UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkanım.

Çok Kıymetli Bakanım, Değerli Bakan Yardımcılarımız, çok kıymetli bürokratlarımız, milletvekili arkadaşlarım, basınımızın çok değerli temsilcileri; ben de hepinizi saygıyla selamlıyorum.

AK PARTİ hareketi Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde kurulduğu günden bu yana milletimizin refahını, huzurunu, mutluluğunu artırmak için gece gündüz demeden çalıştık, çalışmaya da devam ediyoruz. Çevre ve şehircilik çalışmalarımızla bu eşsiz vatanın ve dünyanın bizlere miras değil, geleceğe aktarılacak bir emanet olduğu düşüncesiyle hareket ediyoruz. Bir arada yaşadığımız çevrede ve şehirlerde her şeyden önce kendimize olan saygımızdan dolayı çevreye karşı son derece duyarlı olma mecburiyetimiz vardır. Sağlıklı nesillerin yetişmesi sağlıklı çevreden geçmektedir. Bu anlayışla AK PARTİ olarak bizler de sorunları torunlara bırakmayıp dağ gibi sorunları dev gibi eserlere dönüştürdük.

Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olduğu dönemi hatırlayınız.

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Ataköy Sahili'nden söz ediyor.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - İstanbul'un her bir sokağı çöp dağlarıyla dolmuş vaziyetteydi, sokaklar yürünmez hâldeydi, musluklardan su yerine hava sesi geliyordu, Haliç'te bırakın balık tutmayı yanından geçmek bile neredeyse imkânsızdı. Çok kısa sürede Sayın Cumhurbaşkanımız ekibiyle birlikte bu ve bunun gibi onlarca soruna çözüm üretmiş, milletin gönlünde haklı ve ayrı bir yer edinmiştir.

Sayın Cumhurbaşkanımız Belediye Başkanı olduktan sonra tabii, görevden alındı, hapse girdi ama daha sonra geldi 2001 yılında partimizi kurdu ve bu millet AK PARTİ'yi bir sene sonra da iktidara getirdi, iş başına getirdi. Durup dururken, yoldan geçerken bu millet kimseyi iktidar yapmıyor, hiçbir genel başkanı bir yıl sonra Başbakan da yapmıyor. On altı yıldan beri, on yedi yıldan beri Sayın Cumhurbaşkanımız her girdiği seçimde birinci parti oluyorsa "Neden?" diye kendi kendimize sormamız lazım.

ALİ ŞEKER (İstanbul) - Melih Gökçek de kazanıyordu, onu da aldınız.

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Ataköy Sahili'nden bahset.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Kendi kendime soruyorum: İstanbul'da trafik nasıldı Belediye Başkanı olduğu zaman? İstanbul'da hava kirliliği var mıydı? Evet.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Bak, İBB; bak, kıpkırmızı.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Şimdi, tabii, rahatlıkla gülüyoruz. Hava kirliliği, su, çöp, yollar, trafik.

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Trafik yoktu.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Bir belediye başkanının görevi trafiği düzeltmek değil mi, trafik sorununu çözmek değil mi?

Marmaraylar, Avrasya tünelleri kimin iktidarında yapıldı? Üçüncü köprü kimin döneminde yapıldı?

SİBEL ÖZDEMİR (İstanbul) - Siz İstanbul'da yaşıyor musunuz?

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Osmangazi Köprüsü kimin döneminde yapıldı?

ALİ ŞEKER (İstanbul) - Osmangazi'nin parasını torunlarımız ödeyecek, torunlarımız.

BAŞKAN - Arkadaşlar, kıskanmayın, çalışın... Pardon, kürsüde olduğumu unuttum birden.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Değerli arkadaşlar, tabii, sabahtan beri izliyoruz. Aslında ben en son konuşmayı istiyordum ama Sayın Bekaroğlu herhâlde gidecekler, daha fazla üzmemek için sözü erken aldım. Size kıyak.

Az önce arkadaşlarımız konuştular, bilhassa Erol Bey de bahsetti, dedi ki: "Biz, Sayın Cumhurbaşkanımızın Gezi olaylarındaki açıklamasından sonra çevreye bakışını çok iyi anladık. 'Üç beş tane ağaç' deyince çevre olayını çok iyi anladık Cumhurbaşkanımızın bakışını."

