ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) - Teşekkürler Sayın Başkan.

Sayın Bakan, Bakanlığınızda Karayolları, Demiryolları, PTT çalışanları taşeron olarak çalıştırılmaktadır. Kamuda taşerona son verileceği ifade edilse de taşeron, Bakanlığınızda devam etmektedir. Bu sürecin emekçiler lehine düzenlenmesi gerekliliğini bir kez daha ifade etmek isterim.

Süremiz çok sınırlı. Hızla bazı konulara değinmek istiyorum. Öncelikle Niğde Çiftlik ilçesi arasında 35 kilometrelik yol, beş yıla erdi, bir türlü bitirilemedi; ne zaman bitirilecek?

Altunhisar ilçesi Ankara yol bağlantısının duble yol olmaması, ulaşımda sorunlar yaratmaktadır. Yapılacak mıdır?

Niğde ilinde Aktaş kasabası yakınında TCDD lojistik istasyonu için de yedi yıldır söz var, icraat yoktur; yapılacak mıdır?

Niğde havaalanı yapılacağı söylense de 2019 yılında da bunun olmayacağı anlaşılmaktadır.

Niğde ili merkezinin yüksek hızlı trenden mahrum kılınması, Niğde merkezi için de ayrıca ciddi bir eksikliktir.

Bu arada Niğde'de üç yıl önce yol düzenlemesi gerekçesiyle durdurulan Çukurova Ekspresi Adana-Niğde-Kayseri arasında devreye yeniden alınacak mıdır?

Sayın Başkan, Ulaştırma Bakanlığıyla ilgili olumlu görüşleriniz, tarafınızdan kamuoyuna yansıtılsa da sonuçların varlığı da bir gerçektir. Sayıştay raporlarını irdelediğimizde projelerin maliyetinin çok üzerinde bedelle ve gecikmeyle tamamlanması, güzergâh kazı ve dolgu iş kalemlerinde aşırı yüksek fiyatlar, yüklenici güzergâh kazı iş kalemlerinde verilen fiyatın 9 katı artış ile güzergâh dolgu işlerinde 22 kat artış, tünel kazısı başladıktan bir buçuk yıl sonra tünel kazı uygulama projesi onaylanması gibi örnekler yanında, bütçe ödeneklerinin tahsil edildikleri işler dışında kullanılması, yatırım programında yer almayan projelere harcamalar yapılması, yatırım programında yer alan ve bütçeden ödenek tahsis edilen projelere ait ödeneklerin başka işler için kullanılması, Yol Yapım Dairesine tahsis edilen yatırım ödeneklerinin yatırım niteliği taşımayan harcamalarda kullanılması, ödeneği bulunmayan işler için ihaleye çıkılması, yatırım programı ödenek ve iş programı bağlantıları kurulmamış olması, Karayollarının 2017 yılı sene başı yatırım ödeneğinin yüzde 100 artışla gerçekleşmesi, yap-işlet-devret sözleşmelerinde yapım sürecinin başlangıç mevzuatına aykırı olarak düzenlenmesi, uygulama sözleşmesinin yürürlüğe girmesinin görevli şirketin kusuru nedeniyle gecikmesine rağmen sözleşmesinde öngörülen yaptırımların uygulanmaması ve sözleşme kapsamında yaptırılmaması, idarenin hatalı uygulamaları olarak dikkat çekicidir.

Sayın Bakan, otomatik geçiş sistemi ve hızlı geçiş sisteminde 19 milyon 950 bin 310 kaçak geçiş gerçekleştiği, plakası tespit edilemeyen geçiş, plakası tespit edilen kaçak geçiş, yabancı plakalı araç kaçak geçişlerinin 2017 yılında köprü ve otoyolda toplam 107 milyon 822 bin 552 lirayı bulduğu, bu rakamların gelir tahakkuk kaydı yapılmadığı ve kaçak geçiş 10 kat tutarı idari para cezasıyla ilgili tahsilat bilgilerinin ayrıntılı yer almadığı görülmektedir. Bu arada yabancı plakalı kaçak geçiş yapan araçların ödeme yapmadan yurt dışına çıkışına izin verilmeyecekti. OGS'den 365.334 araç, hızlı geçiş sisteminden 512.868 araç geçiş yaptığı hâlde bunların yurt dışına çıkışlarından önce bu tahsilatlar gerçekleştirilmiş midir? Bu anlamda daha önce çıkarılan bir düzenleme vardı 2015'te, 2017'de bununla ilgili uygulama gerçekleşmiş midir?

Sayın Bakan, bazı soruların daha yanıt bulmasını diliyorum. Kanal İstanbul'dan sorumlu genel müdür yardımcısının FETÖ şüphesiyle görevinden alındığı doğru mudur? Kanalla ilgili bilgiler FETÖ'nün eline geçmiş olabilir mi? Kanal İstanbul'un maliyetine kamulaştırma ve üstüne yapılacak olan köprüler, 6 köprü dâhil midir? Bu köprülerin yapımı için üç köprüdeki gibi yap-işlet-devret modeli ve araç garantisi düşünülmekte midir? Kamulaştırma ve köprü maliyetleriyle birlikte Kanal İstanbul'un maliyetinin 61 milyar dolara ulaşacağı düşünülmekte midir? İstanbul Boğazı'ndan gemi geçişi 2007 yılından bugüne kadar azalmaktadır, yaklaşık yüzde 25 azalma vardır. On yıl içinde buna rağmen kanalın fizibilitesinde neden gemi geçiş sayısının artışı öngörülmektedir? Gemi sayısında azalma nedeniyle yapılmış olan boru hatları ve daha büyük gemilerin inşa edilmiş olmasının etkisi varken, gemi boyutları sürekli büyürken Boğaz'ın üçte birinin genişliğinde ve derinliğinde bir yapay su yoluna bu gemileri yönlendirmek risk oluşturmaz mı?

Montrö Sözleşmesi'nin 11, 12'inci maddelerine göre Karadeniz'e kıyısı olmayan ülkelerin belli büyüklükteki savaş gemileri Karadeniz'e çıkamamaktadır. Savaş gemilerinin donanmalarının Kanal üstünden Karadeniz'e çıkarılması bu yolla gerçekleşecek midir? Kanal İstanbul'la ilgili ihale çalışması hangi aşamadadır?

Gebze-Halkalı demir yolu hattının açılış tarihi belli olmuş mudur?

Teşekkür ederim Başkanım.