AHMET SELİM YURDAKUL (Antalya) - Ben de Necdet Bey'e kesinlikle katılıyorum. Algı çok negatif yönde ama hâlbuki rakamlar çok farklı. Bir de bu çalışmalardan kimsenin haberi yok. Biz bile milletvekili olarak bu kadar detaylı çalışma yapıldığını şu ana kadar bilmiyorduk. O yüzden, gerçekten bu bir başlangıç, hakikaten o yüzden tebrik ederim.

BAŞBAKAN YARDIMCISI RECEP AKDAĞ (Erzurum) - Kamuoyuna daha sunmadık yani, bunları bitirelim, sunalım.

AHMET SELİM YURDAKUL (Antalya) - Hayır, hayır, daha önce, kaç yıldır yapılmış bu çalışmalar ama tebrik ederim, hakikaten, gerçekten çok bilimsel, güzel bir çalışma olmuş. Bundan sonrası daha kolay, elde bir kitapçık olunca.

Yalnız, Sayın Bakanım, şimdi şöyle söyleyeyim: Biraz önce Düzce Milletvekilimiz ifade etti ama sadece bir kuruluşu denetlemek yetmiyor. Bakın, önümüzde, geçen günlerde bir yurtta yangın çıktı ve vakıflar veya STK'ler veya herhangi birinin yaptığı yurt; iyi niyetle yapmıştır, şöyle yapmıştır, böyle yapmıştır ama sonuç olarak Hükûmet ne yaptı? Bütün yurtların artık kontrolünü Millî Eğitim Bakanlığına verdi. Niçin verdi bunu? Çünkü dedi ki: "Olmaz, bu denetleme yetmiyor." Olmuyor hakikaten de yetmiyor yani ama kontrolü Millî Eğitim Bakanlığına verse, bir bakanlığa verdiğiniz zaman tüm yurtları, o yetkili kişi onu denetlemek zorunda çünkü onun sorumluluğu altında. Dolayısıyla, ben şuna katılmıyorum: "Herkes yapsın."

Bakın, bir belediye çok iyi bir niyetle uyuşturucu bağımlısı arkadaşları toplamış, bütün masraflarını kendisi karşılamış, başka bir ilde tedavi ettirmiş, ondan sonra, farklı iş bulma imkânları sağlamış ancak Sağlık Bakanlığının onayı ve şeyi yok. Ya dolayısıyla, hani bunların hepsini bir standart hâline getirmek lazım. İngiltere ve Amerika Birleşik Devletleri'nde, Sayın Bakanım, siz bilirsiniz, sağlık yönetiminde, hastanelerin oluşumunda, yönetimine vakıflar, belediyeler, yerel yönetimler, herkes girer -çünkü ben bunu çok detaylı çalıştım sizin de bu Sağlıkta Dönüşüm Programı çerçevesinde- ama hepsinde şu var: Sponsor ve yönetim ne olursa olsun, kesinlikle o ülkenin sağlık politikası çerçevesinde, sağlık bakanlığı veya ilgili ana yönetiminin çerçevesinde standardizasyona herkes uyuyor ve akreditasyon kurallarına kesinlikle uyuluyor, ondan sonra açılım sağlanıyor. Yoksa, yani STK'lerin veyahut da diğer birimlerin bunun içine girmesine hiçbir endişe yok ama muhakkak bu kurallara uyulmalı diye düşünüyorum.

Teşekkür ediyorum.