Değerli arkadaşlar, Gezi olayları hakikaten, dönüp dolaşıp geriye baktığımızda, üç beş tane ağaç bahane edilerek mi çıktı? Niye çıktı bu Gezi olayları?

BAŞKAN - Evet, bahane edilerek çıktı, doğru söylüyorsunuz.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Arkadaşlar, niye çıktı bu Gezi olayları? Bakın, şöyle bir düşünün.

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Niye çıktı sence?

BAŞKAN - Bahane edilerek çıktı. Beykoz Konakları'nda ormanı katletmişler, koşa koşa Taksim'e gittiler.

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Vahşice ormanları katlettiler.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Bir, Gezi olaylarını düzenleyenler ne dediler? Aralarında sözcü seçip de o gün Cumhurbaşkanımız değil de vekilliği bıraktığı Başbakan vekilimizle ne görüştüler? Bir: "Üçüncü havalimanını yapmayın, vazgeçin." dediler. Ne dediler? iki: "Üçüncü köprüyü yapmayın." Üç: "Nükleer santralden vazgeçin." Dediler mi değerli arkadaşlar? "Bunları kim istemiyor başka?" diye düşünüyorum, kendi kendime soruyorum, ben de bir vatandaşım. Bunları kim istemiyor?

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Türkiye'de hiçbir çevreci bunları istemiyor.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Almanya bunları istiyor mu? Almanya da bunları istemiyor. Türkiye'nin rakipleri bunları istiyor mu? Onlar da bunları istemiyorlar. Dolayısıyla üç tane ağaca bakıp da Sayın Cumhurbaşkanımızın çevreci olmadığını söyleyenler geçtiğimiz cumartesi günü...

AYSU BANKOĞLU (Bartın) - Geldiniz mi siz Gezi olaylarına?

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Millet parkı yapıyorsunuz, millet. Yuvarlanacağız millet parkında.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - ...Cumhurbaşkanımızın 5 tane millet bahçesini açtığını niye söylemiyor kimse? Ne oldu?

ALİ ŞEKER (İstanbul) - Beton, beton!

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Arkadaşlar, bunlarla övünsek ne olur?

AYSU BANKOĞLU (Bartın) - Neyle övüneceğiz?

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Yani kötü mü oldu? Kişi başına düşen yeşil alan sayısı yüzde 10 arttı mı?

ALİ ŞEKER (İstanbul) - Dağ başındaki yeşil alanın şehirdeki adama ne faydası var?

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Yüzde 10 arttı, değil mi arkadaşlar?

BAŞKAN - Arkadaşlar, Sayın Aydemir sizi sabahtan beri dinliyor, ağzını açmadı.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Değerli arkadaşlar, biz tabii ki teşekkür beklemiyoruz Sayın Yılmaz'ın dediği gibi, tabii ki belediye başkanının görevi, tabii ki iktidarın görevi.

TÜRABİ KAYAN (Kırklareli) - Sayın Başkan, bizden övmemizi istiyor, biz övmek için gelmedik buraya, iktidarı eleştirmek için geldik buraya.

BAŞKAN - Sayın Kayan hoş geldin. Ben de niye sesi çıkmıyor diyordum Türabi Bey'in?

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Sayın Başkanım, lütfen...

BAŞKAN - Buyurun, buyurun.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Tabii ki Sayın Yılmaz'ın ifade ettiği gibi teşekkür beklemiyoruz. Zaten belediye başkanının görevi bunları yapmak, zaten hükûmetin görevi de bunları yapmak. Ama geriye dönüp baktığımızda da zararlı bir sigarayı, zehri dahi birisi ikram ettiği zaman teşekkür edilen bir Türkiye'de "Marifet iltifata tabidir." deyip de bir teşekkür etsek ne kaybedeceğiz arkadaşlar? Niye bu kadar hışımlı bakıyoruz karşımızdakilere? Bunları yapanlar da bizim birer kardeşimiz değil mi, bu iktidar yapmıyor mu? Gelin, dönün, teşekkür edin. Siz etmeseniz de millet teşekkür ediyor.

