AFİF DEMİRKIRAN (Siirt) - Ben de Sayın Bakan Yardımcımıza, değerli bürokratlara teşekkür ediyorum sunumlarından dolayı. Sivil toplum örgütleri de' biraz önce Nazmi Bey sadece 2 tane gruba teşekkür etti ama ben bütün sivil toplum örgütlerine teşekkür ediyorum. Herkes değerlendirmiş, çalışmış, burada da görüşlerini çok net bir şekilde ifade ettiler. Genelde de bir destek gördüğünü de görüyoruz. Tabii ki eksikler yok mudur? Olabilir, tabii her göz değişik şekilde bazı eksikleri de görebilir. Önemli olan bir ilerleme kaydetmektir. Avrupa Komisyonu Türkiye ilerleme raporlarında devamlı tenkit edilen bir husus, bunu gidermiş olacağız.

İkincisi, ümit ediyorum ve inanıyorum ki inşallah bundan sonra toplantıları mutat şekilde yapabilecektir. Ayrıca, Karma İstişare Kuruluyla çok yakın bir diyalog içinde, yakın bir çalışma içinde olacaktır ki hem Türkiye'deki ekonomik ve sosyal yapıda Hükûmete katkısı olsun, öte yandan Avrupa Birliği sürecinde de, müzakere sürecinde de katkısı olabilsin. O açıdan önemsiyorum.

Bir başka husus da biliyorsunuz, son dört buçuk senedir sadece bir tane fasıl açıldı, o da Fransa'da Sarkozy'nin gitmesi ve Hollande'ın gelmesiyle geçen sene, 2013 yılında, Ekim ayında bir faslın üzerindeki blokaj kaldırıldı ve o fasıl açıldı. O günden bugüne de herhangi bir fasıl açılmadı ve sadece 3 tane fasıl var üzerinde blokaj olmayan, onlardan bir tanesi, işte, 19'uncu madde, "sosyal politikalar ve istihdam" ki bu çok ilgilidir, açılış kriterlerinden bir tanesidir. Dolayısıyla bunun, bu tasarının bir an önce kanunlaşması sonucunda başka da varsa açılış kriterleri, bunlar da tamamlandıktan sonra inşallah faslı açabilecek durumda olacağız. Doğru mu bana baktığınıza göre? Evet, bu faslı açabilme imkânını bulacağız. Çünkü bu faslın da bir an önce de açılması lazım. Sosyal tarafların özellikle, istihdamın, işçilerimizin, işçi sendikalarımızın talep ve görüşlerinin daha iyi yansıyabilmesi için önümüzdeki programlara. O açıdan ben de çok önemsiyorum ve bir an önce çıkmasının da yararlı olacağına inanıyorum.

Tabii, arkadaşlarımızın söylediği bazı hususlar var. Mutlaka Bakanlığımız onlara cevap verecektir. İşte, kurullar vardı, niçin yok? İnsanın kafası bir an için şey diyor, bir istifham oluşturuyor, daha önce kanunda kurullar vardı, şimdi niçin yok? Ama bakıyoruz ki biraz önce Değerli Yıldırım Ramazanoğlu da söyledi, onun yerine muhtemeldir ki gündem bazında ilave bir çağrı oluyor. Muhtemelen bu kurulların yerine geçmek üzere konmuş bir mekanizmadır.

Kamu İstişare Kurulunun görevinin sona ermesi hemen mi olmalı, daha sonra mı olmalı, bu çok teknik bir meseledir. Olabilir, başka türlü de dizayn edilebilirdi. Özel bir sekreterya olmalı mı veya Kalkınma Bakanlığımız bu sekreteryayı yürütmeli mi? Doğrusu, bu konsey toplantılarını mutat hâle getirdikten sonra -çünkü uzun zamandır maalesef toplanamıyordu- böyle bir ihtiyaç hissedilirse, gerçekten özerk olması bir katkı sağlayacaksa faaliyetlere böyle bir yola da gidilebilir, tadat edilebilir kanun.

O açıdan, ben bunlardan çok, bunun ruhuna, felsefesine, mantığına bakarak ve Türkiye'ye getirecekleri kazanımların seviyesini değerlendirerek bu tasarının bir an önce gerçekleşmesinin yararlı olacağına inanıyorum. Emeği geçen arkadaşlara teşekkür ediyorum.