Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
Konu | : | Vergi ve Diğer Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun Tasarısı (1/944) |
Dönemi | : | 26 |
Yasama Yılı | : | 3 |
Tarih | : | 03 .05.2018 |
GARO PAYLAN (İstanbul) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Ben 12-13 yaşındaydım, rahmetli Özal imar affını getirmişti, ben çocuktum, çok iyi hatırlıyorum yani sıkıntısı olan bütün vatandaşlar neredeyse başvurmuşlardı bu imar affına. Ama inanın, o düzenlemeye ben biraz baktım, bu kadar yalapşap bir düzenleme değildi. Yani, bakın, otuz iki yıllık bir birikimi biz seçime çeyrek kala böyle bir maddelik bir düzenlemeyle Plan ve Bütçe Komisyonunda görüşüyoruz. Arkadaşlar, bu, yasama kalitesizliği ve emin olun, hiçbir kuşkum yok, burada sorunlar çıkacak, yeni dönem vekillerimiz kim olursa en az bir 8-10 maddelik bir düzenlemeyle tadil etmek zorunda kalacaklar bunu çünkü tartışılmadı, Bayındırlık Komisyonunda gidip tartışılmadı, belki üç gün tartışmaları gerekiyordu, sonra buraya gelecekti, belki bizim bir tam gün yalnızca bu maddeyi tartışmamız gerekirken şu anda tek bir maddelik bir düzenlemeyle...
Bakın, Sayın Bakan bugün rakam verdi "26 milyon 350 bin bağımsız bölümün -yani iş yeri ve konut olarak- yüzde 60'ı kaçak." diyor. Bu 16 milyon küsur bağımsız bölüm demek. Çarpın 4'le, memleketin üçte 2'sinden fazla vatandaşımızı ilgilendiren bir madde arkadaşlar ve bir maddeyle görüşüyoruz bunu yani bu kadar sorunlu, seçime çeyrek kala bir düzenleme. Çok sorunlar yaşayacağımızdan hiçbir kuşkum yok.
Ben şimdi eleştirimi söyleyeyim; dehşete düştüm az önce Sayın Müsteşar Yardımcımız şu anlamda aynen şöyle -çünkü bu kayıtlar, biliyorsunuz, yasanın uygulamasında da görülecek- bir şey söyledi: "Bu kayıt belgesi iskân belgesi yerine geçecek." Vay, vay, vay; çok iddialı bir laf yani "Kayıt belgesi eşittir iskân belgesi olacak." dediniz. Şimdi, bu ne demek biliyor musunuz? "Bütün bu 16 milyon konuta, iş yerine ben iskân veriyorum." demek. "Burası uygundur arkadaş senin yaşamana, burada güvencen vardır, depreme güvenlidir, bu teknik şartnameye uygun yapılmıştır, her türlü şekil şarta uygundur. Ey vatandaş, sen burada yaşayabilirsin." demek. "Bu 16 milyon vatandaşa iskân veriyorum." diyorsunuz. Bakın, bunu açıkladınız yani "İskâna eş değer bir belge vereceğiz." diyorsunuz.
ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKANLIĞI MÜSTEŞAR YARDIMCISI MÜCAHİT DEMİRTAŞ - Öyle demiyoruz ama...
GARO PAYLAN (İstanbul) - Hayır "İskâna eş değerdir." dediniz, ben de böyle algılıyorum zaten, maddenin lafzı bunu getiriyor. "Bir belge vereceğiz ve o belgeyle artık sen ilanihaye burada oturma hakkına kavuşacaksın, kimse sana dokunamayacak, kimse senin evini gelip yıkamayacak, edemeyecek." diyorsunuz, koruma altına alıyorsunuz, iskân belgesi veriyorsunuz.
