MARKAR ESEYAN (İstanbul) - Teşekkürler.

Sayın Başkanım, değerli hazırun; ben 1-2 tane merakımı celbeden kısa soru sormak istiyorum. Bu, basına yansıdı, Avrupa Birliğinden 2007 yılından beri Türkiye'ye gelen fonlar sanırım 2,7 milyar avro, bununla ilgili bir denetleme söz konusu olacakmış. Bu, basına yansıdı ve ilk kez yapılan bir denetleme olacağı da iddia ediliyor. Burada tabii, bilgi yanlışlığı da olabilir. Bu denetlemenin ilk kez Türkiye'ye uygulanacağı da ifade edildi. Bunu nasıl yorumluyorsunuz, bir bilginiz var mı, onu merak ettim.

Bu göç anlaşmasıyla AB üyelik süreci arasındaki ilişkinin yeniden düzenlenmesi gibi bir görüşme oluyor mu yani bu ikisinin birbirinin koşutu olması noktasında ilişkiyi yeniden düzenleme, böyle bir ihtiyaç var mı?

Bir de tabii, Türkiye'nin Avrupa Birliğine uyumlanması söz konusuyken şimdi son süreçlerde bir de Avrupa Birliğinin önemli ülkelerinden, lokomotif ülkesi Almanya'nın terör konusundaki Türkiye karşıtı pozisyonu söz konusu. Yani, PKK'nın ve FETÖ'nün, DHKP-C'nin açıkça desteklendiği, bir ülkenin lokomotifi olduğu... Avrupa Birliğine girişle ilgili sıkıntıları aşmaya çalışırken biz elli dört yıllık süreçte, böyle açık bir desteğin verildiği önemli bir ülkeyle ilişkiler Avrupa Birliği üyelik sürecini ve bizim ön koşullarımızı nasıl etkiler? Yani, bu görüşmelerde Cumhurbaşkanımız düzeyinde bunlar dile getiriliyor ama bu çok ciddi bir sorun. Yani, terör örgütlerine verilen açık destek, Türkiye'nin kabul edebileceği... Hele 15 Temmuzla birlikte doğrudan güvenlik meselesidir, varlık sorunudur. Bu varlık sorununu hiçe sayan bir güçlü ülke söz konusu Avrupa Birliğinin bel kemiği. Bu sorun nasıl aşılacak, sizin projeksiyonunuz nedir?

Teşekkür ediyorum verdiğiniz bilgiler için.