RUHİ ERSOY (Osmaniye) - Sayın Başkanım, değerli arkadaşlar; ben öncelikle, tabii, sunumun devamını dinledikten sonra görüşleri ifade etmek daha uygundu ama ben hemen acele ettim biraz çünkü heyecanlandım, bir ilk olması açısından heyecanlandım.

Bu somut olarak her ne kadar yurt dışına kaçırılan tarihî eserlerin iadesi konusunda bir komisyon olsa da, bu aynı zamanda Türkiye başkentli, Türkiye Cumhuriyeti devletinin artık nesne olmaktan özne olmaya dönüştüğünün ve kendi haklarını kültürel, diplomatik anlamda da arayışının ifadesidir, bir özgüvenin ifadesidir. Türkiye Büyük Millet Meclisi üzerinde bu inisiyatifin sadece bir kültür çalışması olarak görülmemesi, kültürel diplomasi olarak değerlendirilip uluslararası ilişkilerin bir parçası olarak da bundan sonraki süreçte gözlemlenmesini de bizim iç dinamiklerimizden, devlet yöneticilerinden ricamız olarak vurgulamamız gerekiyor. Uluslararası heyetlerin gittikleri yerde bu konuları gündeme taşıyor olması, az önceki mahcubiyeti hissettirecekleri alanları göstererek yola çıkmak önemli. Elimizin gücünü göstermek kadar öz güvenin de ifadesi olduğunu düşünüyorum. O sebeple heyecan duydum.

Ben, tekrar, heyetle orada görevde bulunan arkadaşlara ve Komisyon Başkanına teşekkür ediyorum. İnşallah benzeri duyguları biz de Paris'te ve Londra'da yaşarız.