ÜNAL KACIR (İstanbul) - Efendim, burada (7)'inci fıkrada -bu evvelki tasarı metninde de var tabii, oradan buraya yazıldı- bence gözden kaçan bir şey var, onu paylaşmak istiyorum.

Büyük şehirlerde alışveriş merkezlerine yapı ruhsatı, yapı kullanma izin belgesi ve iş yeri açma ve çalışma ruhsatı vermeye büyükşehir belediyeleri yetkilidir. Alışveriş merkezi projesi için yapı ruhsatı verirken o yerdeki meslek kuruluşlarının görüşü alınır.

Değerli arkadaşlar, burası hukuk devleti, dolayısıyla hukuka uygun kanunlarla yürütülür, keyfî yürütülmez ki. Görüş alırsın, görüş verirsin, yani kişi mevzuatta gerekli şeyleri taşıyorsa... Görüş aldınız, görüş de aykırı ne olacak? Ama burada 16'ncı maddede Bakanlar Kurulunun yetkisi var, Bakanlığın teklifi üzerine, hazırlığı üzerine, kriterler belirlemiş. "Bu kriterlere uygun olmak şartı aranır." dersek olur, yani "Bakanlar Kurulunun belirlemiş olduğu kriterlere uygun olarak bu iş yapılır." diyebiliriz. Adamın imar durumunda sorun yok, ruhsat almış, yapıyı yapmış. Ruhsat vermeyecek misiniz adama?

MEHMET ALİ SUSAM (İzmir) - "Ruhsat vermeden önce" diyor zaten.

ÜNAL KACIR (İstanbul) - Ruhsat vermeden önce, imar durumunda sorun yok, hiçbir şeyde sorun yok, Bakanlar Kurulunun belirlemiş olduğu kriterlere de sahip. Buna rağmen, kim vermeyecek bunu? Büyükşehir belediyesi. Niye vermeyecek? Onun elinde mi verip vermemek? Böyle bir şey olur mu, keyfîlik olur mu? Kime verecek, kime vermeyecek?

METİN KÜLÜNK (İstanbul) - Kim belirleyecek peki?

ÜNAL KACIR (İstanbul9 - Ondan sonra, burada büyükşehir belediyesi, atıyorum, X büyükşehir belediyesi vermek istiyor.

Her şey müsait ama görüşü alınır diyor ya, o görüş alındı, oranın odasının da adamla bir sorunu var, vermedi, uygun görüş vermiyor, vermeyecek misiniz? Böyle bir saçmalık olmaz. Kriterlere uyuyorsa, imara uyuyorsa, şartlara uyuyorsa kimse bunun önüne geçemez, geçememeli, böyle bir şey olmaz. Hukuk devletinde keyfîyete yer olmaz.

Teşekkür ederim.