AHMET SELİM YURDAKUL (Antalya) - Günaydın herkese.

Sayın Başkan, değerli Komisyon üyeleri, sivil toplum kuruluşları ve katılımcılar, öncelikle hepinize hoş geldiniz diyorum.

Güzel bir komisyon oluyor tabii. Ama şunu da belirtmek isterim ki burada sivil toplum kuruluşları var ve aileler var. Bu Komisyonun kuruluş amacı zaten çölyak hastalarının sorunlarını ortaya koyabilmek ve çözüm yolları oluşturabilmek. Bu Komisyon, Milliyetçi Hareket Partisinin önerisi ve tüm partilerin desteğiyle ve onayıyla kuruldu. Dolayısıyla Ceyhun Bey'in ifade ettiği gibi bu konu siyaset üstü bir konu. Yani burada mesela şunları yapalım, bunları yapalım... Zaten Ceyhun Bey, bu Komisyonun kuruluş amacı bu. Niçin kurduk bu Komisyonu? Dedik ki bu hastaların sorunları var, bu hastaların sorunlarını ortaya koyalım.

Şimdi, dolayısıyla, önemsenmemesi fikrine ve kelimesine kesinlikle katılmıyorum. Devlet elinden geldiği kadar imkânlarını ortaya koyuyor ama eksiklikler ve aksaklıklar oluştuğu için, işte bunları ortaya koyabilmek için hep birlikte bu Komisyonu kurmuş bulunuyoruz diye düşünüyorum.

İkinci katılmadığım nokta ise: Sayıları az değil. Aslında sayı çok. Aynı nasıl biliyor musunuz? Doktorlar olarak belki bilebilir, diğer meslek sahipleri belki konuyu bilemeyebilir ama. Sigaraya bağlı "Kronik Obstrüktif Akciğer Hastalığı" dediğimiz KOAH hastalarının sayısı görünen buz dağının tepesi kadardır aslında esas buz dağı alttadır. Aynısı çölyak hastaları için de böyledir çünkü tanı konulmuyor bu hastalara. Ne zaman tanı konuyor biliyor musunuz? 30 yaşında, 40 yaşında, 50 yaşında, komplikasyonlar meydana geldikten sonra. Dolayısıyla burada işte bu aksaklıkları, sorunları hep birlikte çözersek burada net öneriler de getirirsek -biraz önce Başkanın da dediği gibi- çok uzatmadan... Çünkü önümüzde kısa bir süre var. Yani burada bir şey elde edebilmek amacıyla hep birlikte hareket edersek ve siyaset üstü bu konuya yaklaşım gösterirsek daha çabuk başarıya ulaşacağımız konusunda aynı fikirdeyim ve Sayın Mehmet Ali Bey'e de katkıları için çok teşekkür ederim.

Yalnız, tabii, ülkemizde söylenen ile pratik çok farklı işliyor. Dolayısıyla hakikaten, bu üreticilerin sınırlandırılması olayına ben de katılıyorum.

İTTİFAK HOLDİNG YÖNETİM KURULU ÜYESİ MEHMET ALİ KORKMAZ - Hangi üreticinin, tarımsal mı mamul üreticilerinin mi?

AHMET SELİM YURDAKUL (Antalya) - Hayır, mamul üreticilerinin.

Tarımsal üreticilere de çiftçi bazında destek olunabilir, örneklendirme artırılabilir ancak ikinci konuda özellikle sınırlandırma yapılabilir ama bu sınırlandırmada da -dediğiniz gibi- rekabet koşullarını ortadan kaldırmadan, imtiyaz tanımadan farklı bir sistem içerisine girilebilir. Zaten bunu yapmak isteyen de çok az firma vardır diye düşünüyorum.

Dolayısıyla ben katkılarınız için çok teşekkür ediyorum.

BAŞKAN - Çok teşekkür ediyorum.