Sayın Bakanım, Değerli Müsteşarım; bakın, bunun vebali var. Elbette bu vatandaşlarımızın bir şekilde mağduriyetleri giderilmeli ama düşünün, bakın, İstanbul'u geziyorum, inanın, bazı yerlere gidiyorum -ben de inşaattan anlayan bir kişiyim- normalde 2 kat taşıyacak demiri olan şu kadarcık kolonların üzerine 8 kat, 10 kat binalar yapılmış; bunu çok iyi biliyoruz. Her yıl oldukça 1 kat daha atmış, 1 kat daha atmış, 8 kat, 10 kat yapmış. O binada bir bakıyorsun bina dolu, bir binada 100 kişi, 150 kişi yaşıyor. İnanın, bırak depremi, ufak bir sallantı olsa, belki bir araba çarpsa düşecek, bina yıkılacak ve siz diyorsunuz ki: "Ben sana iskân vereceğim arkadaş." Bu ne demek biliyor musunuz? O vatandaşa "Sen burada otur arkadaş." demek. Ve yarın öbür gün, hani, bu binaların kentsel dönüşüme uğraması geldiği zaman ne olacağını size söyleyeyim: Şimdi, orada 2 kat imar var ya, siz 10 katı temize çıkarıyorsunuz. Vatandaş pazarlık ederken diyecek ki: "Arkadaş, bak benim 4 daire resmîydi, şimdi 20 daire resmî." Ne olacak? Pazarlığa 20 daire üzerinden oturacak sizle. "Sen bana başka yerden 20 daire verirsen veya burada bana 20 daire verirsen ben kentsel dönüşüm için seninle otururum." diyecek. Bu, bu kadar sorunlu bir madde. Diyorum ya, bu bir örnek, bunları çok derinlemesine tartışmamız lazım.
En önemlisi, bakın, şeyi bıraktım, kentsel dönüşümü yavaşlatacak bir madde olarak görüyorum, kentsel dönüşüm hızını yavaşlatacak bir madde. Neden? Çünkü özellikle, bir binaya sahip 20 dairesi olan bir kişi bunların birinde oturuyor veya hiçbirinde oturmuyor çürük diye, zaten zengin olmuş oluyor, 20 daireyi birden kiraya veriyor. Artık onun derdi değil kentsel dönüşüm, orada vatandaş depremde ölmüş mü kalmış mı derdi değil. 20 daire üzerinden rant elde ediyor, kira elde ediyor yani bu tip sorunlarla karşı karşıya kalacağız. Bence kentsel dönüşümü başlı başına yavaşlatacak bir düzenlemedir.
En önemlisi de şu arkadaşlar: Şimdi, dedim ya, örnek verdim, 2 katı taşıyacak binaya 20 kat yapmış, 15 kat yapmış. Siz diyorsunuz ki: "Ben sana al arkadaş iskân belgeni veriyorum." Ama şunu demiyorsunuz: "Ben gidip bir bakayım ya arkadaş. Bu bina çürük mü, çarık mı, yıkılacak mı, kalacak mı, ayakta mı kalacak, teknik şartı nedir, demiri nereden çıkmış, kolonları mı kesilmiş?" Hani Avcılar'da görmüştük, biliyorsunuz adam kolonları kesmiş galeri yapmak için, üstüne 10 kat çıkmış. Binlerce insanımız öldü İzmit'te Kocaeli'de bu vebali kim taşıyacak arkadaşlar? Bakın, madde lafsında şunu demiyor: "Bir gidelim, bir binaya bakalım." demiyor. "Ben vatandaşın beyanına göre iskân belgesi vereceğim." diyor. Aman da ne güzel! Olmaz böyle bir şey arkadaşlar. Yani o binanın "check-up"ı yapılmadan, denetimi yapılmadan... Bakın, yapı denetim kuruluşlarımız var, başka kuruluşlarımız, mimar mühendis odalarımız var. Niye var bu kurumlar, niçin yaptık bu kuruluşları? Bir denetlesinler...
BAŞKAN - Bu yapı kullanım belgesi değil, sadece yapıları kayıt altına alıyorlar.
GARO PAYLAN (İstanbul) - Yok, yok; bu, iskân belgesidir. Bakın, Sayın Müsteşarım da söyledi "Bu iskân belgesine eşittir." dedi.
BAŞKAN - Öyle mi dediniz? Ben duymadım.
GARO PAYLAN (İstanbul) - Kayıtlarda var.
BAŞKAN - Ben duymadım öyle bir laf.
ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKANLIĞI MÜSTEŞAR YARDIMCISI MÜCAHİT DEMİRTAŞ - Hayır, öyle demedim de, şöyle...
GARO PAYLAN (İstanbul) - "İskâna eş değer bir belge vereceğiz." dedi, kayıtlarda var.
ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKANLIĞI MÜSTEŞAR YARDIMCISI MÜCAHİT DEMİRTAŞ - Hayır, yok, ben...
BAŞKAN - "Kayıt altına alacağız." dedi ya.