ALİ ŞEKER (İstanbul) - Bunun için mi teşekkür edeceğiz?

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Az önce Hakverdi söyledi, dedi ki: "Aslında bu yönetimde bulunmayı hak etmiyoruz." Yani kendisi bu yönetimle, bu iktidarla beraber yönetilmeyi istemediğini ifade ettiler.

ALİ ŞEKER (İstanbul) - Fi Yapı mağdurları da bugün Meclisteydi, teşekkür etmeye gelmişler!

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Cumhurbaşkanı "İstanbul'u mahvettik." dedi. Nasıl teşekkür ederiz?

ALİ ŞEKER (İstanbul) - İhanet ettiniz, ihanet.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Ben de kendisine şunu söylüyorum: Evet, doğru söylüyorsun, haklısın ama Sayın Hakverdi, Türkiye'de sadece siz yaşamıyorsunuz. Biz milleti düşündüğümüz için iktidardayız zaten, milletimizi bu hizmetlerle buluşturmak için iktidardayız. Millete hizmet ediyoruz.

"Hep paralar, hep paralar..." dediniz, "rant" dediniz, iftira ve yalanlarla dolu bir gün yaşadık.

ALİ ŞEKER (İstanbul) - Millet eviyle buluşamıyor, trafikte takılıyor.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Nasıl ki? İzah ediyorum: Geçen hafta Gürsel Tekin Mecliste TOKİ'yle alakalı bir araştırma önergesinde çıktı dedi ki: "TOKİ uzmanlarının raporuna göre İstanbul'da 240 milyar lira vurgun yapıldı." Ben de çıktım kendisine dedim ki: Sayın Gürsel Tekin, bakınız, raporlar varsa -teftiş raporlarından bahsettiler- bu raporun tarihi nedir, sayısı nedir? Bize verin de gereğini yapmayan namerttir. Ama daha sonra, Gürsel Tekin "Hemen gönderiyorum sana raporu." dedi. Hemen gönderdi. Gönderdiği rapor şu arkadaşlar, bakınız, şu. Şöyle bir rapor gönderdi. Bu rapor ne biliyor musunuz, TOKİ'nin uzmanlarının raporu? "Gürsel Tekin'le İstanbul kazanacak." Kendisini büyükşehir belediye başkanı aday adayı gösteriyor. İstanbul'da yapılacak hizmetleri anlatmış. "TOKİ raporu, uzmanların raporu" diye kendi yazmış olduğu seçim broşürünü gelip Mecliste, arkadaşlar "TOKİ uzmanı teftiş raporu" diye gösterdiler.

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Bence de çok yanlış o, çok yanlış bir rapor.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Evet burada.

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - 250 milyar TL değil, 250 milyar dolar. 250 milyar dolar, Sayın Tekin yanlış biliyor.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Bu yalanlarla TOKİ'yi küçültemezsiniz, bu yalanlarla ak iktidarı küçültemezsiniz, bu yalanlarınızla ancak kendinizi küçültürsünüz.

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Sayın Tekin yanlış biliyor, 250 milyar dolar.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Sayın Bekaroğlu "AK PARTİ değerlerini kaybetti, AK PARTİ değerlerini batırdı." dediniz.

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Ha, gelelim esas konuya.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Şimdi, size söylüyorum, fazla bir şey söylemeyeceğim, hakaret etmek istemiyorum, edebime yakışmaz.

ALİ ŞEKER (İstanbul) - Sizin değeriniz inşaat, beton.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Sayın Bekaroğlu, Allah aşkına, sabahleyin evden çıkarken bir aynaya bakın, değerlerini kim kaybetmiş, kim değerlerini batırmış, anlarsınız. Başka bir şey söylemiyorum bu noktada.

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Ne olacak aynaya bakınca? Aynaya Bakınca ne olacak?

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Sayın Bekaroğlu, aynaya baktığınızda kim değerini...

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Konuşmayı bilmiyorsun. Bak, güzel güzel konuştun, kişiselleştirdin.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Siz söylediniz.

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Ya, sen benim yüzümü beğenme. Yüze bakmak ne oluyor?

