| Komisyon Adı | : | DIŞİŞLERİ KOMİSYONU |
| Konu | : | Türkiye Cumhuriyeti ile İsrail Devleti Arasında Tazminata İlişkin Usul Anlaşmasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı (1/754) |
| Dönemi | : | 26 |
| Yasama Yılı | : | 1 |
| Tarih | : | 17 .08.2016 |
CEMALETTİN KANİ TORUN (Bursa) - Değerli arkadaşlar, bazı konularda çok ağır eleştiriler oldu yani bence haksız, onlar konusunda kısa bir açıklama yapayım dedim. Yani artık İsrail meselesinden bütün Türk dış politikasını batıracak derecede ağır eleştiriler. Önce şunu söyleyeyim: Yani hırsızın hiç mi suçu yok? Yani Türkiye'nin Batı'yla ilişkilerini bozulması tamamen Türkiye'nin doğrudan kötü dış politikasından kaynaklanmıyor. Ortada ilkesiz, iki yüzlü, "double" standardı olan bir kesim var ve bunlar "İslam dünyasında demokrasiyi savunuyoruz." -laf arasında- dedikleri hâlde Mısır'da darbeyi desteklediler, dünyanın her yerinde darbeyi desteklediler, Türkiye'de de darbeyi destekliyorlardı. Aslında size o şekilde davranmalarının, bize o şekilde davranmalarının bir ölçüde şeyi bu. James Jeffrey'in daha üç gün önce Hürriyet'te çıkan röportajını biliyorsunuz. Yani Türkiye eğer yani burada hanımlar olduğu için çok daha ağır bir şey söyleyemiyorum yani eğer onların istediği pozisyonda olsaydı hiçbir zaman Türkiye'yle onlar arasında bir problem olmayacaktı. Burada sorun Türkiye'nin bağımsız bir dış politika gütmesi ve gütmeye çalışması daha doğrusu. Belki tam anlamıyla güdemese bile gütmeye çalışmasından kaynaklanıyor. Yani burada çok ağır bir haksızlık var yani Hükûmet her şeyi yanlış yaptı. Dış politikada her şey size de bağlı değil ki. Mısır'da darbe oldu, Batı açıktan arkasında durdu. Libya'daki süreci açıkça Batı kendi kendilerine eleştiriyorlar. Suriye'de, demin Öztürk Bey Türkiye'nin kırmızı çizgilerinin ne kadar pembeleştiğinden bahsetti. Amerika'nın bütün kırmızı çizgileri kalktı Suriye'de. Obama açıktan dedi ki: "Kimyasal silahlar bizim kırmızı çizgimizdir." Ne yaptı sonra? Hiçbir şey yapmadı. Amerika dünyanın süper gücü, istese her şey yapardı. Yani dış politikada yani orada ortada herkes ilkeli davranıyor, bir Türkiye bu arada çok ilkesiz şey yürütüyor.
Rusya'yla ilişkiler. Rusya'yla ilişkilerde son tahlilde Başbakan "Emri ben verdim." demedi. Başbakan angajman kuralları gereği bu sınırları geçene yönelik yani bizatihi o uçağa yönelik bir emir verdiğini söylemedi. Cumhurbaşkanı da iki gün sonra... Yani ilk başta beklediler, Putin'le ilişki kurmaya çalıştılar. Ayrıca şunu söyleyeyim: Arkadaşlar kelimelere çok takılıyorlar. Türkiye Rusya'dan özür dilemedi Cumhurbaşkanımız üzüntülerini bildirdi "Sorry" dedi.
OĞUZ KAAN SALICI (İstanbul) - İngilizce "Excuse me", Rusça "İzvinite."
CEMALETTİN KANİ TORUN (Bursa) - Yani üzüntülerini bildirdi. Yani "Apologize" değil.
Evet, o kısmı geçelim yani sonuçta Türkiye bölgede kendi kontrolünde olmayan şeyler yüzünden mevzi kaybetti. Doğrudur. Maliki gelmeseydi Irak'la ilişkiler gayet güzel devam ediyordu. Irak'ı bu hâle getiren de, Amerikalıların kendileri söylüyor, Maliki'dir. Yani onun politikaları yüzünden, IŞİD de o yüzden çıktı, diğer terör örgütleri de yeniden güç kazandı. Yani bunda bizim ne şeyimiz var. İran'la en zor durumda bile Türkiye Brezilya'yla beraber İran nükleer anlaşmasında Türkiye prensip olarak orada barıştan yana durdu. O zaman Türkiye'yi eleştirenler aynı anlaşmayı daha sonra kendileri imzaladılar. Yani demek istediğim şu: Biraz yüklenirken tamam, haklısınız muhalefet yüklenecek, eyvallah bir şey demiyoruz.
OĞUZ KAAN SALICI (İstanbul) - Sen de öyle bir şey diyorsun ki dükkânı kapatıp gidelim ağabey.
CEMALETTİN KANİ TORUN (Bursa) - Yok hayır, ben şunu demek istemiyorum: Elimizde olmayan şeyler yüzünden bazı şeyler bozuk gittiyse tamamen de yani bunu Hükûmete ya da Türkiye'deki dış politikanın suçu olarak şey yapmayalım. Yani bazı şeyler Arap Baharı sonrasında Batı ne yaptı? İslam dünyasında demokrasinin kendilerine zararlı olacağını düşündü. Arap Baharından sonra bütün demokratik yolla gelen iktidarların anti Amerikan olduğunu görünce frene bastılar, bu kadar basittir. Yani orada demokrasi diyorlar, burada bize iki yüzlülük yapıyorlar. Şimdi yani hırsızın hiç mi suçu yok arkadaşlar, lütfen.
Teşekkür ederim.