KOMİSYON KONUŞMASI

MURAT BAKAN (İzmir) - Sayın Komisyon Başkanım, değerli milletvekili arkadaşlarım, Sayın Başbakan Yardımcımız, değerli bürokrat arkadaşlarım; hoş geldiniz.

Tabii, İçişleri Komisyonu olarak bu KHK'yi görüşmüş olmaktan biz mutluyuz. Bu Mor Beyin uygulamasıyla kamudan ihraç edilen, o sebeple mağdur olan insanların geri dönüşü ve işte, Fetullahçı terör örgütüyle mücadeleyle ilgili alınan kararlar, kapatılmalar vesaire ama şunu tespit etmek lazım Sayın Başbakan Yardımcımız: Çok insan mağdur oldu. Emre İper, Cumhuriyet gazetesi çalışanı bu Mor Beyin uygulaması sebebiyle yirmi yedi ay cezaevinde kaldı. Biz bunları söylediğimizde yani "Mağdur insanlar var bununla ilgili." dediğimizde şu cevapla karşılaştık: "Mağdur yok, mağdur halkımız." Evet, 15 Temmuz darbe girişiminden mağdur olan halkımız, biz o mağduriyeti zaten biliyoruz ama bu soruşturmalar, ihraçlar yapılırken gösterilmesi gereken azami özenin gösterilmediği bu 11 bin kişiyle beraber ortaya çıkmış oluyor. Dolayısıyla olağanüstü hâl uygulaması başladığı tarih itibarıyla Parlamentonun öncelikle bütün KHK'leri süresini beklemeden komisyonlara getirerek, komisyonlarda görüşerek -ki buradaki bütün milletvekili arkadaşlarımızın hem FETÖ'yle mücadele hem 15 Temmuz darbe girişimi sonrası atılması gereken adımlarla ilgili ortak kanaatte olduğunu ben biliyorum- buralardan geçirerek, birlikte çalışarak, bizim söylediklerimizi sizler dinleyerek, dikkate alarak belki bu mağduriyetler yaşanmayacaktı. Yani evet, arada böyle büyük bir mücadele... Bu Dan Brown'un kitapları vardır, bir film örgüsünde öyle bir şey anlatır ki inanamazsınız, nasıl oldu bu... İşte, "Opus Dei" diye bir tarikatı anlatır kitabında yani şu 15 Temmuz darbe girişiminde olan olayların kitabı bir hayal ürünü olarak yazılsa kimse inanmaz yani kimsenin tahmin edemeyeceği ölçüde bir organizasyon, örgütlenme, doğru ama devletin bununla ilgili araştırmayı, soruşturmayı yaparken de kimseyi mağdur etmeyecek şekilde azami dikkati göstererek yapması lazım. Şimdi, bu referandum çalışmalarında Kemalpaşa'nın Zeamet köyüne gittik, köyde bir keçi çobanı, yaşlı, oğlu öğretmen, işte bu Mor Beyin uygulaması yüzünden cezaevine girdi. Bu işin...

BAŞBAKAN YARDIMCISI BEKİR BOZDAĞ (Yozgat) - Başkanım, benim bir sözümde zannedersem yanlış anlaşılma var, kısaca bir cümle söyleyeceğim izniniz olursa.

BAŞKAN - Buyurun.

BAŞBAKAN YARDIMCISI BEKİR BOZDAĞ (Yozgat) - Benim demin yaptığım konuşma içerisinde söylediğim bir cümle, belki dikkatimden kaçmış olabilir veya sehven söylemiş olabilirim şu anda cezaevlerinde byLock uygulamasından tutuklu kimse olmadığına dair. Benim söylediğim şey bu değil yani cezaevlerinde Fetullahçı terör örgütünün Mor Beyin tuzağı üzerinden byLock'a yönlendirmesi nedeniyle byLockçu gözükenlerden şu anda gözaltında ve tutuklu olan kimse yoktur şeklindedir. Yoksa örgütün haberleşme aygıtı byLock kullananlardan şu anda cezaevlerinde tutuklu olan veya adli kontrol altında olan, yargılaması devam edenler var. Onu düzeltmek isterim, bir yanlış anlaşılmaya yol açmasın.

BAŞKAN - Mor Beyin mağduriyetini bitirdik diyorsunuz.

BAŞBAKAN YARDIMCISI BEKİR BOZDAĞ (Yozgat) - FETÖ'nün kurduğu Mor Beyin tuzağına düşerek byLock'a yönlendirilmiş iradesi dışındaki vatandaşlarımızdan, FETÖ'nün mağdur ettiği vatandaşlarımızdan şu anda mağduriyeti devam eden kimse yok. Onu ifade etmek istedim.

BAŞKAN - Buyurun Murat Bey.

BAŞBAKAN YARDIMCISI BEKİR BOZDAĞ (Yozgat) - Kusura bakmayın.

MURAT BAKAN (İzmir) - Estağfurullah.

Sonuç itibarıyla aslında yapılması gereken şey çok basit: Olağanüstü hâlle ilgili alınması gereken tüm kararları, atılması gereken tüm adımları biz Parlamentoda tüm siyasi parti grupları milletvekilleri olarak birlikte atabiliriz, her konuyu, gelen kanunları komisyonlarda ayrıntılarıyla tartışıp birlikte uzlaşı içinde çıkarabiliriz. Biz bunu yaptık İçişleri Komisyonu olarak. En son gelen kanun teklifimizde çok sayıda maddeyi birlikte burada müzakere ettik, "Şu doğrudur.", "Şu yanlıştır.", "Şunu nasıl yapsak?" diye, Nüfus Hizmetleri Kanunu'yla ilgili. Uzlaşamadığımız konular da oldu ama Parlamentoya geldiğinde, Meclise geldiğinde birçok madde üzerinde konuşma yapmadan ortak uzlaşı içerisinde geçirdik. Dolayısıyla bu Parlamentonun çalışmasını sağlayarak OHAL uygulamasıyla amaçladığımız nihai hedefi Parlamentoda alacağımız kararlarla, kanunlarla olağan şekilde yapabiliriz, ben bunu temenni ediyorum, en kısa zamanda OHAL'in kaldırılarak. Ama atılması gereken adımlar varsa Parlamentoda hep beraber ortak iradeyle atmamız gerektiğini düşünüyorum. Bu KHK'yi görüşmüş olmaktan dolayı da İçişleri Komisyonu olarak memnuniyet duyduğumu söylemek istiyorum.

Teşekkür ederim sunumunuzdan dolayı.