KOMİSYON KONUŞMASI

ABDULLAH ZEYDAN (Hakkâri) - Sayın Başkan, Sayın Bakan, sayın milletvekilleri; ben de öncelikle 15 Temmuz darbe girişimini kınıyor, bugüne kadar ülkemizin demokratikleşmesi uğruna hayatını kaybeden herkesi saygıyla anıyor, Allah'tan rahmet diliyorum. Darbe karşısında demokrasinin yanında duran herkesi selamlıyorum.

Bu vesileyle, darbe koşullarını ortaya çıkaran şartları ve politikalarını Meclisteki bütün siyasi partiler yeniden gözden geçirmeli, öz eleştirel yaklaşmalı ve tekrar darbe koşullarının ortaya çıkmaması için gereken demokratik adımların hızlı bir şekilde atılması gerekmektedir.

Bu kanun tasarısının 71 ve 72'nci maddesinde, Hakkâri ve Şırnak il statülerinin ellerinden alınması ve ilçe statülerine getirilmesi konusu temsiliyetini yaptığımız Hakkâri'de halkta büyük bir üzüntü yaratmıştır.

Sayın milletvekilleri, içinden geçtiğimiz önemli ve tarihî bu dönemde Hakkâri ve Şırnak illerinin il statüsünden çıkarılıp ilçe statüsüne düşürülmesi haksız ve adaletsiz bir karar olacaktır. Bu illerde faaliyet yürüten STK'lara, siyasi partilere, yörenin kanaat önderlerine, halkımıza danışılmadan bir oldu-bittiyle hayata geçirilmeye çalışılan bu tutum gayridemokratik bir tutumdur.

Hakkâri, 1936'da il statüsüne kavuşmuş, içinde birçok medeniyet ve kültürü yaşatmış olan müstesna bir şehrimizdir. Hakkâri yöresindeki insanlarımızın tek geçim kaynağı olan vilayet olma niteliği Hakkâri'den alınırsa, yörede kültürel, sosyolojik ve ekonomik mağduriyetler ve tahribatlar ortaya çıkacaktır. Yörede ekonomik hayat: Coğrafik olarak tarıma elverişli olmadığı ve sanayi ve üretim tesisleri olmadığı için tek geçim kaynağı il olmasından kaynaklı ekonomik gelirlerdir. Hakkâri'nin ilçe olması durumunda büyük bir insan göçü olacağı, demografik yapının değişeceği ve şehrin âdeta bir köy konumuna gelebileceği ilgili STK'larca dile getirilmektedir. Ahmedi Hani, Mela Hüseyin Bate, Fakiy Teyran gibi birçok bilge insan ve kanaat önderini bağrından çıkaran Hakkâri'nin idari yapısının değiştirilmesi demek Hakkâri'nin kadim kültürüne karşı yapılan büyük bir haksızlık olacaktır.

Bu tasarıda gerekçe olarak güvenlik önlemleri dile getiriliyor. Tabii ki devlet, Hükûmet gerekli gördüğü her yerde, gerekli güvenlik önlemlerini alma hakkına sahiptir ve muktedirdir. Fakat bu Yüksekova, Cizre'yle ilgili bir konudur. Eğer oralarda bir güvenlik zafiyeti varsa, oraların konumunu güçlendirme adına oralar il statüsüne kavuşturulabilir. Yani bunun için Hakkâri ve Şırnak'ın yıllardır kazanmış olduğu bu hakkı ellerinden almanın bir anlamı yok. Ayrıyeten, bugün Yüksekova ve Cizre için düşünülen güvenlik zafiyetleri ilçe olmalarından kaynaklıysa, yarın ilçe konumuna gelecek Hakkâri ve Şırnak için de aynı güvenlik kaygılarının illerde oluşabileceği bir gerçekliktir.

Bu anlamda, bu tasarıda, Hakkâri ve Şırnak illerinin ilçeye dönüştürülmesi maddelerinin çıkarılması ya da her iki ilimizin il olarak kalıp Yüksekova ve Cizre ilçelerimizin il yapılması konusunda fikirlerimizi belirtiyor, bütün milletvekili arkadaşlarımızı saygıyla selamlıyorum.