Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
Konu | : | 2018 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Tasarısı (1/887) ile 2016 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Tasarısı (1/861) ve Sayıştay tezkereleri a) Türkiye Büyük Millet Meclisi b) Cumhurbaşkanlığı c) Millî İstihbarat Teşkilatı Müsteşarlığı ç) Sayıştay Başkanlığı d) Kamu Denetçiliği Kurumu e) Başbakanlık f) Millî Güvenlik Kurulu Genel Sekreterliği g) Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu ğ) Türkiye Yatırım Destek ve Tanıtım Ajansı Başkanlığı h) Başbakanlık Tanıtma Fonu Genel Sekreterliği ı) Diyanet İşleri Başkanlığı i) Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı j) Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu |
Dönemi | : | 26 |
Yasama Yılı | : | 3 |
Tarih | : | 31 .10.2017 |
MAHMUT CELADET GAYDALI (Bitlis) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Ne garip bir tesadüf ki Plan ve Bütçe Komisyonu bende "pilav bütçe komisyonu" imajı yarattı. Bunu sorarsanız "Neden?" diye, plana pek rastlayamadım da onun için.
ABDULLAH NEJAT KOÇER (Gaziantep) - O zaman niye üye olmak istiyorsun?
MAHMUT CELADET GAYDALI (Bitlis) - İzah edeceğim merak etmeyin.
ABDULLAH NEJAT KOÇER (Gaziantep) - Plan ve Bütçenin şahsına hakaret ediyorsun.
ERTUĞRUL KÜRKCÜ (İzmir) - Bulaşma ya, rahat dur.
MAHMUT CELADET GAYDALI (Bitlis) - Eğer planlama olsaydı beyefendi, halkla ilişkiler binasını otuz yılını doldurmadan yıkmazdınız. Bu, plansızlığın bariz bir göstergesi.
ABDULLAH NEJAT KOÇER (Gaziantep) - Ne alakası var şimdi Komisyonla?
MAHMUT CELADET GAYDALI (Bitlis) - Herhâlde Meclis bütçesini görüşüyoruz ve bu da Meclis kompleksi içinde yapılacak veya daha doğrusu yıkılmış binadan bahsediyoruz.
ABDULLAH NEJAT KOÇER (Gaziantep) - Komisyondan...
ERTUĞRUL KÜRKCÜ (İzmir) - Ya Kürt'ü görünce ne saldırıyorsunuz hemen.
BAŞKAN - Lütfen, Sayın Kürkcü lütfen.
MAHMUT CELADET GAYDALI (Bitlis) - Şimdi, otuz yılını doldurmadan bir binanın yıkılması resmen bina katliamıdır, başka hiçbir şey değildir. Planlamalar genelde on yıl, yirmi yıl, elli yıl, hatta yüz yıllık ihtiyaç projeksiyonları göz önüne alınarak yapılır. Aksi takdirde, günü kurtarmak için bugüne mahsus problemleri çözmeye yönelik yaptığınız işler planlama değil refleks olur. Planlama ve projelendirme aşamaları bir projenin en az maliyetinin ödendiği aşamalarıdır. Yapım aşamasından sonraki tadilat ve yıkımlar, yıkım maliyetlerini katlayarak artırır. Plan ve proje aşamasında yeterli araştırmalar, binaları kullanan insanlar üzerinde yapılan istatistiki araştırmalar, eskiden bu binaları kullanan insanlar üzerine araştırmalar ve hatta ziyaretçilerden anket yapılarak görüşleri alınırsa bence çok sağlıklı bir proje yapma imkânı elde edebiliriz. Günümüz teknolojisi modüler üniteler hâlinde projeler ve yapılar öngörmektedir. İhtiyaç duyulduğu zaman binaların ne yöne gelişeceği tespit edilir ve ona göre rezerv alanlar bırakılır. Ne yazık ki söylediğim örnekte bunların hiçbir tanesi yok. Bu analitik kafa yapısıyla, plan yapılmayan bütün projeler bugün karşılaştığımız gibi her yirmi otuz yılda bir yıkılıp yeniden inşaatlarla uğraşıp dururuz.
Şimdi, kayıplar kalemlerine geldiğimiz zaman, bir: Zaman kaybımız oluyor. İki: Para kaybımız oluyor. Üç: malzeme kaybımız oluyor. Dört: Emek kaybımız oluyor. Ki bu parametreler ekonomiyi doğrudan etkiler. Gelişmekte olan ülkeler de bu parametreleri çok dikkatli kullanmak mecburiyetindedir.
Diğer konuşmacılar da bahsettiler mevcut cami hakkında, aynı görüşlere ben de katılıyorum. Mevcut cami, sadece milletvekillerine ayrılabilir. Evet, cuma günleri izdiham oluyor, ben de kabul ediyorum. Bunun için yeni bir alana büyükçe bir cami yapılır, seçmen vatandaşlarıyla o camide cumayı eda etmek isteyen bütün milletvekilleri oraya giderler ama mevcudun korunmasını rica ediyorum mümkünse Sayın Başkanım.
Tabii, Cumhurbaşkanlığı sarayı için de birkaç kelam etmek isterdim ama ne projesi hakkında ne maliyeti hakkında elimde veri olmadığından bu konuda konuşursam yanlış olur. Ama benim tahminimce, birkaç asırlık projeksiyon göz önüne alınarak bu proje yapılmakta.
Hepinizi saygıyla selamlıyorum.