MEHMET PARSAK (Afyonkarahisar) - Şimdi, Sayın Köse, ardından hepimizin güldüğü çerçevede, hani herkes düşündüğünde haklı olabilir ama "Bize göre biz haklıyız." dedi. Şimdi, gene o sıkça müracaat ettiğim CHP'nin 2015'teki dilekçesinde... Ben o kısmını okumamıştım ama madem öyle o kısmını da okuyayım çünkü orada ayrı bir mülahaza da var.

TUFAN KÖSE (Çorum) - Efendim, ondan okursak... Bakın, geçmişi okursak...

MEHMET PARSAK (Afyonkarahisar) - Hayır, hayır, Anayasa hükmü yazıyor. Ben Anayasa'yı açıp oradan da okuyabilirim de özellikle dilekçeden okuyorum.

TUFAN KÖSE (Çorum) - Efendim, nereden okursanız okuyun. Biz burada hukuku tartışıyoruz.

MEHMET PARSAK (Afyonkarahisar) - Yani şimdi açarım, Anayasa'dan da okurum. Ben bir hukuki değerlendirme yapacağım. Bakın, Sayın Köse, Anayasa'nın "Seçme, seçilme ve siyasi faaliyette bulunma hakları" Madde 67: "Vatandaşlar, kanunda gösterilen şartlara uygun olarak, seçme, seçilme ve bağımsız olarak veya bir siyasî parti içinde siyasî faaliyette bulunma ve halkoylamasına katılma hakkına sahiptir." Bu dilekçede çok haklı olarak yani siz... "Evet, kanunda böyle bir düzenleme var ama Anayasa'nın 67'nci maddesinde de seçme hakkı düzenleniyor. Dolayısıyla seçme hakkı doğrultusunda Anayasa'nın bu 67'nci maddesi ihlal edilmesin, önceki verdiğiniz kararlar doğrultusunda sandık kurulunun ihmalinden dolayı siyasi irademizin sandığa yansıması engellenmesin." mülahazasıyla bu dilekçe yazılmış ama Anayasa hükmü okuyorum nihayetinde. Dolayısıyla hani kanunda böyle bir tartışma olmakla birlikte onun daha üst normu, hatta en üst norm durumundaki Anayasa'nın 67'nci maddesindeki seçme hakkı da bunu gerektiriyor.

Ben sadece bu kadarını söyleyeceğim.