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Bütün AK PARTİ'yi itham ettiniz. Buna hakkınız yok. AK PARTİ'yi itham edemezsiniz.

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Yüze bakmak ne oluyor, yüze bakınca? Ne oluyor yüzüne bakınca?

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Sayın Bakanım hem Emlak Konuta Başkanlık yaptığınızda...

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Nedir "Yüze bak."ın cevabı? Terbiyesiz! Yüze bakınca ne oluyor? Ahlaksıza bak! Terbiyesize bak!

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - ...hem de TOKİ'ye çok teşekkür ediyorum. İller Bankasına çok teşekkür ediyoruz.

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Ahlaksızlık yapıyor.

NİLGÜN ÖK (Denizli) - Sayın Başkan, müdahale edin.

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Gidin, siz bakın Hanımefendi, yüzünüze, nasıl görünüyorsunuz.

NİLGÜN ÖK (Denizli) - Sayın Başkan, müdahale edin ama...

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Bir de siz bakın aynaya bakalım, nasıl görünüyorsunuz, Hanımefendi.

NİLGÜN ÖK (Denizli) - Kişiselleştiriyorsunuz.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Sayın Başkanım, lütfen ya...

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Ahlaksızlık, terbiyesizlik, hakaret!

BAŞKAN - ''Ahlaksızlık, terbiyesizlik...'' olmaz.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Değerli arkadaşlar, sabahtan beri "AK PARTİ", "rant" dediler...

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Bir gün burada bekledim sabahtan akşama, bir kelime söylemedi. Şehirle ilgili bir kelime söyleyemez, yok. İnkârdan başka hiçbir şey yapamazsınız.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Sayın Bekaroğlu, konuştuğundan haberin yoksa, konuşmandan haberin yoksa tutanakları al, tutanaklara bak, ne söylediğini oku.

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Sabahtan akşama kadar inkâr edersiniz, hiçbir şey savunamazsınız. Savun bakalım.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Sayın Bekaroğlu, ağzınızdan çıkanı kulağınız duysun.

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - 250 milyar doları niye anlatmıyorsun?

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Sabahtan beri bu camiayı, orayı itham ediyorsunuz. Buna hakkınız yok.

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Emsallerden söz edin, emsallerden. Niye emsallerden söz etmiyorsunuz?

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Bakınız, Sayın Bekaroğlu, sabahtan beri "rant" diyorsunuz.

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Tek tek firmaları sayabilirim, her emsalde kaç milyar cebe indirdiniz gösterebilirim.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Bak, ben belgeyle konuşuyorum, belgeyle. Siz de buna alışmışsınız. Belgeyle konuşuyorum.

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Benim yüzüm öyle mi problem? Sizin çaldıklarınız değil, benim yüzüm problem, öyle mi?

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Türkiye'de parkları yapan da biziz, ağaçları diken de biziz...

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Emsallerden söz et.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - ...havaalanını yapan da biziz, Türkiye'de gayrisafi millî hasılayı artıran da biziz.

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - 2 katı 10 kat nasıl yapıyorsunuz?

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Siz bağırsanız da...

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Bakırköy Ataköy sahillerini ne hâle getirdiniz? Emsallerden söz et, emsallerden söz et. 2 katı 10 kat nasıl yapıyorsunuz? Bakırköy, Ataköy sahillerini ne hâle getirdiniz? Emsallerden söz et.

ALİ ŞEKER (İstanbul) - Aynaya bakın, aynaya.

İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Hiç bağırarak bir yere varamazsınız arkadaşlar.

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Aynaya bakacakmışım, aynaya siz bakacaksınız.

ALİ ŞEKER (İstanbul) - Kuzey ormanlarını katlettiniz ya.

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Emsallere bak, emsallere.

ALİ ŞEKER (İstanbul) - Kuzey ormanları bitti, kuzey ormanları.

BAŞKAN - Arkadaşlar, zülfüyâre dokununca bağırıyorsunuz, bağırmayın.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Bitti mi Sayın Bekaroğlu, bitti mi? Ne oldu Sayın Bekaroğlu, hayırdır? Ne oldu bekliyordun? Ne oldu hayırdır?

