BEHÇET YILDIRIM (Adıyaman) - Evet, ben tüm vekil arkadaşlarımı, Komisyondaki diğer arkadaşları ve katılımcı arkadaşları, konuşmacı arkadaşları selamlıyorum.

Mehmet Ali Bey'in söylediği bir cümle vardı, bu çok önemlidir. Bunun üzerinde durulması gerekir. Komisyonunun da bu konuya yoğunlaşması gerekir. Hani anne-çocuk örneğini verdiniz. Anne hastalığını gizliyor. Çölyak hastalığının gizlenmemesi gerektiğini, doğal bir şey olduğunu topluma çok çok güzel anlatmamız lazım. Komisyonun öncelikli görevi olarak çölyakın böyle bir engelli hastalığıymış gibi algılanmaması gerektiğini çok çok iyi topluma bildirmemiz gerekir.

CEYHUN İRGİL (Bursa) - Çölyak hastalık bile değil. Alerjidir arkadaşlar.

BEHÇET YILDIRIM (Adıyaman) - Hastalık bile değil. Evet, bir alerji.

CEYHUN İRGİL (Bursa) - Bildiğimiz alerjidir yani polen alerjisi gibi.

BEHÇET YILDIRIM (Adıyaman) - Evet. Burada söylemiştim zaten. Bir insanın cilt rahatsızlığı varsa, alerjisi atopikse, bağırsaklarda da bu atopi olabilir. Bunu topluma anlatmak Komisyona düşüyor.

Diğer önemli şey: Hasta popülasyonu, hasta demeyelim de çölyaklı insan popülasyonu ne kadar? Ne kadara ihtiyacımız var, ne kadar tüketim gerekiyor ki ona göre özel firmalar veya devlet için, ne kadar tüketim olacağının bilinmesi lazım yani bir haritanın olması lazım. Ne kadar çölyak rahatsızlığı var, ne üretelim ki... Mesela firmalar da kendisini gizliyor. Bu ürün elimde kalır düşüncesiyle -raflarda belli bir ömürleri var- bu ürün tekrar bana iade olur korkusu yaşayan firmalar var. Bu firmaların da bu kaygılarının giderilmesi lazım. Eğer ne kadar tüketebileceğimizi bilsek, ne kadar piyasaya sürülebileceğini bilsek... İnsanlar da tüketiciler de üreticiler de ne yaptığını ne kadar tükettiklerini bilmeli. Bunun için de Komisyonun mutlaka halkı bilinçlendirmesi gerekiyor. Derneklere de bu konuda görev düşüyor diye düşünüyorum.

BAŞKAN - Teşekkür ediyorum.