MURAT BAKAN (İzmir) - Sayın Bakan, teşekkür ederiz sunumunuz için, hoş geldiniz.

Sayın Başkan, değerli Komisyon üyesi arkadaşlarım; öncelikle ben de kaybettiğimiz Komisyon üyesi arkadaşıma Allah'tan rahmet, ailesine başsağlığı diliyorum. Ayrıca, iki şehidimiz var; bir yüzbaşımızı dün defnettik, bir korucumuz şehit oldu, onlara da Allah'tan rahmet, ailelerine başsağlığı, Türk milletine başsağlığı diliyorum.

Sevgili arkadaşlar, bizim son toplantımızın üzerinden bir yıl geçti, 20 Ekimde toplanmışız İçişleri Komisyonu olarak. Ondan önceki bir yılda 1 kere toplandık. Türkiye'de iç güvenliğin en sorunlu olduğu dönem...

BAŞKAN - Kahramankazan... Neyse önemli değil.

MURAT BAKAN (İzmir) - Evet, Kahramankazan'la ilgili toplandık ondan öncede...

BAŞKAN - Kolluk takibiyle ilgili bir yasa çıkarttık, evet.

MURAT BAKAN (İzmir) - Evet, kolluk kuvvetlerini gözetleme komisyonunun kurulmasıyla ilgili...

BAŞKAN - Bir de Urfa'ya istiklal madalyası, üç oldu galiba... Evet, peki.

MURAT BAKAN (İzmir) - Dolayısıyla, son iki yılda biz milletvekili olduğumuzdan bugüne Türkiye'nin yaşadıklarını hepiniz biliyorsunuz. Onlarca intihar bombası saldırısı yaşandı, bunlardan üç tanesi Ankara'da oldu. Ankara'da olmasının ne önemi var? Elbette Meclis burada olduğu için yani millî iradenin tecelligâhı Türkiye Büyük Millet Meclisinin olduğu yerde 3 tane intihar bombası saldırısı oldu. Bir darbe girişimi oldu, Meclis bombalandı, buradaki birçok arkadaşım o sırada buradaydı. Şu an Fırat Kalkanı operasyonu devam ediyor, işte ülkemizin sınır güvenliğiyle ilgili ciddi sıkıntılarımız var. Türkiye'nin iç güvenlik açısından en sorunlu olduğu dönemde, FETÖ-PKK-IŞİD saldırılarının karşısında olduğumuz bir dönemde bu Komisyon iki yıl içinde toplam 3 kez toplanmış. Şimdi, iki yıl sonra biz bir araya geliyoruz. Komisyona havale edilen tasarı, teklif ve kanun hükmünde kararnamelerin tümü 635 tane. Bunun içinde, vatan için bir emirle ölüme giden, üniforması da kefeni olan askerimizin, polisimizin özlük haklarıyla ilgili bizzat benim ve arkadaşlarımın verdiği, Milliyetçi Hareket Partili arkadaşlarımın da verdiği kanun tekliflerimiz var. Bununla ilgili daha önce Mecliste de birkaç defa konuşma yaptık. Bunlar bekliyor Komisyonda. Komisyon toplanmıyor. Sayın İçişleri Bakanımızı en son işte Kahramankazan'la ilgili Komisyonda gördük. Yani, Komisyonun bir araya gelmesi, ülke gündemini konuşması, tartışması, çıkması gereken çok önemli, özellikle terörle mücadele eden jandarmanın, polisin moral motivasyonunu artıracak... Polis intiharlarıyla ilgili bir Meclis araştırması önergesi verdik, hâlâ bekliyor. Gencecik yaşta, hayatının baharında en çok intihar eden meslek grubu polisler ve genç polisler intihar ediyor. 12/12 çalışma sistemi, polisin 12/24 çalışma sistemi, ailesi, sosyal hayatı yok, bunları konuşmuyoruz; apar topar, pazar günü Sayın Başkan, diyorsunuz ki "Biz mail attık." Üçü yirmi geçe bize mail geliyor, pazar günü; Meclis açılıyor, kapanıyor bize mail geliyor. İki yılda üç kere toplanmışız, bizim hazırlanacak, bununla ilgili etraflı konuşacak, düşünecek, çalışma yapacak vaktimiz olmamış, bugün Komisyon toplanıyor. Bu doğru bir yöntem değil. Niye değil? Belki tüm komisyonlar için farklı olabilir ama bu Komisyon için değil. Bu komisyonun ilk toplantısından sonra ben ve arkadaşlarım Sayın Başkanı ziyarete gittik, dedik ki: "Sayın Başkan, biz bu milletin vekilleriyiz, farklı siyasi düşüncelerde, farklı değer yargılarında olabiliriz ama ülkeye hizmet etme noktasında birlikte hareket etmemiz gerekir. Bakın, Mecliste çok sayıda kanun saatlerce tartışılıyor, tek tek maddeler üzerinde konuşuluyor; biz Komisyonda enine boyuna tartışalım, milletin hayrına bir şey varsa birlikte çıkartalım, birlikte müzakere edelim, buradan oy birliğiyle çıkan tasarılar gitsin Meclise, Mecliste de hızlı bir şekilde yasalaşsın, örnek olalım İçişleri Komisyonu olarak." Bunu biz bugüne kadar başaramadık.

