SALİH CORA (Trabzon) - Sayın Bakanım, çok değerli Komisyon üyelerimiz, basınımızın güzide temsilcileri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının görevli ve sorumlu olduğu hizmetler özünde insan haklarını korumaya ve sosyal adaleti tesis etmeye yönelik hizmetlerdir. Daha adil ve daha katlanılabilir bir dünya için hak temelli anlayışı esas aldığı için evrensel standartlara uygun hizmetleri yerine getirmesi amaçlanmaktadır.

Bölgemizde süregelen savaşlar, göçler, tabiat olayları ve toplumsal sorunlar nedeniyle ülkemizin ihtiyaç duyduğu sistem, 2011 yılında Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı olarak teşkilatlandırılmıştır. Daha önce devlet bakanlığı olarak planlanan bu sistem, 2011 yılında AK PARTİ iktidarı döneminde Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı olarak yeniden düzenlenmiştir.

Bireyin, ailenin ve toplumun refah ve mutluluğunu artırmak amacıyla öncelikli olarak toplumun dezavantajlı kesimlerini hedefleyen Bakanlık, bu ihtiyaçlara tüm gücüyle cevap vermeye çalışmaktadır. Burada, 2011 yılında ilk defa AK PARTİ Hükûmeti döneminde kurulmuş bir teşkilattan söz ediyoruz. Dolayısıyla geçmiş ile günümüz mukayese yapılırken daha evvel böylesi hizmetlerin yapılmadığı, profesyonel manada sosyal devlet olmanın gereklerinin yerine getirilmesinin böylelikle sağlanmadığını hatırımıza getirmeliyiz. Elbette bu Bakanlık kurulmadan evvel de engelliler, yoksullar, öksüzler, yetimler vardı ancak AK PARTİ hükûmetleriyle toplumun bu dezavantajlı kesimlerinin sesi olmaya başlanıldı, ihtiyaçları dile getirildi ve çözüm arayışı içerisine girildi. Kamu ve özel sektördeki engelli ve mahkûm istihdamından tutun da aile yardımlarına varıncaya kadar, kreş ve gündüz bakımevlerinden yaşlı bakım hizmetlerine kadar, şehit ve gazi yakınlarının istihdamından engelli bakım ve rehabilitasyon hizmetlerine kadar sayısız hizmetler bu dönemde akla ve dile gelmiş, kısa zamanda da uygulamaya konmuştur. "Öteki, diğer, eksik, zayıf" gibi sıfatlarla tasnif ve tarif edilenler tam anlamıyla bu ülkenin asıl vatandaşı, asıl evladı olarak kabul edilmiştir. İşte bu zihniyet devriminin sağlanması Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığımızın üstün gayretleri sayesinde olmuştur.

Sayın Başkan, değerli arkadaşlar; hülasa, AK PARTİ hükûmetleri döneminde aile ve sosyal politikalar alanında büyük bir dönüşüm gerçekleştirildi ve büyük reformlara imza atıldı. Çocuk yuvalarının kapatılması, özellikle ilkel şartlarda faaliyette bulunan ve koğuş sistemi olan bu sistem kapatılarak tamamen ortadan kaldırıldı, bunun yerine çocuk evleri, çocuk sevgi evleri açıldı, koruyucu aile uygulaması başlatıldı.

Güçlü kadın, güçlü toplum anlayışıyla kadın haklarını yasal statüye kavuşturduk. Bu konuda bir yasa çıkardık, Kadına Karşı Şiddeti Önleme Yasası çıkardık. Aynı şekilde şiddet önleme ve izleme merkezlerini kurduk ve bunları illerde yaygınlaştırdık. Kadın konukevleri açıldı. Çalışan kadınlara esnek yarı çalışma modeli getirildi. Kadın istihdamını artırdık. Kız çocuklarının okula gitme oranı yüzde 45 seviyelerindeyken şu anda bu, yüzde 82'nin üzerine çıkmış durumdadır.

Yoksulluğu ortadan kaldırmak için her alanda önemli seferberlikler başlattık. Sosyal yardım alan hanelerde yaşayan, çalışabilir durumda olan bireylerin istihdamı hâlinde sigorta primleri devlet tarafından ödenecektir. Bunun önümüzdeki yıllarda yürürlüğe girmesiyle beraber yoksullukla mücadele noktasında dev bir adım atılmış olacaktır. Sosyal yardımlara aktarılan kaynaklar tam kırk kat artırılmıştır. Mevzuatlardan kaynaklanan engeller ortadan kaldırıldı, sosyal yardımlara erişimler kolaylaştırıldı. Yoksulluk oranları en hızlı azalan ülkeler arasına girdik. Eşi vefat eden kadına, asker ailelerine, öğrenci velisi annelere, yetim ve öksüz çocuklara yardımlarda bulunarak daima yanlarında yer aldık.

