| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | Bazı Vergi Kanunları ile Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı(1/884) |
| Dönemi | : | 26 |
| Yasama Yılı | : | 3 |
| Tarih | : | 20 .10.2017 |
GARO PAYLAN (İstanbul) - Teşekkür ederim. Günaydın arkadaşlar.
Sayın Bakan, "Ben Maliyeyim, benim için küçük büyük fark etmez. Sonuç olarak ben vergisini alırım." diyorsunuz.
MALİYE BAKANI NACİ AĞBAL (Bayburt) - Çünkü küçük olan başka kooperatifler dışında işletmeler...
GARO PAYLAN (İstanbul) - Sayın Bakan, bakın, ama dünyadaki gidişata bakın ve Türkiye'deki gidişata bakın.
Şimdi, bir market çıkmış, vatandaşa soruyor reklamlarında: "Kaç şubem vardır benim?" diyor, "Bin" diyor. "Yok, çık, çık." "3 bin" "Yok, çık, çık." "5 bin" "7 bin olmuş." diye reklam veriyor. Bakın, 7 bin şubesi olan bir market... Başka bir marketin 5 bin şubesi var, öbürünün 8 bin. Yani, gittikçe bu perakende boyutunda ticarette hegemonyasını kuran kartellere doğru gidiyoruz. Şimdi, dünyadaki örneklerine baktığımızda, bu karteller hem küçük esnafı bitirmiş hem de küçük üreticiyi bitirmiş. Yani, tarım toplumunu bitirmiş, tarımı tamamın sanayileştirmiş, küçük üretici yok olmuş, doğal tarım yok olmuş, aradaki bütün unsurlar yok edilmiş ve kartellerin eline geçmiş. Amerika'da 4 tane kartel vardır bütün piyasayı kontrol eden. Kapitalizm dediğimiz şey budur ve nihai tüketiciye de sağlıklı olmayan, doğal olmayan, insanları bu kanser vebasıyla baş başa bırakan, tüketim alışkanlıklarına yönelten bir kapitalist sistem, bunun reklam pompalaması, işte "Şunu al ki şöyle olsun." diye reklamlar ve nihayetinde üretici de yok olur, aradaki bütün esnaflar, küçük bakkallar, bütün unsurlar da yok olur, kooperatifler yok olur, üreticinin eli zayıf kalır ve yalnızca büyük marketler kalır. Bunun sonucu nedir arkadaşlar? Bakın, fındık bugün 10 lira, fındık üreticisi isyanda. Kayısı Malatya'da 7 liraya düştü Sayın Bakan. Kuru üzüm 4 lira Sayın Bakan. Bakın, kuru üzüm üreticisi şu anda isyanda, kayısı üreticisi isyanda, fındıkçı isyanda, çay üreticisi isyanda, daha pek çok kalem sayabilirim. Kimler bayram ediyor? Karteller. Çünkü kartellerin eli güçlü. Büyük sermaye kuruluşları, gidiyorlar kooperatiflere de diyorlar ki: "Arkadaş, fiyat budur." Kooperatiflerin, küçük üreticinin pazarlık gücü yok. Neden? Çünkü, bu dağıtım ağında aktör değiller yani nihai tüketiciye ulaşabilecek araçları siz onlara vermiyorsunuz yani sistem onlara vermiyor, kapitalizm buna izin vermiyor. Niye? Sayın Bakan diyor ki: "Ya bunlar kayıt içi, ne güzel, 4 tane mükellefle uğraşıyorum, 4 tane mükellefe gidiyor, milyonlarca insan yazar kasasından borçlanıyor, kredi kartını veriyor, kredi kartı borçlusu oluyor, faizini ödüyor, ben 4 tane büyük market zincirinden vergimi tıkır tıkır alıyorum." diye bakıyor. "Bana ne kooperatiflerden ya, bana ne küçük üreticiden ya." diyor.
Değerli arkadaşlar, nihayetinde varmak istediğimiz hedef buysa, hani Amerika'ya gidin bir tane bakkal göremezsiniz, hep markettir, üretici de sanayileşmiştir, bütün doğal dışı olan üretimler, nihai hedefimiz buysa buna varacağız, çok kalmadı Sayın Bakan. Üç beş seniniz kaldı, eğer ki AKP iktidarı devam ederse etmeyeceğini umut ediyoruz ama ederse beş yıl sonra bütün bu kooperatif sistemleri çöker, marketlerden siz vergiyi alırsınız ve bütün üretim sistemleri buna tabi olur. Sayın Bakan, "Küçük, büyük bana fark etmez." diyemezsiniz bir Maliye Bakanı olarak.
MALİYE BAKANI NACİ AĞBAL (Bayburt) - Ne kadar maksadından çıkarmaya...
GARO PAYLAN (İstanbul) - Ama öyle dediniz, kayıtlarda var.
MALİYE BAKANI NACİ AĞBAL (Bayburt) - Olur mu ya, Sayın Paylan, bu kadar siyasi popülizm yapmayın.
GARO PAYLAN (İstanbul) - Yapmıyorum, siz yapıyorsunuz Sayın Bakan.
MALİYE BAKANI NACİ AĞBAL (Bayburt) - Olur mu, bakın, arkadaşlar, söylediğim şudur: Aynı faaliyeti yapan küçük işletmeler de var, olabilir. Ben o işletmeden vergi alacağım ama aynı faaliyeti yürüten kooperatiften almayacağım. Bu doğru mu?
GARO PAYLAN (İstanbul) - Sayın Bakan, doğru olabilir bakın...
MALİYE BAKANI NACİ AĞBAL (Bayburt) - Sayın Paylan, buna cevap verin, doğru mu?
