| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | Katma Değer Vergisi Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı (1/926) |
| Dönemi | : | 26 |
| Yasama Yılı | : | 3 |
| Tarih | : | 14 .03.2018 |
MEVLÜT KARAKAYA (Adana) - Başkan, teşekkür ediyorum.
Efendim, devreden, biriken KDV'lerin iadesi konusu aslında katma değer vergisinin özüyle çelişmeyen bir yaklaşım. Sonuç itibarıyla katma değer vergisi, bir taraftan tahsil edilen katma değer vergisinden ödenen katma değer vergisi düşüldükten sonra kalanın hazineye ödenmesi üzerine kurulu bir sistem. Ama indirimli katma değer vergisi uygulamaları başta olmak üzere, bu sebeplerden kaynaklı devreden KDV'lerin hiçbir zaman indirilmesi söz konusu olmayacak. Aslında, işletmelerin aktifinde, bilançolarında donuk alacaklar şeklinde, bu anlamda gerçekte bir varlık olmayan ama bilançoda dönen varlıklarda yer alan bir kalem olarak yer alacak. Şimdi bu hep şikâyet edilen bir konuydu. Yani zamanlama olarak bu dönemde böyle bir uygulamanın neden geç kaldığı vesaire, bunlar da tartışılabilir ama bu işin özüyle, katma değer vergisinin özüyle alakalı bir durum olarak düşünüyorum işin açığını konuşmak gerekirse.
Burada biraz önce genel üzerindeki konuşmalarda Vedat Bey'le de konuşurken 191, 391 hesaplarda bir karışma oldu. Ben orayı biraz açmak istiyorum. 191'deki değersiz alacakla alakalı katma değer vergisi bir taraftan Maliyeye beyan edilmemiş ama diğer taraftan da iadesi konu olacaksa ne olacak? Eğer öyleyse, o mantık üzerinden gidilecekse 2'nci maddede müzayede mahallinde yapılan satışlarla alakalı fazla veya yersiz hesaplanan ve hazineye ödenen verginin satıcı tarafından alıcıya geri verilmesi şartı getiriliyor. Bunlar birbirleriyle çelişen hususlar. Öyleyse burada da bu şartı kaldırmak gerektiğini düşünüyorum. Dolayısıyla ben daha önceki oturumda konuşulan belki yanlış anlaşılmaya neden olacak bu hususu da düzeltmiş oldum.
Çok teşekkür ediyorum.