Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
Konu | : | Komisyon gündemine gelen kanun tasarı ve tekliflerinin torba kanun şeklinde olması ve Komisyona havale süreci hakkında görüşmeler |
Dönemi | : | 26 |
Yasama Yılı | : | 1 |
Tarih | : | 09 .08.2016 |
GARO PAYLAN (İstanbul) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Sayın Başkan, biliyorsunuz, bir darbe bulutunun içinden geçiyoruz ve bir darbe girişimi yaşandı ve aslında hiçbir şey olmamış gibi hayatımıza devam etmeye çalışıyoruz, eski alışkanlıklar devam ettiriliyor. Tekrar bir torba yasayla karşı karşıyayız ve Sayın Vekilimin de söylediği gibi, bir gün önceden haberimiz olarak toplantıya çağırılıyoruz. Oysa bu torba yasalar çok önemli, Türkiye'nin önümüzdeki on yıllarını etkileyecek maddelerle dolu ve ayrı ayrı, yasalar çerçevesinde çalışılması gereken maddeler var. Varlık fonunun kurulması, Türkiye'nin milyarlarca dolarlık varlığını yürütecek bir fonun kurulması. Daha uzun dönemde bir çalışmaya mutlaka ihtiyaç var ve siyasi partilerin birbirini ikna etmesi ve katkı sunmasına ihtiyaç var. Aynı şekilde, bireysel emeklilik sistemi. Ama bizim için bu torba yasada çok önemli olan maddeler var.
Bakın, darbe sürecine giderken, darbenin oluşumu bir darbe sürecini gerektirir. Biz, burada, HDP milletvekilleri olarak, bir yıldır "Ülke darbeye gidiyor." diyoruz, "darbenin şartları yaratılıyor." diyoruz, "Güvenlikçi politikalarla ordu siyasete ortak edilerek darbenin şartları ortaya konuyor." diyoruz. "Pek çok suç işleniyor." dedik ve baktığımızda, bir öz eleştiri vermemiz gereken, bütün siyasetçiler olarak, HDP olarak biz buna başlayabiliriz, kendi öz eleştirimizi verebiliriz ama bütün siyaset kurumunun öz eleştiri vermesi gereken bir dönemi yaşamalıyız öncelikle. Ama bu öz eleştiri ortaya konmadan, hiçbir şey olmamış gibi hayatımıza devam etmeye çalışıyoruz. Bu kabul edilemez.
Özellikle, yasada Hakkâri ve Cizre'nin il olmaktan çıkarılması var. Tamamen güvenlikçi politikanın tezahürü, darbe öncesi darbecilerin önerdiği maddeleri, iki ilimizin il olmaktan çıkarılmasını, darbe sonrası, hiçbir şey olmamış gibi, torba yasasında barındırmak darbecilerin isteğini yapmak olabilir. Bu konuda mutlaka düşünmeliyiz ve belediyelerimize İçişleri Bakanı veya valinin yetkisiyle, herhangi bir şüpheyle kayyum atanmasını öneriyor bu yasa. Bu kabul edilemez. Bu da güvenlikçi dönemin, ordunun siyasete ortak olduğu dönemin bir tezahürüdür. Bu açıdan, bizler, Ceylanpınar'dan başlayarak bütün yaşadığımız her şey Mecliste kurulacak darbe komisyonu tarafından, bir hakikatler komisyonu tarafından incelenmeden böyle yasaların çıkarılmasını asla kabul edemeyiz. Bu anlamda bunlara tekrar bakalım ve bu konuda bir açıklamamız belki olabilir.
O gece, bakın, darbe gecesi oyun içinde oyunlar oynandı. Birileri öne sürüldü, birileri erken darbeyi doğurdu, birileri geri çekildi. Yine güvenlikçi politikaların oluşmasını isteyenler var. Ülkeyi yeni bir darbe dinamiğine sürüklemek isteyenler olabilir. Bu tip yasalar da, yani gönül bağlarını koparıcı yasalar da ülkeyi yeni darbe dinamiklerine sürükleyebilir. Mademki bir helalleşme, hesaplaşma ve yüzleşme dönemine girmek istiyoruz, buradan başlayalım. Bu iyi niyet işaretini Hükûmet de versin, siyasi partiler de versin, öz eleştiri sürecine girelim ve hep beraber iyileşelim diyorum. Şimdilik böyle maddelerde başlarken tekrar bununla ilgili belki siyasi iradenin bir adımı olur. Ona göre tekrar konuşacağız.
Teşekkür ederim.