AKIN ÜSTÜNDAĞ (Muğla) - Şimdi, Sayın Başkan, ben bağırmasını iyi bilirim de nezaket olarak bağırmadan konuşmayı tercih ediyorum böyle saygın bir komisyon önünde. Fazla yüksek ses çıkınca haklılık oranı artacak diye bir şey yok. Yani ben burada çok basit bir şey söyledim. O kadar basit ki aslında, Oktay Bey'den daha fazla reaksiyon beklerken Sayın Parsak daha fazla reaksiyon gösterdi.

Benim söylediğim çok basit. Buna cevap vermenizi de -Sayın Özel'in dediği gibi- gayet doğal karşılarım. Yani bizim eleştirimize eleştiri... Benim söylediğim farklı bir şey. Aynen şunu demişim... Yani "Size ne MHP'den!" lafları söylendiği için buna ilişkin olarak söylüyorum ki bu İç Tüzük'le ilgilidir, ilgisiz diye bir şey yoktur. Tam da başta söyledim, Parlamento hukukunun en önemli düzenlemelerinden olan İç Tüzük -konuşmamı iyi dinlediyseniz- aynı zamanda da bir siyasi alan yaratıyor. İşte bunu konuşuyoruz. Bu da tam da millî iradeyle ilgili, demokrasiyle ilgili, her şeyle ilgili.

Şimdi burada ben ne demişim? "MHP'den size ne!" Yani "Bize niye karışıyorsunuz? İstediğimiz gibi hareket ederiz."e yönelik olarak, buna ilişkin olarak...

MEHMET PARSAK (Afyonkarahisar) - Kararı millet verir, o anlamda söyledim. Sadece size de değil, başka herkes için söyledim. Hiç kimseye...

AKIN ÜSTÜNDAĞ (Muğla) - Sayın Parsak, müsaade edin, siz konuşurken ben dinliyorum çünkü.

AYTUĞ ATICI (Mersin) - Allah Allah! Böyle mi müzakere ediliyor ya!

SİBEL ÖZDEMİR (İstanbul) - Ama böyle olmaz ki!

AKIN ÜSTÜNDAĞ (Muğla) - Ben "Niye böyle yaptınız?" demedim farkındaysanız. "Niye böyle davranıyorsunuz? Niye iktidar gibi?" demedim. Sadece şunu söyledim: "Size ne MHP'den!" şeyine karşılık "MHP'nin son zamanlardaki siyaset tarzı kendi iç sorunu olmaktan çıkmış yani kendi iç işleyişi olmaktan çıkmış ve bu sadece MHP'yi ilgilendirmeyen bir noktaya gelmiştir. Dolayısıyla toplumun tüm kesimlerini -ki bu İç Tüzük'teki gibi, daha önceki Anayasa değişikliğindeki gibi, ondan önceki dokunulmazlık gibi- ve Meclisteki diğer muhalefet partilerini de etkiliyor. Dolayısıyla bu siyasete dair yani MHP'nin bu siyasetine dair eleştirilerin dile getirilmesi de gayet doğaldır." demişim. Bunda cevap verecek bir şey yok ki? Yani benim söylediğim bu.

MEHMET PARSAK (Afyonkarahisar) - Öncesini okuyun.

AKIN ÜSTÜNDAĞ (Muğla) - Hayır, hayır bu.

MEHMET PARSAK (Afyonkarahisar) - Öncesini okuyun da. Öncesini okuyun, öncesini, öncesini, sonra oraya gelin.

AKIN ÜSTÜNDAĞ (Muğla) - "Düşündürücü" yani "bu şekilde düşündürücü" demişim.

OKTAY ÖZTÜRK (Mersin) - "AKP'yle nasıl birlikte hareket ediyorsunuz?" dediniz ya.

AKIN ÜSTÜNDAĞ (Muğla) - Ya "Niye böyle yapıyorsunuz?" dememişim. Bakın, ben bir hukukçu olarak kelimeleri çok iyi seçerim. Yani dikkat ederseniz gayet özenli seçilmiş, "düşündürücü"...

OKTAY ÖZTÜRK (Mersin) - Akın Bey, biz de hukukçuyuz, oduncu değiliz.

