KOMİSYON KONUŞMASI

İSMAİL TATLIOĞLU (Bursa) - Bu karşılık ayırmamanın acaba kredi maliyetlerinin düşük olmasıyla bir alakası var mı? Yani yatırım bankası olduğunu düşünüyoruz. Şimdi iki konu vardı, vergiden, faizden istisna edilmesi. İnsanın aklına ne geliyor? Tabii bir şeydir. Nihayetinde bu bir yatırım bankası ve doğru anlıyorsak, bu banka hakikaten Türkiye'de bu zamana kadar -bizim baktığımız yönden ve çok çok iyi niyetle baktığımız yönden- ihtiyaç duyulan bir alanı kapsayacak. Dolayısıyla, maliyetleri düşük bir fon oluşturmak lazım. Belki karşılık ayırmamayı bu anlamda bunun yerine koyuyoruz ama bu böyle midir diye düşüncemi soruyorum.

Bir şey daha söyleyeceğim bu vesileyle, bir daha söz almak istemiyorum. Ya şimdi bu kanun böyle bir banka kuruyor. Yani bir banka dönüştürüyoruz. Esasında herkesin bildiği, ilgilenenlerin herkesi bir işi yapıyoruz ama sanki engelli atlama gibi ya. Yani o kanuna dâhil değil, bundan istisna, buradan muaf... Yani bir ormanda böyle bir engelli koşu gibi bir kanun hazırlamışız. Yani ben bu arkadaşların beyinlerinin bir ambaleye de uğradığını düşünüyorum bu süreçte. Hakikaten bunun çok basit bir iş olması gerektiğini düşünüyorum. Eğer değilse de lütfen, bundan sonraki uygulamalar için böyle bir yeknesak ve prototip bir şey yapalım. Yani değerli arkadaşımız okurken dinleyiciler yoruluyor, şundan muaf, bundan istisna... Gerçekten, bu bizim biraz hukuk ve...

Gerçi şey de vardı, belirteyim; ben bir sempozyumda Sayın Cemil Çiçek ile Mehmet Ali Şahin'i dinlemiştim, oraya ben de katılmıştım, 2011'de. "Kanun yapmayı bilmiyoruz." dediler. Yani nitelikli kanun yapma konusunda -ben bunu Genel Kurulda da söyledim- çok büyük sıkıntımız var Meclis olarak. Dolayısıyla bir kanun benzer başka bir kanuna örnek teşkil etmiyor. Hiç olmazsa, bu kadar emek verilmişken prototip şeyler yapalım, koyalım.

Teşekkür ederim.