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Bir şey söylemedin. Hakaret ettin. Hiçbir şey söylemedin, söyleyemezsin.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Şehirleşmeye...

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Söyleyemezsin, şehircilikle ilgili bir kelime söyleyemezsin, yok.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Sayın Bekaroğlu...

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Hakaret ettin sadece. Onunla bitirdin, başka hiçbir şey söylemedin.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Sayın Bekaroğlu, hakaret etmedim, söylediklerini oku ve aynaya bak dedim. Hakaret mi bu? Bu hakaretse önce kendinize bakın.

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Ne demek ya "Aynaya bak." ne demek, bir tercüme et bakalım.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Bakın, Sayın Bekaroğlu, tutanağı alınız, okuyunuz, ondan sonra da aynaya bakınız.

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Ne demek? Söylediklerimin hepsinin altına imzamı atıyorum.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Biz değerlerimizle gurur duyuyoruz.

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Zamanım olsaydı daha fazlasını söyleyecektim.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Bu camia değerlerini batırmamıştır, değerlerimize sahip çıktığımız için buradayız biz.

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Tek tek sayacaktım, İstanbul'un hangi semtinde milletten ne kadar çalındı?

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Değerlerimize sahip çıktığımız için buradayız, tamam mı? Bunu öğren, bunu öğren.

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Ne kadar emsal yolsuzluğu yapıldı, ne kadar arsa yolsuzluğu yapıldı? Kimler paylaştı?

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Ne oldu ağırına mı gitti?

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Bunları tek tek anlatacağım. Anlatacağım bunları. Tek tek anlatacağım millete.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Anlatmazsanız yazıklar olsun. Anlatın, anlatın.

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Anlatıyorum zaten.

BAŞKAN - Yazıklar olsun değil ya. "Müfterisin" denir, "Namert" denir, öyle denilir.

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Ben sana listeyi göndereceğim.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Sayın Başkanım, böyle bir şey yok. Ya hakaret etmek istemiyorum, yaşına yakışmıyor.

ALİ ŞEKER (İstanbul) - Ayna burada.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Katı atık...

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Buyur bakalım, budur sizin eseriniz.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Bak, "şehirleşme" dediğiniz zaman...

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Sizin şehir bu. Bunu yaptınız siz. Medeniyet bu, medeniyet, ak medeniyet.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Sayın Bekaroğlu, TOKİ'yle gurur duyuyoruz. Sosyal konut deyince TOKİ yaptı. TOKİ'yle...

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Arkadaşlar, ak medeniyete bakın.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Rahat ol, rahat ol.

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Cebe indirdikleri ayrı. Ak medeniyet, buyurun.

ALİ ŞEKER (İstanbul) - Heyelan bölgesini 12 emsal yer yaptırdınız.

BAŞKAN - Sayın Aydemir, lütfen, toparlayın, buyurun.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Toparlayayım, tamam.

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - AK PARTİ'nin Türkiye'yi getirdiği yer, ak medeniyet, buyurun.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Şehirleşmeyi söylüyorum, 2002 yılında... (Gürültüler)

BAŞKAN - Arkadaşlar, bir dakika... Biraz yavaş...

Sayın Yılmaz, sen de mi girdin o topa, maşallah!

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Evet, arkadaşlar, güzel oldu, uykunuz kaçtı.

Değerli arkadaşlar, evet...

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Bu Aydemirler var ya...

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Ne olacak? Hakaret edeceksiniz, susacak mısınız Sayın Paylan? Siz hakaret edeceksiniz, susacak mıyız? Sabahtan beri hakaret ediyorsunuz, susacak mıyız? Ne talan kaldı, ne bir şey kaldı, ne değer kaldı, hepsi yerle bir oldu.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Yapmadınız mı kardeşim?

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Yapan namerttir. Ezbere konuşmayın. Siz sadece işte böyle seçim beyannamelerinde atarsınız bunları, seçim beyannamelerinde.

ALİ ŞEKER (İstanbul) - İstanbul'a ihaneti kim etti, ihaneti?

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Listeyi verdim arkadaşlar.

İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - O listeden 50 tane ben sana veririm.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Oku, oku.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Bak, Sayın Bekaroğlu, liste bu.