Komisyon kurulurken de şunu söyledik, dedik ki: "Burada bir demokrasiyi önce teşkil edelim. Komisyon başkanı iktidar partisinden olabilir, Komisyon başkan vekili de muhalefetten olsun, Komisyon sözcüsü de bir diğer partiden olsun." Bunu da başaramadık. Şimdi geldik bugüne, Nüfus Kanunu önümüze geldi. Bugün saat on birde arkadaşlarımızla toplantı yapabildik. Çok önemli maddeler var içinde, gerçekten enine boyuna tartışılması gereken, müftülere nikah yetkisi verilmesi de dâhil olmak üzere toplumun tamamını ilgilendiren maddeler var ve bu maddeler sadece bizim Komisyonumuzu ilgilendiren maddeler değil. Anayasa'ya aykırı maddeler var bizim kanaatimizce çok sayıda, Anayasa Komisyonunu ilgilendiren maddeler var. Nüfus, işte doğum vesaire. Sağlık, Aile ve Sosyal İşler Komisyonunu ilgilendiren hükümler var, onların görüşüne başvurmamız gereken maddeler var. Yine, Avrupa Birliği Uyum Yasası çerçevesinde çıkan bir kanun tasarısı var, bunun Avrupa Birliği Uyum Komisyonuna da gitmesi gerekir. Öte yandan, Kadın Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonunun da düşüncelerine ihtiyacımız var.

Şimdi, İç Tüzük 34'üncü madde diyor ki: "Bir komisyon, kendisine havale edilen tasarı veya teklifi, başka bir komisyonun ihtisası dahilinde görürse, gerekçeli olarak tasarı veya teklifin o komisyona havale edilmesini isteyebilir.

Bir komisyon, kendisine havale edilen tasarı veya teklif yahut herhangi bir mesele için, bir başka komisyonun düşüncesini öğrenmeyi gerekli görürse, tasarı veya teklifin o komisyonda görüşüldükten sonra iadesini isteyebilir."

Öncelikle alt komisyon kurulmalı elbette, biz de size katılıyoruz ama alt komisyon kurulmadan Anayasa Komisyonuna, Sağlık, Aile ve Sosyal İşler Komisyonuna, Kadın Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonuna ve Avrupa Birliği Uyum Komisyonuna gitmesi, onların düşünceleriyle birlikte bize gelmesi gerekir. Bu gelir, hep beraber istişare ederiz ve bu Komisyon ilk kurulduğunda iki yıl önce söylediğimiz düşüncemizle yine aynı noktadayız. Biz buradan uyum içinde, Adalet ve Kalkınma Partisi, Cumhuriyet Halk Partisi ve Milliyetçi Hareket Partisi ve HDP milletvekili arkadaşlarımız hep birlikte oy birliğiyle çıkartalım buradan ama enine boyuna tartışalım, konuşalım, düşünceleri alalım.

Sayın Başkan, bizim talebimiz budur. Öncelikle bu komisyonlar görüşlerini bize bildirsinler, ardından geldikten sonra alt komisyonu tesis edelim, alt komisyon çalışmaya başlasın.

Teşekkür ederim.