ALİ İHSAN YAVUZ (Sakarya) - Teşekkür ederim.

Sayın Başkanım, çok kıymetli Başbakan Yardımcımız, değerli Komisyon üyelerimiz; ben biraz geç geldim, özür diliyorum. Aslında Sayın Bakanımızın sunumunu baştan sona dinlemek isterdim ama istifade de ettim bulunduğum süre içerisinde.

BAŞBAKAN YARDIMCISI HAKAN ÇAVUŞOĞLU (Bursa) - Kaydını gönderelim Ali İhsan Bey'e.

ALİ İHSAN YAVUZ (Sakarya) - İnşallah.

Bu arada, benden önce beş arkadaşımız söz aldı. Ben soru sormayacağım ama bir iki konunun açıklığa kavuşturulması istikametinde kısa birkaç cümle etmek istiyorum açıkçası.

Özellikle tam girerken Sibel Özdemir Vekilimiz konuşuyorlardı. Bir konu anlaşılsın diye açıklık getireceğim, kayıtlara girsin ve daha sonraki süreçte bize de belki yol gösterici anlamında bir fikir jimnastiğine de dönüşür diye ifade etmek istiyorum. Komisyonlar, alt komisyonlar, bakanlıklardan, ilgili kurumlardan, her yerden bilgi edinmek üzere buraya davet ediyorlar ve genelde de bakanın kendisi gelmez, kendisinin belirlemiş olduğu bir temsilci gelir. Mesela az önce Sayın Başbakan Yardımcımızın yaptığı gibi yani Ben çıkacağım, işim var, gerekirse Mehmet Bey devam etsin." dedi. Zaten böyle olur. Genelde bakanlarımız gelmiyor ama ilgili kurumlardan temsilciler falan geliyor.

ERTUĞRUL SOYSAL (Yozgat) - Bakana teşekkür ederiz, o geldi ya.

ALİ İHSAN YAVUZ (Sakarya) - Tam onu söylüyorum. Şimdi, en yüksek perdeden, Sayın Başbakan Yardımcımız gelmişler ve burada meramlarını, maksatlarını ortaya koyuyorlar ve açıklaması gereken konuları açıklıyorlar. Bunun rapora girmesi kadar doğal bir şey olamaz. Bakanın belirlemiş olduğu bir temsilci burada konuşurken rapora giriyor da Sayın Bakanımızın, sayın bakanlarımızın, Sayın Başbakan Yardımcımızın gelip de en üst perdede ortaya koyduğu hususların rapora girmesinde kesinlikle bir beis olamaz, bir sakınca olamaz, son derece de faydalı bir şey olur.

EMİNE YAVUZ GÖZGEÇ (Bursa) - Değer katar.

ALİ İHSAN YAVUZ (Sakarya) - Evet, değer katar.

CANDAN YÜCEER (Tekirdağ) - Ama bunlar ayrı şeyler, yasama ve yürütme ayrı bir... Biz yasama görevini yapıyoruz, yürütme ayrı.

ALİ İHSAN YAVUZ (Sakarya) - Başka bir şey söylüyorum. Bakınız, komisyonlar şöyle çalışıyor, bir daha söyleyeyim...

CANDAN YÜCEER (Tekirdağ) - Yoksa getirmeyin diye bir şey yok. Tabii ki katkı sunabilir.

ALİ İHSAN YAVUZ (Sakarya) - Ben Sibel Hanım'ı sadece... Açıklıyorum, illa cevap vermek zorunda değilsiniz, beni de cevap vermek zorunda bırakmak durumunda da değilsiniz diye düşünüyorum. Ben sadece şunu söyledim yani o anda art niyetinizin de olduğunu düşünmüyorum: Bir anda, hani, bakanlar genelde gelmediği için acaba bunda bir beis mi var, rapora girmesi anormal bir şey teşkil eder mi gibi bir bakış açısı sanki oluştu gibi. Ben onun üzerine bunu söylüyorum, diyorum ki: Gayet tabii, her kurumdan, her kuruluştan, her bakanlıktan nasıl temsilci geliyor, burada onu dinliyorsak ve bunlar nasıl raporda yer alıyorsa sayın bakanların, sayın başbakan yardımcılarının olması da son derece doğaldır, tabiidir hatta çok arzu edilendir. Temenni ediyorum ki Sayın Başbakan Yardımcımızı daha çok görelim, bakanlarımız da daha çok gelsin, gelebilsin. Onların işleri çok yoğun tabii elbette ama çok arzu ederim. Onu özellikle dilek getirmek istedim. Birincisi buydu.

BAŞKAN - Ben bir parantez açıyorum Sayın Yavuz. Kendisi de İslamofobiyle ilgili İnsan Hakları Komisyonunda Alt Komisyon Başkanı. Aslında yurt dışını ilgilendiren, önemli, gerçekten kanayan bir yara. Onunla ilgili de belki bu raporu zenginleştirecek birkaç şey de söylemek ister bu fırsatla. Başbakan Yardımcımız da eğer birkaç dakika daha ayırabilirlerse bu noktada, güzel bir kazanımı olur çalışmanın.

ALİ İHSAN YAVUZ (Sakarya) - Evet, onu ayrıca konuşabiliriz ama ben diğer hususa ilişkin de bir cümle edip bitirmek istiyorum çünkü Sayın Başbakan Yardımcımız bir yere yetişme gibi bir derdinin olduğunu hissettirdi bize. Onun üzerine çok uzatmak istemiyorum.

Yine, HDP'li Ağrı milletvekilimizin söyledikleri vardı. Biz de sizin yerinizde olmak isterdik. Siz bizim yerimizde gibisiniz zaten. Yasalara son derece saygılı olduğumuzda, yasalara uygun davrandığımızda, devletin ve milletin bölünmez bütünlüğüne aykırı iş ve işlemler yapmadığımızda ve yapanların yanında yer almadığımızda tam bizim gibi oluyorsunuz. Bize bir ayrıcalık falan tanınmıyor. Kayıtlara özellikle geçsin diye istedim bunu. Bize bir ayrıcalık tanınmıyor ama kalkıp da bir genel başkan "Ben arkamı YPG'ye, PYD'ye dayadım, terör örgütüne dayadım." falan derse herhâlde hukuk kurallarının bunu görmezlikten gelmesi gerekmiyor, görmezlikten gelmemeli de diye düşünüyorum ben. Dolayısıyla bize bir ayrıcalık tanınmadı, bu özellikle bilinsin istiyorum. Biz seçildik milletimiz tarafından, siz de seçildiniz, HDP'li milletvekilleri de seçildi, bu noktada bir sorun yok. Ama biz yasalara son derece saygılı davranıyoruz, yasaların öngördüğü sınırların dışına çıkmıyoruz. Onun için durumumuz biraz farklı görünüyor. Oysa bize bir ayrıcalık tanındığı için değil.

DİRAYET DİLAN TAŞDEMİR (Ağrı) - Bence siz bir vekil gibi değil, bir yargıç gibi konuşuyorsunuz.

ALİ İHSAN YAVUZ (Sakarya) - Sizinkilere de tavsiyem, yasalara son derece saygılı davranırsanız, uygun davranırsanız emin olun bir sorun çıkmayacak diyor, hepinize teşekkür ediyorum.