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - 250 milyar dolarlık yolsuzluğun listesini arkadaşa verdim.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Sizin listeniz bu, sizin listeniz bu Sayın Bekaroğlu, bakın listeniz bu.

ALİ ŞEKER (İstanbul) - Elindeki kâğıda bak, elindeki kâğıda.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Değerli arkadaşlar, bir, burada ekibimizle de ak kadroyla da gurur duyuyoruz. (Gürültüler)

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Al bakalım, al, emsallere bak.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - 2002 yılında...

BAŞKAN - Adamı konuşturdunuz mu canım, konuşturdunuz mu? Yani Sayın Aydemir bir şey mi söyleyebildi, bir meramını mı arz etti yani?

Buyurun Sayın Aydemir.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Sayın Bekaroğlu, teşekkür ederiz, on dakika daha kazandık.

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Listeyi incele, listeyi.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - 2002 yılında 15 katı atık düzenli depolama sahasıyla 150 yerde hizmet verilirken 2018 yılında Haziran ayı itibarıyla ülke genelinde 88 adet düzenli depolama tesisiyle yaklaşık 55 milyona hizmet verilmektedir. 2023 yılına kadar da...

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Kardeşim, ben hırsızlık listesi verdim, milletten alınanlar listesi verdim, ona bak.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Bak, vizyonumuza bak Sayın Bekaroğlu.

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Listeyi verdim, emsal listesi verdim.

BAŞKAN - Arkadaşlar...

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Böyle bir şey yok Sayın Başkan.

BAŞKAN - Sayın Bekaroğlu...

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - 2023 yılında da...

BAŞKAN - Sayın Bekaroğlu, yine adresi şaşırdın sen. Listeyi yanlış yere verdin, varsa bir problem savcılığa gideceksin. Savcılığa gideceksin, niye gitmiyorsun?

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Ya öyle oldu değil mi? "İnanmıyoruz bu mahkemelere. Bu mahkemelerin sonucunu tanımıyoruz. Cumhurbaşkanı tanımıyor, biz de tanımıyoruz."

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Sayın Bekaroğlu, alnımız ak, başımız dik Sayın Bekaroğlu. Savunulacak bir şeyimiz yok. Alnımız ak, başımız dik, rahat ol.

BAŞKAN - İşimize geldiği zaman ha!

ALİ ŞEKER (İstanbul) - Avrupa İnsan Haklarını da tanımıyor, Anayasa'yı da tanımıyor.

BAŞKAN - Sayın Şeker, otur yerine, ayakta olmaz bu iş, otur.

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - "Tanımıyoruz, tanımıyoruz."

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Sayın Bekaroğlu, milletimiz en doğru kararı verir, rahat ol.

BAŞKAN - Genel Kurul zannettin burayı.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Kaç tane seçime girdik? Milletimiz her şeyi görüyor?

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - "Mahkeme sonuçlarını tanımıyoruz, Cumhurbaşkanının yolundan gidiyoruz. Mahkeme sonucunu reddediyoruz."

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Sayın Başkanım, özellikle sükûneti sağlamanızı rica ediyorum. (Gürültüler)

BAŞKAN - Arkadaşlar, yeter!

Sayın Cora, biraz daha yüksek sesle bağır kardeş!

SALİH CORA (Trabzon) - Şişli'ye bak, Bakırköy'e bak.

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Bakıyoruz, orada da yapanlara bakıyoruz. Hiç merak etme, ayrım yapmıyoruz.

BAŞKAN - Evet, arkadaşlar... (Gürültüler)

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Arkadaşlar, Sayın Bekaroğlu...

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Trabzon'da Tonya'da yapılanlar... Tek tek tarihî yerleri Trabzon'da nasıl yaktığınızı biliyoruz. Trabzon evlerini nasıl yaktığınızı, oralarda AVM'leri nasıl yaptığınızı biliyorum.

SALİH CORA (Trabzon) - Cesaret yoktur sizde, onu söyleyecek cesaret yoktur sizde çünkü öyle belge yok sizde.

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Trabzon'da bin tane eski Trabzon evi vardı, 50 tane bile kalmadı.

