| Komisyon Adı | : | İÇİŞLERİ KOMİSYONU |
| Konu | : | Karayolları Trafik Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi (2/860) |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 2 |
| Tarih | : | 15 .10.2018 |
ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.
Sayın Başkan, bu torba yasalarla ilgili geçmişte komisyonlarda çok tartışmalar oldu. Oradaki tartışmalarda -bakan varken- bu konunun tekrar tekrar gündeme gelmemesi talep edildiği hâlde bir alışkanlık oldu ama şimdi Parlamentodaki yapı değişti, komisyonlarda artık önerileri milletvekilleri getiriyor. Milletvekilleri öneri getirirken yine torba yasa mantığıyla geliyor. O zaman, bir bakış açısından "Bunlar birileri tarafından hazırlanıp milletvekillerine dayatılıyor mu?" düşüncesi egemen oluyor. Şöyle ki: 2 değerli milletvekilimiz bunu hazırlamış, Mustafa Yel ve Atay Uslu.
Mera Kanunu'nda ilgisine göre genel kolluk biriminde görevli bir temsilci olmasını neden talep ediyorlar ya da niye böyle bir kanun teklifi getiriyorlar? Bunun uygulamada kime, neye faydasını milletvekili olarak bölgelerinde veya Türkiye'de nasıl saptıyorlar? Eğer bir talep yoksa -ki, böyle bir talebin olduğunu düşünmüyorum- bunun buraya Bakanlığın isteği doğrultusunda yazıldığını düşünüyorum çünkü şu anda ilgili bakan arkadaşlarımızın bulunduğu bölgelerde çiftçi borç faizlerinin silinmesi yolunda buraya bir kanun teklifi getirselerdi, bunu değerlendirseydik çok daha yararlı olurdu ya da emeklilikte yaşa takılanlarla ilgili -şu an Türkiye'nin gündemi- hak ettikleri hakkın verilmemesi yönündeki sorun ortadayken korucularınkinin bu konuda değerlendirilip Türkiye genelinde emeklilikte yaşa takılanlarla ilgili konunun gündeme daha gelmemiş olmasını yadırgıyorum.
Tabii, burada birkaç konu da var, onların da bilinmesinde yarar var. Trafikle ilgili düzenlemelere herkes taraftar, doğru da buluyor. Peki, milletvekillerimiz hurdaya çıkarılmış bir araç için 2018 lira ceza verilmesinden yanalar. Hurdaya çıkarılmış aracın bu parasını ödeyecek kişi var mı? Yok. Madem trafikten men edilecek bu ceza niye var? Ödenemeyecek ceza. Sonra ileride bir kanun teklifi daha gelecek, hurdaya çıkarılan araçlarla ilgili ödenemeyen cezaların ve bu konuda icraların veya borçların silinmesi için bir kanun teklifi daha gelecek. Mantığı var mı? Hurdaya çıkmış. Bu kişi zaten hurdaya çıkan araca biniyorsa bu parayı ödeyecek gücü var mı? Buradaki amaç ne?
Bunun gibi bir tane daha var. Mesela Madde 26'da "Araçlara ait trafik ayrım işareti ve diğer işaretler..." diyor. Seçimlerden önce çok tartıştık, cam filmi olayını hatırlıyorsunuz değil mi? Sanayi ve Teknoloji Bakanı dedi ki: "Cam filmi araçlardan kalkacak." Onun isteği üzerine hemen İçişleri Bakanlığı uygulamaya geçti, cam filmiyle ilgili cezalar kesilmeye başladı. Sonra Cumhurbaşkanı kalktı "Durdurun bunu, ne yapıyorsunuz?" dedi. Şimdi, cam filmi yasak mı değil mi? Bu konuda burada herhangi bir açıklama var mı? Yok. İhtiyaç mı? Böyle bir şeyin burada yer alması gerekir miydi? Gerekirdi. Niye yazılmamış?
Trafikle ilgili düzenlemeler yapılıyor. Cezai hükümleri gördükçe "Hayır" denmiyor, evet, cezai hükümler konması gerekiyorsa konsun, buradan da insanların trafikte mağduriyeti sona ersin. Sanırım, burada 2 ilgili arkadaşlarımız var, Bakan Yardımcısı da var. Yollara trafik araç maketleri kondu. Ben bununla ilgili bir soru sordum. Bu maketlerden amaç ne? Yollarda yüzlerce görüyoruz. Bununla ilgili kaç lira para harcandı? Bu niye yapıldı? Kime ne faydası vardı? Şimdi de lambaları çalınıyor, bir de lambaları yeniden takılıyor. Buradaki fayda neydi? Ne kadar para harcandı? Bunu öğrenmek istiyorum Komisyona gelmişlerken. Kaç tane yere maket hâlinde trafik aracı konuldu? Kaç tane var? Kaç lira para harcandı ve bundan ne fayda sağlandı? Hani trafikle ilgili bir düzenleme ya.