AKIN ÜSTÜNDAĞ (Muğla) - Demişim ki mesela, aynen söylüyorum, Sayın Parsak, söylüyorum, ne demişim: "Getirilen düzenlemede özellikle MHP'nin muhalefet partisi olarak destek vermesi çok konuşuldu." Bak, bu. Bakın, buna niye cevap veriyorsunuz, onu anlamadım yani "Çok konuşuldu." Bir tespit bu.

BAŞKAN - Peki...

AKIN ÜSTÜNDAĞ (Muğla) - Şimdi, değineceğim bir iki nokta var ismim zikredildiği için değerli arkadaşlar. Şimdi, Sayın Parsak dedi ki...

BAŞKAN - Sayın Üstündağ, daha bitiremeyeceğiz herhâlde bu karşılıklı konuşmayı?

AKIN ÜSTÜNDAĞ (Muğla) - Yok, yok, bu çok öneri getirmez.

Değerli arkadaşlar 5'inci maddeyi görüşüyoruz ve geçen dört maddede de Cumhuriyet Halk Partisi Grubu olarak değişiklik önergesi verdik. Sayın Parsak "Siz hiç katkı sunmuyorsunuz." dedi. 5'inci maddede sundum işte. "Kişiye özel düzenleme yapılamaz." Frak giymek, beyaz kelebek takmak zoruna gidiyorsa Meclis Başkanı giymesin. Belki ondan sonraki Meclis Başkanı "Ben giymek istiyorum." diyecek.

MEHMET PARSAK (Afyonkarahisar) - Giyebilir, engel yok ki. Bu düzenleme itibarıyla Meclis başkan vekilinin frak giyerek oraya oturmasına hiçbir engel yok.

AKIN ÜSTÜNDAĞ (Muğla) - Benim demek istediğim farklı bir şey yani bunu saptırmayın şeyinden.

MEHMET PARSAK (Afyonkarahisar) - Yok saptırmıyorum, ben fikrimi ifade ediyorum.

AKIN ÜSTÜNDAĞ (Muğla) - Benim dediğim farklı bir şey Sayın Parsak. Şimdiye kadar hiç yapmadığınız bir şeyi yapıyorsunuz yani konuyu farklı bir şekilde, demagojiyle kapatmaya çalışıyorsunuz.

MEHMET PARSAK (Afyonkarahisar) - Demagoji değil, cevap veriyorum.

AKIN ÜSTÜNDAĞ (Muğla) - Ben kişiye özel düzenleme yapılmadığını söylüyorum.

MEHMET PARSAK (Afyonkarahisar) - Sayın Üstündağ hukukçusunuz, Allah aşkına şu hükmü okuyun.

AKIN ÜSTÜNDAĞ (Muğla) - Evet, okudum.

MEHMET PARSAK (Afyonkarahisar) - Frak yasaklanıyor mu, frak mecburiyeti mi kalkıyor, lütfen onu okuyun.

AKIN ÜSTÜNDAĞ (Muğla) - Benim söylediğimi tekrar tekrar edip...

MEHMET PARSAK (Afyonkarahisar) - İlk günden Grup Başkan Vekilimiz Sayın Akçay bunu ayrıntılarıyla ifade etti size.

ADEM YEŞİLDAL (Hatay) - Ya isteyen giyebilir, engel yok ki.

AKIN ÜSTÜNDAĞ (Muğla) - Kişiye özel düzenleme yapılıyor burada. Meclis Başkanının böyle bir hassasiyeti olduğu, ben bunu söylüyorum. Böyle bir hassasiyeti olan birisi lütfen aday da olmasın, Meclis Başkanı da olmasın diyorum. Bu, gayet net bir şey.

Şimdi, değerli arkadaşlar, Türk milletinin iradesinin Mecliste... Yani Türk milletinin iradesinden bahsettiğiniz için. İşte, bu İç Tüzük de millet iradesini nasıl ete kemiğe büründüreceğinizin Mecliste bir çalışmasıdır. Yani burada sadece "Türkiye milletinin iradesi" kelimesini bütün anlamlarından ayırarak kullanmak doğru değildir. Şu andaki İç Tüzük değişikliğinin millet iradesini sakatlayan, fesada uğratan, millet iradesini tam olarak ortaya konmasını engelleyen bir nitelikte olduğunu söylüyorum. Bu da...