MURAT GÖKTÜRK (Nevşehir) - Sayın Başkanım, Komisyonumuzun değerli üyesi arkadaşlarım; hepinizi saygılarımla selamlıyorum.

Sayın Başkanım, biraz önce de arz ettiğiniz gibi, burada yöntem olarak öncelikle daha önceki çalışmalardan -yani bilgilenme noktasında- bir bilgilenme yaptıktan sonra, yani Komisyon burada bir altyapıyı tekrar oluşturduktan sonra, gerek STK'lardan gerekse devletimizin kurumlarından, üniversitelerden bu bilgilenmeyi de aynı şekilde tedarik ettikten sonra daha çok sahada da -yani cezaevlerinde, adliyelerde, aile mahkemelerinde, çünkü şiddetin nihai olarak oluştuğunu fark ettiğimiz yerler buralar, yani, belki aile içerisinde şiddet meydana geliyor ama bu dışarıya yansımıyor- buralarda da derinlemesine araştırma yapıp belki de -biraz önce söylediğiniz gibi- şiddetin bize ait, bizim örf ve adetlerimizdeki yerinin de tam olarak ne olduğunu veya olması gerektiğini burada -bu bir fırsat- tekrar tanımlamamız ve bunu bir öz eleştiri ya da bir tespit olarak ortaya koymamız lazım. Bunu yaparken de, işte, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığımızın çalışmaları var, kurmuş olduğu evler var, cezaevlerinde şiddet nedeniyle orada bulunanlar var, mağdurları var dosyalarda ve aile mahkemelerinde şiddetin sonucu olarak yaşananlar var, hayat hikâyeleri var, bunların hepsinden istifade etmek gerektiğini düşünüyorum. Yani, kronolojik olarak, sıralama olarak baktığımızda önce bir altyapı bilgilenmesinin burada olabildiğince hazırlanmasından sonra hızlıca sahaya çıkmamız gerektiğine inanıyorum.