Bunun yanında, mevsimlik işçilerin taşınması var. Mevsimlik işçiler kamyonla taşınıyor ve her yıl yüzlerce trafik kazasında can kaybı meydana geliyor. Bir ülkede kamyonla işçi taşınması o kadar da açık alanda gerçekleşiyor ki bu nasıl önlenemiyor? Bununla ilgili bir düzenlemeyi de burada görmüyoruz. Bunun gibi sorunlara doğrudan müdahil olacak önerler yok ama benim saydığım -Mahmut Vekilim daha fazla söylüyor- 12 ayrı kanun değişikliğini bir milletvekili nasıl çalıştı da bir araya getirip torbalaştırdı? Bu da düşündürücü. Bunu ayrı ayrı getirebilirdi.
Bizim de Niğde ilinde Yeşilgölcük kasabamızın ilçe olması için kanun teklifimiz de vardı. Burada, biraz sonra görüşmelerde geçecek ilçe talepleri bir kanun hükmünde kararnameyle düzenleniyor, Aksaray Sultanhanı'nda, ben onunla ilgili de kanun teklifi vermiştim. Bir de bakıyorsunuz kanun teklifiyle düzenleniyor. Peki, bizim bu konudaki önermelerimiz niye dikkate alınmıyor?
Son olarak uyuşturucuyla ilgili bir şey söyleyeyim. Ben de İstanbul'da belediye başkan yardımcılığı yaptım. Zabıtayla bu işe müdahil oluyorduk. Bu konu söylediği gibi okullara kadar inmiş, 10 yaşına kadar artık çocukların kullandığı bir olay. Bununla ilgili bonzai türü olanların önlenebileceği de satışıyla ilgili sıkı bir denetim sağlanırsa çocuklara yönelik önemli ama okul içinde de bunun denetimi lazım. Polis okulun dışında geldiği zaman caydırıcı olarak araç görüyor, geçip gidiyorlar. Ama çocuklardan bize iletilene söyleyeyim: "Tuvalette öğrenci uyuşturucuyu alıyor." diyorlar. Bununla ilgili de bir düzenlemenin ihtiyaç olduğunu düşünüyorum. Zabıtaya mutlaka yetki verilmeli ve zabıta Türkiye'de silah taşıyacak kadar da olay yeniden ele alınmalı. Belediye zabıtalarının bu konuda devreye girmesini sağlayacak çalışmaların da gerekliliğine inanıyorum.
Gene kanunda gördük, başpolis kadrosu ve rütbesinin kaldırılması. Burada da sınırlı sayıda mağdur var. Onlardan da bizlere, hepimize geldiği gibi, haklarının gasbedildiğini söylüyorlar. İki kez sınava ve atamaya tabi tutulduktan sonra eski sürece tekrar dönebilmelerinin yaratacağı psikolojik etkiden söz ediyorlar. Peki, bu baş polis kadrosunu da 2010 yılında Adalet ve Kalkınma Partisi bir kanuni düzenlemeyle getirmiş, şimdi niye bunun kaldırılmasına ihtiyaç duyuyor? O arkadaşların mağduriyetiyle ilgili de düzenlemelerin yeni madde geldiğinde değerlendirilmesini düşünüyorum.
Bütün olarak trafikte sorunların aşılması bir eğitim sorunudur. Bu eğitim sorunu halledilmeden toplumun genelinin bu konulardaki bilinçlenmesi sağlanmadan sorun caydırıcı önlemlerle çözülecek olsaydı bugüne kadar en az benim bildiğim on kere filan düzenleme oldu, olmuyor. Onunla ilgili toplum bilinçlendirmesini artırmak lazım. Biraz evvel sayın vekilim söyledi, Türkiye sınırından içeri girinceye kadar kurala uyan insanlar niye burada kurala uymaz hâle geliyorlar? Bu konuların da bütünü içinde ele alınmasını temenni ediyor, teşekkür ediyorum.