GARO PAYLAN (İstanbul) - Hayır, "iskâna eş değer belge vereceğiz." dedi.
BAŞKAN - Ben orayı kaçırmışım.
ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKANLIĞI MÜSTEŞAR YARDIMCISI MÜCAHİT DEMİRTAŞ - Yok, yok, metinden de okuyabiliriz canım, ben burada ne söylediğimi biliyorum.
SERDAL KUYUCUOĞLU (Mersin) - Suyu, elektriği veriyorsa, her şeyi veriyorsa iskân belgesi yerine geçiyor tabii ki, başka bir şey değil. Başka ne anlama gelir ki?
GARO PAYLAN (İstanbul) - Şimdi, arkadaşlar, bakın, bir şeyi kayıt altına alırken eğer ki bu tip konuları es geçersek inanın büyük vebal altında kalırız bu 26'ncı Dönem milletvekilleri olarak, bunu bilin. Sayın Bakan açıkladı, İstanbul'da bir depremle 1 milyon vatandaşımızı kaybedebiliriz, Allah korusun. Böyle bir riskle karşı karşıyayken siz kentsel dönüşümü yavaşlatacak, bütün binalara iskân belgesi verecek bir düzenleme yapıyorsunuz. Bir tek İstanbul için değil, Erzincan da deprem bölgesinde, Van'da öyle, bütün Kuzey Anadolu fay hattı öyle, İzmir öyle; her yerde, gidiyorsunuz, binalar çürük çarık. Bu anlamda bunu derinlemesine tartışmamız gerekiyor.
Diğer bir boyutu: Bakın, şimdi, sonuç olarak vatandaş gitmiş hazine arazisini işgal etmiş, üzerine binayı yapmış, işte, hakkı olmayan şekilde 2 kat yerine 10 kat yapmış; bütün bunlarla ilgili ilave bir rant elde etmiş değil mi? Şimdi, biz bundan vergi alamıyoruz Sayın Bakan, alamıyorsunuz. Belediye emlak vergisini alamıyor. Şimdi, bunlarla ilgili ama temize çıkarırken Sayın Bakanım düşünün ki normal 2 kat yapması lazım 200 bin lira edecek, 20 kat yapmış 3 milyon liralık rant var orada. Şimdi, belediye bundan emlak vergisini alacak ama şimdi ben diyorum ki: O binanın değeri 3 milyon liraysa gidin bakın, belediyede 200 bin lira gözüküyor, 50 bin lira gözüküyor, 300 bin lira gözüküyor, onda 1 Sayın Bakanım; bakın, onda 1, yirmide 1 gözüken yerler var, bunu bilin. Rant yemiş ama rant şeye yansımamış. Şimdi belediye belirliyor bu komisyonları biliyorsunuz. Ben size şunu önermiştim: Yeniden bir değerlendirme yapılsın diye ama en son düzenlemede baskı üzerine "Emlak rayiç bedellerini yüzde 50'den fazla artıramazsın." diye de bir madde geçirdik burada. Şimdi, tüyü bitmemiş yetimin hakkını konuşuyoruz. Belki bu madde sonucu 200 milyar lira rant vergisi elde edilecekken yani bir gelir elde edilecekken belki 30 milyar lira elde edileceksiniz. Bu açıdan bu maddeyi geçirmeden önce, mutlaka bağımsız kuruluşların -bununla ilgili var kuruluşlar biliyorsunuz, bağımsız, kamusal olabilir, özel olabilir- gidip değerleme yapması lazım Sayın Bakanım, değerlemede oranın emlak rayiç bedeli doğru mudur, yanlış mıdır belirlemesi lazım. Neden biliyor musunuz? Bu yalnızca emlak vergisi için değil artık. Siz bir rantı temize çıkarıyorsunuz. Diyorsunuz ki: "Arkadaş, bu 20 daire senin, 2 daire yerine 20 daire senin." Bu 20 daireyi verirken de yüzde 3'lük bir harçla sınırlı tutuyorsunuz.
ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKANLIĞI MÜSTEŞAR YARDIMCISI MÜCAHİT DEMİRTAŞ - Yüzde 6.
