FAHRETTİN OĞUZ TOR (Kahramanmaraş) - Sayın Başkanım, Sayın Bakanım, kıymetli arkadaşlar; ben de Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının bütçesinin hayırlı olmasını diliyorum, inşallah daha iyi, daha olumlu rakamlara gider.

Şimdi, Sayın Bakanın söylediği bir konu var, ben öncelikle ona değinmek istiyorum. "2005 yılından 2016 yılına kadar olan süreçte çalışma çağındaki nüfus 10 milyon, asgari iş gücü ise 9 milyona yakın bir seviyede artış göstermiştir." şeklinde. Tabii, şimdi, rakamlara baktığımız zaman 2008'de 14 milyon 750 bin civarında bir istihdam sağlamış Türkiye, 2016'da bu, 19.500'e çıkmış; burada çırak, stajyer ve kursiyerleri yani bir iş karşılığında çalışanları ayıkladığımız zaman, onları saymıyoruz. Dolayısıyla böldüğümüzde, çarptığımızda yılda ortalama Türkiye ekonomisi 650 bin civarında bir istihdam yaratıyor. Şimdi, sizin söyleminize göre on yılda iş gücü 9 milyon artıyor, ortalama 1 milyon civarında bir iş gücü artışı var, 600-650 bin civarında da bir istihdam var. Dolayısıyla eksik istihdam söz konusu. Şöyle: Tabii, Sayın Bakanım, burada siz aktif-pasif dengesi olarak 2008'i verdiniz ama 2006 rakamı 1,95; bu, 2018 bütçe gerekçesinde de tablo 5'te yazıyor 1,95; 2016'da 1,91; 31/5/2017 itibarıyla da yine 1,95 olmuş aktif-pasif dengesi. Şimdi, yani geçen 2006-2016 arasında aktif-pasif dengesinde müspet bir iyileşme yok. Tabii gerekliydi, zorunluydu, bir kanun çıkarılarak emeklilerin yaşını artırmamız mümkün, maaşlarını düşürmemiz mümkün; bunlar ayrıca tartışılır. Fakat aktif-pasif dengesini bizim daha pozitif hâle getirip daha yüksek oranlara çıkarmamız için yapmamız gereken sadece emekliler üzerinde oynamak değil. Tabii 38 yaşında bir kadının emekli olmasını, 42 yaşında bir erkeğin emekli olmasını kimse istemez, hiçbir sistem buna dayanamaz. Nitekim otuz, kırk yıl kendisine aylık ödüyorsunuz, vefat ettiğinde eş ve çocuklarına ödüyorsunuz, yirmi yıl prim ödüyor, yirmi beş yıl prim ödüyor, bir bakıyorsunuz siz, elli yıl maaş ödemişsiniz, buna hiçbir sistem tabii dayanmaz. Nitekim 4447 sayılı Kanun çıkarılmıştır, zor bir kanundu o günkü şartlara bakılırsa. Daha sonra 5510 sayılı Kanun çıkarılmıştır. Hep de emeklilik şartlarını biz ağırlaştırdık yani ben 38, 42 yaşı falan savunmuyorum ama işin öbür tarafı, aktif-pasif dengesinde, özellikle çalışan sayısını artırmaya yönelik çok fazla bir gayretimiz olmadı. Bunu niçin söylüyorum? Kayıt dışı ekonomi, son aylara baktığımız zaman yüzde 35'in üzerine çıkmış. Biz kayıt dışı ekonomiyi küçültemediğimiz müddetçe aktif-pasif dengesini maalesef sağlayamayız diyorum. Birinci söylemek istediğim bu.

İkincisi, dün -dün müydü, ondan önceki gün müydü- gelir dağılımıyla ilgili bir öneri görüşüldü Genel Kurulda, Cumhuriyet Halk Partisinin verdiği. Orada baktığımız zaman bizim işte bu gelir dağılımını gösteren "P80", "100" oranı diyorlar, Gini katsayısı diyorlar, baktığınız zaman kötüye gidiyor Türkiye. Bugün yüzde 20'lik dilimin zengin ve fakir olarak aradaki uçurum 8'e katlanmış, bu sayı kötüye gidiyor. Kötüye gitmesinin bir sebebi bizim "dar gelirli" dediğimiz, "orta direk" dediğimiz kesimin gelirlerinin azalmasıdır.

Sayın Bakanım -bu konuda da uzmandır- Mustafa Kalaycı Bey bahsetti, ben de bu konuya tekrar değinmek istiyorum. Şimdi, asgari ücret 1.300 liraydı bir önceki yıl, 2017'de 1.404 lira oldu, artış 7,9; 8 diyelim biz. Enflasyon rakamlarına baktığımız zaman biz...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Sayın Tor, çok teşekkür ediyorum.

Süremiz doldu.

FAHRETTİN OĞUZ TOR (Kahramanmaraş) - Bağlıyorum Sayın Başkan.

Asgari ücretle ilgili bir cümle söyleyeceğim.

BAŞKAN - Yok, bağlatamıyoruz.

Bu, adaletsizlik olur.

FAHRETTİN OĞUZ TOR (Kahramanmaraş) - Bir cümle...

Bağlıyorum.

BAŞKAN - Peki.

FAHRETTİN OĞUZ TOR (Kahramanmaraş) - Asgari ücretlinin enflasyonu 11,6 on aylık enflasyon, şu anda bize 3,6 alacağı var. Yeni yılda bunu telafi etmenizi bekliyoruz.

Teşekkür ediyorum.