MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Teşekkür ediyorum.

Sayın Başkan, değerli arkadaşlarım; öyle anlaşılıyor ki özellikle Enerji Bakanlığının yapmış olduğu açıklamalardan da işte enerjide yerli üretim bu çerçevede kömür işi de yeniden ele alınıyor. Yeniden ele alınıyor ama bu öteden beri var olan özelleştirme ve kömür, madencilik politikasında da büyük bir değişiklik yok, temelinde özelleştirme var.

Şimdi, 2000 yıllarının başından, sizin iktidara geldiğiniz dönemden bu yana bakıyoruz, üretim artacak, istihdam artacak, iş kazaları azalacak; öyle şeyler bekliyoruz değil mi? Dolayısıyla yerli kömürden, yerli enerjiye katkı sağlanacak. Peki, bakıyoruz üretime, Sayın Bakanım burada Maden Mühendisleri Odasının vermiş olduğu rakam var, rakamlar var, sizi rakamlara boğmayacağım. 1999 yılında ülkemizde gerçekleşen linyit üretimi yaklaşık 65 milyon ton, 2015 yılında 58 milyon tona düşmüş, 2000 yılında taş kömürü 39 milyon ton düzeyindeyken, 2015 yılında 12,9 milyon tona düşmüş üretim. Peki, 2001 yılı itibarıyla SGK kayıtlarına göre iş yeri sayısı 47'si kamu, 559'u özel olmak üzere toplam 606; çalışan işçi sayısı 29.613'ü kamu, 13.244'ü özel olmak üzere toplam 42 bin. Yine SGK verilerine göre 2017 yılında 29'u kamu, 600'ü özel sektör olmak üzere 629 iş yeri var; çalışan işçi sayısı 10.792'si kamu, 27.022'si özel olmak üzere toplam 34.742. Yani 2001 yılından 2017 yılına kadar bir bölü 4 oranında azalmış. İş kazalarına bakıyoruz Sayın Bakan yani bu politikalar, mevcut politikalar sonucunda iş kazalarında da herhangi bir azalma olmamış, artma olmuş. Şimdi ısrarla bu politikalar sürdürülüyor, yeni politikalar, daha çok yerli kömür, daha fazla üretim, yanında -siz de ifade ettiniz- daha az iş kazası olsun, güvenli olsun diyoruz ama aynı politikalar, hiç politikalar değişmeden yine bu kömür sahalarını bölüp bölüp, parçalayıp satacağız. Bunun yerine gerçekten yerli, millî kömür, enerji diyorsak, bütün taraflar ki işçiler var, işverenler var, kamu var, üniversiteler var, meslek odaları var, hepsi bir araya gelse otursa Zonguldak, bu işin üzerinde ciddi bir şekilde çalışsalar ve bütün bir yasa teklifiyle gelseler, ilgili komisyonlarda, ihtisas komisyonlarında bu işler tartışılsa ve doğru dürüst bir yasa yapılsa, üretim artsa, iş kazaları azalsa daha doğru değil mi? Ama böyle yapılmıyor, sürekli olarak torbaya bir şeyler atılıyor geliyor. Bu konuyla ilgili Enerji Bakanlığının da bir ihtiyacı var orada da atılmış, burada da bütün maddeler önergeyle değiştirildi. Bu torba yasada Sayın Bakanım, ta baştan, 1'inci maddeden başlayarak her madde hemen hemen, her maddede değişiklik oldu, ya kendileri gördüler "Yanlış yaptık." muhalefet söyledi, yazım yanlış. Kusura bakmasınlar, özür dilerim, kimseyle kişisel hiçbir problemim yok, bilgi sunan bürokratlar yanlış, eksik, hazırlıksız. Bu nasıl bir şey ya? Her şey yok oldu, yeni bir şey kurulmadı Sayın Bakan. Gerçekten endişe ediyoruz.

BAŞKAN - Maddeye ilişkin lütfen konuşalım.

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Siyaset yapmayalım öyle mi? Biz neyiz ya, siyaset yapmayalım... Siyaset yapacağız elbette ya. Siyasetçi değil miyiz Sayın Başkanım?

BAŞKAN - O zaman Sayın Bekaroğlu, madem siyaset yapacaksak, tabii ki yapalım, yapmayalım demiyorum ama "Bir an önce kapatalım, gidelim, bir an önce kapatalım gidelim." demeyin o zaman.

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Kim diyor bilmiyorum. En temel siyaset yapılacak komisyon...

BAŞKAN - Biz ucu açık, rahat rahat bugün on ikiye kadar konuşalım bunları mesela.

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Tamam, saat bire kadar konuşalım.