SALİH CORA (Trabzon) - Yalan konuşuyorsunuz! Yalan konuşuyorsunuz! İftira atıyorsunuz, yalan konuşuyorsunuz!

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Her akşam bir Trabzon evini yaktılar, tarihî katlettiler.

SALİH CORA (Trabzon) - Sayın Bekaroğlu, çamura saplandınız. Yalan söylüyorsunuz!

BAŞKAN - Arkadaşlar, bir dakika... Artık yeter, tamam, bitti bu iş.

Evet, Sayın Aydemir, toparla.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Nasıl konuşacağım efendim?

BAŞKAN - Sayın Aydemir, toparla.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Değerli arkadaşlar, yaşanabilir bir çevre kimlikli...

ALİ KEVEN (Yozgat) - Herkes şov yapıyor, onlar yapıyor, bunlar yapıyorlar.

BAŞKAN - Şov yapma Sayın Bekaroğlu, bak kızdı Sayın Keven. (Gürültüler)

Ya, Ali ağabeyimin tansiyonunu çıkardın Sayın Bekaroğlu.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Hangi partiden?

BAŞKAN - Cumhuriyet Halk Partisinden.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Sayın Bekaroğlu, lütfen, yaşça da bizden büyüksünüz. Değerli ağabeyim diyeyim, bakınız, ben sizin söylediğinizi sadece bir cümleyle geri iade ettim ama kızdınız, kızmayın. Niye? Sabahtan beri sabrediyoruz, lütfen.(Gürültüler)

BAŞKAN - Arkadaşlar, konuşturmadınız ki. Konuşturmadınız, böyle bir usul yok.

Son cümlelerinizi alayım Sayın Aydemir.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Yaşanabilir çevre ve kimlikli şehirler oluşturulması, trafik kaynaklı hava kirliliği etkilerinin azaltılması ve çevre koruma bilincinin geliştirilmesi amacıyla 3 bin kilometre bisiklet yolu, yeşil yürüyüş yolu, 60 kilometre çevre yolu ve sokak, 60 bin metrekare gürültü bariyeri yapımı için belediyelere Bakanlığımızca beş yılda 2 milyar 570 milyon finansal destek sağlanmıştır. (Gürültüler)

BAŞKAN - Arkadaşlar, müsaade edin lütfen. Arkadaşlar, müsaade edin, konuşturmadınız.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Değerli arkadaşlar, KÖYDES'te...

Değerli arkadaşlar, lütfen ya...

BAŞKAN - İstersen baştan alayım Sayın Aydemir.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Teşekkür ederim.

Değerli arkadaşlar, köylere hizmet götürme birlikleriyle beraber köylerimizi daha yaşanabilir bir mahalle hâline getirdik, bundan dolayı teşekkür ediyoruz Sayın Bakanım. Niye? Değerli arkadaşlar, parke taşıyla köylerimizin tanışması, mahallelerimizin tanışması AK PARTİ iktidarlarıyla birlikte olmuştur. Hâlâ bu destek...

ALİ ŞEKER (İstanbul) - Taşı da mı siz keşfettiniz? Milattan önce de taş vardı, yapmayın.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Kanalizasyonu olmayan köyümüz, suyu olmayan köyümüz, yolu olmayan köyümüz kalmamıştır. Bundan dolayı da iktidarımıza, Hükûmetimize teşekkür ediyoruz.

BAŞKAN - Sayın Aydemir, teşekkür ediyoruz.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Son söz olarak hayırlı olsun diyeyim.

Değerli arkadaşlar, Plan ve Bütçe Komisyonu ihtisas komisyonu. Değerli arkadaşlar, bakınız, biz burada sizlerle konuşurken cevap vermiyorsak edebimizdendir, bilgisizliğimizden değildir; bunu bilin. Ama lütfen kimse kimseye hakaret etmesin, hakaret etmeden, usulünce, üslubu güzel seçerek birbirimize inşallah meramımızı anlatalım diyorum.

BAŞKAN - Teşekkür ettim.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Bütçemizin hayırlı olmasını Cenab-ı Allah'tan niyaz ediyorum, hepinize saygılar sunuyorum.