GARO PAYLAN (İstanbul) - Pozitif ayrımcılık diye bir şey var.
MALİYE BAKANI NACİ AĞBAL (Bayburt) - Ya doğru mu buna cevap verin?
GARO PAYLAN (İstanbul) - Doğru tabii ki.
MALİYE BAKANI NACİ AĞBAL (Bayburt) - Nasıl yani? Orada gariban esnaf işletme kurmuş, fındık işleme fabrikası kurmuş, ondan vergi alacağım; burada kooperatif var diye almayacağım. İkisi de aynı ölçekte.
GARO PAYLAN (İstanbul) - Sayın Bakan, buna bir çalışabiliriz, yöntemini bulabiliriz.
MALİYE BAKANI NACİ AĞBAL (Bayburt) - Ne yöntemi bulacaksın Allah'ını seversen ya, sözümü maksadından çıkarıp bambaşka yerlere götürüyorsun yani.
GARO PAYLAN (İstanbul) - Yok, yok "Küçük, büyük bana fark etmez." dediniz.
MALİYE BAKANI NACİ AĞBAL (Bayburt) - Öyle değil arkadaşlar, yapmayın, maksadından çıkarmayın lütfen ya, bu kadar siyasi popülizm olur mu ya?
GARO PAYLAN (İstanbul) - Tamam, tevil ettiniz, onu başka türlü söyleyeyim.
MALİYE BAKANI NACİ AĞBAL (Bayburt) - Niye tevil edeyim, siz kendiniz söylediniz, kendiniz yorumluyorsunuz.
GARO PAYLAN (İstanbul) - Yok, kayıtlarda var.
MALİYE BAKANI NACİ AĞBAL (Bayburt) - Ya arkadaşlar, maksadımın ne olduğu, sözümün ne olduğunu sizin dışınızda bütün bu salondaki herkes anladı.
ERTUĞRUL KÜRKCÜ (İzmir) - Ben de onun gibi düşünüyorum.
MALİYE BAKANI NACİ AĞBAL (Bayburt) - Siz de yanlış anladınız, niye hep siz yanlış anlıyorsunuz, sizin sırada bir sorun mu var?
GARO PAYLAN (İstanbul) - Sizin sırada sorun var Sayın Bakan. Kayıtlara, Allah'ınızı severseniz tutanakları çıkartın, Sayın Bakan'ın ne dediği bir belli olsun, "Küçük, büyük bana fark etmez." dedi.
BAŞKAN - Sayın Paylan, Sayın Bakan "Söylemedim." demiyor, "Maksadı farklıydı." diyor. Onu zaten açıkladı, üstünde bu kadar durmaya...
GARO PAYLAN (İstanbul) - Düzelttiği için teşekkür ederim.
MALİYE BAKANI NACİ AĞBAL (Bayburt) - "Düzelttiği için." diyor hâlâ, Allah'ım Ya Rabb'im.
GARO PAYLAN (İstanbul) - Sayın Bakan, sonuç olarak büyük kooperatiflerimiz var, ayakta kalmaya çalışıyorlar, onları desteklememiz lazım başka ürünlerle ama küçük kooperatifler yaşayamıyorlar Sayın Bakan. Küçük kooperatiflerin öyle pozitif ayrımcılıklara uğraması lazım ki üretici kooperatiflerinin, onların nihai üreticiye kadar ulaşacağı kanallarla ilgili desteklenmeye ihtiyaçları var yani pozitif ayrımcılığa ihtiyaçları var. Onlar gelip büyük şehirlerde üretimlerini yapacaklar, diyelim ki kayısı konusunda, diyelim ki fındık konusunda, üzüm konusunda veya çeşitli konularda birleşik de işletmeler kurabilirler. Yani doğal ürünlerle ilgili, nihai tüketiciye ulaşacak araçları kurmamız lazım. Bunlar gibi iktisadi işletmeler kurmaları konusunda da onlara teşvikler vermemiz lazım Sayın Bakan. Bunları yaptığımız zaman üretim canlanır.
Bakın, tütün dedik, Adıyaman dedik. Şimdi, Adıyaman'daki tütünü paketleteceksiniz kooperatife, ya bu kooperatif nasıl nihai tüketiciye ulaşacak? Bununla ilgili araçları tartıştık mı mesela? Adıyaman tütününü paketlettik, orada on binlerce üretici var, bunlar nasıl nihai tüketiciye ulaşacak, nasıl teşviklerle ulaşacaklar, hangi araçlarla ulaşacaklar? Bunları düşündük mü? Bunları düşünmemiz lazım.
MALİYE BAKANI NACİ AĞBAL (Bayburt) - Düşündük merak etmeyin.
GARO PAYLAN (İstanbul) - Düşündüyseniz bilgi verin Sayın Bakan.
MALİYE BAKANI NACİ AĞBAL (Bayburt) - Verdim de takip etmiyorsunuz.
GARO PAYLAN (İstanbul) - Yok, ediyorum, çok iyi ediyorum.
Mesele şu: Bu tip üretici kooperatiflerin desteklenmeye ihtiyacı var, kartellere karşı korunmaya ihtiyaçları var. Bunların nihai tüketiciye ulaşacağı araçları kurmamız lazım, bunlarla ilgili bu kanunda pozitif ayrımcılık içeren unsurları koymamız lazım, gerekiyorsa ölçek koyabiliriz yani belli kaygılarınız varsa küçük, büyük konusunda. Bu anlamda, bunların desteklenmeye ihtiyacı var, bu konudaki görüşlerinizi tekrar söylerseniz Sayın Bakan, ben tekrar bazı eleştiriler sunacağım.