GARO PAYLAN (İstanbul) - Yani yüzde 3'te oluyor, yüzde 6 da oluyor; duruma göre değişiyor; tapuya geçerse yüzde 6 oluyor, geçmezse yüzde 3'te kalıyor, iskân belgesini verdiğiniz anda yüzde 3'te kalıyor. Şimdi, bunu temize alırken hem yeniden değerleme yapmamız lazım yani arsa emlak değeri 100 bin lira yerine 1 milyon liraysa 1 milyon lira üzerinden yüzde 3 alınmalı.
İkincisi de bir önerim daha var: Kademeli olmalı arkadaşlar. Yani 50 bin liralık bir barakası olan gariban vatandaştan, gecekondusu olan vatandaştan belki yüzde 1 almalıyız, yalnızca yüzde 1 almalıyız sembolik bir rakam. Ama düşünün, bakın, ben sizi bazı dairelere götüreyim, Boğaz'ı böyle nal gibi, tabak gibi gören daire; hani 5 kat yerine 7 kat yapmış, milyonlarca dolar ediyor. Şimdi, diyeceksiniz ki siz: "1 milyon dolar eden dairene yüzde 3 ver arkadaş temize çıkar." Hak mıdır? Yani siz 970 bin doları bedavaya çıkarıyorsunuz, öbür adamın, garibanın 50 bin lirasından da yüzde 3 alacaksın, onun 5 trilyonluk yerinden de yüzde 3 alacaksınız; hak mıdır? Hak değildir arkadaşlar. Bak, vergi sisteminde bile -Sayın Bakan düşük ama- gelir vergisinde kademeli artışa göre vergi alınıyor. Burada da böyle bir düzenleme olmalı. Yani bir rakam belirleyelim yüzde 3, belki 50 bin liraya kadar yüzde 1, 500 bin liraya kadar yüzde 3 ama üstüne yüzde 10 diyelim, 15 diyelim, daha yüksek vergi alalım. Bu çerçevede değerlendirmemiz gereken bir düzenleme diye düşünüyorum.
BAŞKAN - Teşekkür ediyorum.
GARO PAYLAN (İstanbul) - Son olarak, kat mülkiyeti düzenlenirken sıkıntılar yaşanacağını düşünüyorum, buradaki vallahi cinayetler dahi olabilir. Siz diyorsunuz ki: "Arkadaş, yüzde 50'yi geçen anlaşırsa ona göre yeniden kat mülkiyeti düzenleyebilir." Değil mi, böyle diyorsunuz? Yanlış anlamadım ben.
ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKANLIĞI MÜSTEŞAR YARDIMCISI MÜCAHİT DEMİRTAŞ - Arsa payı üzerinden.
GARO PAYLAN (İstanbul) - Tamam. Ama düşünün ki muhalif olanlar var bu yeni düzenlemeye. Şerefiye meseleleri var. Ya, düşün ki adam alt kattaki dükkânın sahibi bir tanesi, diyelim ki tapuda o da yüzde 10 gözüküyor, öbürü ikinci katta. Düşünün ki adam dükkânın sahibi, öbürü bilmem nerenin sahibi; yeniden düzenleme yaptınız bir yanda hisseler değişti, oranlar değişti, yukarı katlara farklı oranlar verildi.
ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKANLIĞI MÜSTEŞAR YARDIMCISI MÜCAHİT DEMİRTAŞ - Biz yapmıyoruz kendileri yapacak, hepsi anlaşacak.
GARO PAYLAN (İstanbul) - Hayır, ama hepsi değil yüzde 50'yi geçerse diyorsunuz anlaşmada, değil mi yanlış anlamadım?
ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKANLIĞI MÜSTEŞAR YARDIMCISI MÜCAHİT DEMİRTAŞ - Doğrudur.
GARO PAYLAN (İstanbul) - Ama bu işe muhalif yüzde 49 var; cinayetler çıkar size söyleyeyim, inanın insanlar birbirlerini vururlar.
ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKANLIĞI MÜSTEŞAR YARDIMCISI MÜCAHİT DEMİRTAŞ - Anlaşamazlar yani.
GARO PAYLAN (İstanbul) - Hayır, yüzde 51 anlaşır, gider tapuya tescil ettirir, yüzde 49 o yüzde 51'i vurmaya kalkar. Olmaz mı arkadaşlar, söyleyin yani olabilir.
BAŞKAN - Teşekkür ediyorum.
GARO PAYLAN (İstanbul) - Yani o anlamda bu tür itirafları da göz önünde bulundurarak düzenlemelerin yapılması lazım.
Teşekkür ederim.