Ülkemizde, bu çok önemlidir, ilk engelliler kanunu AK PARTİ Hükûmeti döneminde yürürlüğe girmiştir. Engellilerin ailenin yanında anne baba şefkatiyle yetişmesi için aileye evde bakım aylığı ödenmeye başlandı. Benzer uygulama yaşlı bakımı için de gerçekleşmiştir. Engellilerin araç alımlarında ÖTV muafiyeti getirdik. Dünyada bir ilk olan engelli KPSS uygulamasını başlattık, engelli kontenjanından memur olanların sayısı 5 binden yaklaşık 50 bine ulaştı. Engelli işçi sayısı da -kamu-özel birlikte değerlendirdiğimizde- 100 bin rakamına ulaşmıştır. Önümüzdeki yıl da 5 bin civarında engelli alınacağı müjdesini bugün Sayın Bakanımız Komisyonda müjdelemiştir, kendisine teşekkür ediyoruz. Hükûmetimiz "İnsanı yaşat ki devlet yaşasın." anlayışıyla hareket ederek birçok alanda olduğu gibi aile ve sosyal politikalar alanında da büyük başarıya imza atmıştır.

Değerli arkadaşlar, ben geçen yıl Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının bütçesinde polislerimize başörtüsü serbestî sağlanması hususunda talepte bulunmuştum, bunun uzun bir süre geçmeden, kısa bir sürede hayata geçtiğini görmüş bulunmaktayız. Bu konudan, bundan dolayı teşekkür etmek istiyorum. Elbette 2017 yılının son günlerinde, yaşadığımız bu çağda bir hakkın teslim edilmiş olmasıyla övünmesek de bunun daha önce hayata geçirilmemiş olmasını da hesaba katmak istiyorum.

Bunlarla yetinmeyeceğiz. Birçok hizmetler yaptık. Güncellenen ihtiyaçlara göre, gerek engelliler yasasında gerekse diğer sosyal alanlarda yeni çözüm önerilerini ortaya koymamız gerektiğini de biliyoruz. Bu bakımdan, Sayın Bakanım, bakım sigortası uygulamasının değerlendirilmesini istiyoruz. Bir ailede engelli varsa dünyanın gündemi ne olursa olsun o ailenin gündemi evindeki engelli bireydir. Bakıma muhtaç bir engellinin bulunduğu ailede çoğu zaman anneler hayatlarını o bireye adarlar. Bazen bunların sayısı birden çok oluyor aynı aile içerisinde. Kendinden evvel onu düşünmek zorundadır. Sabah uyandığında akla ilk o gelmekte, akşam uyurken de hatırında hep o bulunmaktadır, o kadar ki geceleri uyanıp bir bebek gibi onu kontrol etmektedir. Sosyal devlet olmanın gereği bu ailelere yardım eli uzatmaktır. Hâlihazırda şu anda muhtaçlık tespitine bağlı olmak kaydıyla ağır engellilere yönelik sosyal yardım şeklinde bakım parası uygulaması devam etmektedir. Ancak burada önerimiz ağır engelli bireyin ya da ihtiyaçlarıyla doğrudan ilgilenen birinci derecede yakınının sigorta bedelinin devlet tarafından karşılanmasıdır.

Sayın Bakanım, bir diğer önerimiz de... Engelli yaşam merkezleri yaygınlaştırılıyor. Bunlar çok güzel uygulamalar. Yine engellilerimizin gün içerisinde vakit geçirebilecekleri rehabilitasyon ve rekreasyon alanlarının artırılması da yerel yönetimlerle birlikte senkronize çözüm bulunması bekleyen bir husustur. Engelli bireylerimizin spor yapabileceği özel kurslar ciddi manada bütçe sınırlarını zorlamaktadır, bunu biliyoruz. Engellilerin de uzman antrenörler eşliğinde spor yapabileceği engelli spor merkezlerinin kurulması hususunda Gençlik ve Spor Bakanlığımız, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığımız ve yerel yönetimlerle iş birliği içerisinde bu merkezlerin de kurulmasının faydalı olacağını düşünmekteyiz.

Yine Sayın Bakanım, Trabzon'a yapmış olduğunuz hizmetlerden dolayı çok teşekkür ediyoruz. 2018 yılı içerisinde Trabzon Araklı Engelsiz Yaşam Merkezinin yatırım programına alındığını öğrendik. 63 kapasiteli ve proje tutarı yaklaşık 9 milyon TL civarında olacak olan bu proje için Sağlık Bakanlığından bir arsanın tahsisi gerçekleşti, bunun ihalesinin bu yıl yapılmasını arzu etmekteyiz.

Ayrıca, Trabzon Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfından aldığımız TOKİ tarafından yapılan yoksul konutlarının tadilatı için de ödenek talebinde bulunuyoruz. Bu konuda Trabzon Huzurevinin bir tadilat süreci olacaktı. Bundan dolayı bu TOKİ konutlarına devri, yerleşmesi söz konusu olacaktı. Bunu da bu konuşmam münasebetiyle tutanaklara ve kayda geçirmek istedim.

Bu duygu ve düşüncelerle bütçenizin hayırlı olmasını yürekten diliyorum, hepinize saygılar sunuyorum.