şey var mı? "Tebokan fort" dünyada son derece kabul görmüş, testlerden geçmiş bir şey, o çok farklı.
TÜRKİYE İLAÇ VE TIBBİ CİHAZ KURUMU BAŞKAN YARDIMCISI DR. ECZ. HARUN KIZILAY - Mutlak surette buna ilişkin birçok şey var sayın vekilim, yani hangi endikasyonda hangi bitki... Zaten biraz evvel "Biz internet sitesinden yayınlıyoruz." dediğimiz şeylerde de mesela burada bizim ruhsat verdiğimiz ürünler var endikasyonuna... Mesela burada passiflora incarnata ihtiva eden sedasyon amaçlı kullanılan bir ürün var.
ARSLAN KABUKCUOĞLU (Eskişehir) - Şimdi şizofreni ya da anksiyetesi olan insana passiflora verebilir misiniz? Passiflora çok defa böyle plasebo olsun diye verilen bir ilaç.
TÜRKİYE İLAÇ VE TIBBİ CİHAZ KURUMU BAŞKAN YARDIMCISI DR. ECZ. HARUN KIZILAY - Yani hafif sedasyon yapması amacıyla.
ARSLAN KABUKCUOĞLU (Eskişehir) - Yani işte öylesine verilir yoksa bugün bir şizofrena "Al sana passiflora, iyileştirsin seni kardeşim." demek mümkün mü?
TÜRKİYE İLAÇ VE TIBBİ CİHAZ KURUMU BAŞKAN YARDIMCISI DR. ECZ. HARUN KIZILAY - Doğru değil tabii ki, öyle bir şey de olmaz zaten.
NEVİN TAŞLIÇAY (Ankara) - Geçende konuşmuştuk ya, koruyucu sağlık hizmetleri noktasında kullanılan ürünler, bunlar ilaç değil ki.
ARSLAN KABUKCUOĞLU (Eskişehir) - Ama şimdi passiflora, tebokan fort öyle değil ki.
NEVİN TAŞLIÇAY (Ankara) - Almanya'da sarı kantaronun tedavide kullanıldığını biliyor musunuz hekimler tarafından? Yani siz biraz daha ilaç gibi bakıyorsunuz.
ARSLAN KABUKCUOĞLU (Eskişehir) - Valla biraz ilaç gibi bakıyoruz biraz da şunun için bakıyorum: Ben bu ilacı aldığım zaman, işte bir hastam geldiği zaman "Kardeşim al sen bu ilacı kullan, testlerden geçmiş." bile demek zor. Ondan benim bir yakınım hastalandığı zaman işte "Anacığım sen şunu iç, kardeşim sen şunu iç." demek çok zor. Ama şimdi siz de ya da ben bunu tam kavrayamıyorum yani öyle bir mevkiye oturtuyorsunuz ki yani işte ilaçlar budur, bunlara değer verin, kullanın, işte geleneksel tıptan bihabersiniz, bunlar önemlidir, sağlık dünyasına girmesi lazım falan öyle bir havaya giriyor.
TÜRKİYE İLAÇ VE TIBBİ CİHAZ KURUMU BAŞKAN YARDIMCISI DR. ECZ. HARUN KIZILAY - Sayın vekilim, şunu söyleyeyim, bizim kurum olarak yaptığımız çalışmalar titiz bir şekilde, içerisinde etkin madde ihtiva eden ve bunlar literatüre dayanmış, hangi endikasyonlarda kullanılması gerektiği uzunca sürelerde kullanılmış, bunun sonucunda oluşmuş olan bilgi birikimi nedeniyle ruhsatlandırılan ürünler. Siz tabii ki şeyde haklısınız, şu anda bir kavram karmaşası var "gıda takviyesi" adı altında binlerce, on binlerce ürün piyasada bulunuyor ve bunlara bir biçimde farmakolojik endikasyon atfediliyor. Dolayısıyla bu kavram karmaşasının içerisinde Bakanlığımızın görev alanına giren yaptığımız çalışmalar sanki onlardan bir tanesiymiş gibi algılanabilir, halbuki öyle değil. Sağlık bakanlığının ruhsat verdiği geleneksel bitkisel tıbbi ürünler mutlak surette literatür çalışmasına dayanan ve bilim komisyonları tarafından titizlikle incelenmiş farmostik forma getirilmiş, tıpkı bir ilaç titizliğiyle belli aşamalardan geçirilmiş olan ürünler.
ARSLAN KABUKCUOĞLU (Eskişehir) - Sayın Başkanım, kusura bakmayın biraz diyalog gibi oluyor ama.
Şimdi siz böyle dedikten sonra, diyelim bir ilaç bulduk "Bu hemaroide iyi geliyor." dediniz. Şimdi Amerika'ya gidince de kullanabilmeli, İngiltere'ye gidince de kullanabilmeli her yerde kullanabilmeli yani böyle dünya literatürüne girmiş böyle bir çalışmamız var mı?
TÜRKİYE İLAÇ VE TIBBİ CİHAZ KURUMU BAŞKAN YARDIMCISI DR. ECZ. HARUN KIZILAY - Dünya literatürüne girmiş olan ürünlere ruhsat verdik.
ARSLAN KABUKCUOĞLU (Eskişehir) - Teşekkür ederim sağ olun.