KOMİSYON KONUŞMASI

BAŞKAN - Bugün yeni bir kanun tasarısını görüşmek üzere bir araya geldik. Ne yapmaya çalışıyoruz? Bu Komisyonda bugüne kadar yapmış olduğumuz çalışmalarda hep bir şeyi gözeterek yol almaya çalıştık. Bakanlıklarımızın ve Hükûmetimizin hazırlayarak Komisyonumuza, Meclisimize getirmiş olduğu tasarılarda ülkemizin özellikle rekabetçi bir ekonomiye kavuşması, rekabetçi üretim yapısı, bilgi üreten, bilgiyi teknolojiye dönüştüren, onu değere dönüştüren, ekonomik değeri bireyin, ferdin refahına dönüştüren, topyekûn bir kalkınmayı amaçlayan ve sonuç itibarıyla ülkemizin küresel hedeflerine bir adım daha yaklaşmayı bir anlamda mümkün kılan çalışmalar yaptık.

Bugün de esasen yeni bir kilometre taşını bu yolculuğun hızlanması ve bir an önce hedefe ulaşılması adına gerçekleştirmek için bir aradayız. TÜBİTAK'ın yeniden yapılandırılması, bazı çalışmaların, yine TÜBİTAK'taki enstitüler eliyle yürütülen çalışmaların yeni bir yapı kurularak konsolide edilmesi, bir anlamda Türkiye'de AR-GE çalışmalarının sahipli AR-GE'ye dönüştürülmesi ve başıyla, süreçleriyle ve sonuçlarıyla yönetilebilen, öngörülebilen ve ölçülebilen bir AR-GE yapılanmasına geçilmesi hedefleniyor.

Değerli arkadaşlar, 2015 yılı verilerine göre, gayrisafi yurt içi hasıla rakamlarına baktığımız zaman, 2004-2014 yılı periyodunda AR-GE harcamalarının gayrisafi yurt içi hasıla içerisindeki payının 2 katına çıktığını görüyoruz. Aslında bir eşik vardı, bu eşik yüzde 1'in üzerine çıkmaktı, bugün bu eşiği aşmış bulunuyoruz ancak bu eşik tabii ki ülkemizin hedeflediği yolda aslında bir ön eşik, daha öte ve küresel değerleri ya da küresel ölçekleri, küresel eşikleri yakalayan ve aşan bir hedefimiz ve ulaşmak istediğimiz eşiklerimiz var. Bu dönemde AR-GE harcamalarımız 7 milyardan 19 milyara çıkmış ve rakam olarak da 3,4 katına ulaşmışız. Millî gelire oran olarak, 2018 yılında, Onuncu Kalkınma Planı'na göre hedefimiz toplamda 1,8'e ulaşmak, 2023'te de aslında, küresel, bir anlamda "benchmark" niteliğinde olan, millî gelirin yüzde 3'üne ulaşmak. Sadece bu değil aslında hedef, diğer taraftan AR-GE'nin tabana yayılması, bir anlamda özel sektörün çekici güç olması, işte burada da aslında 2002 yılından beri çok önemli mesafeler alınmış. Özel sektörün AR-GE harcamaları içerisindeki payı yüzde 15'ten yüzde 50'ye çıkmış durumda. Baktığımız zaman, yine Onuncu Kalkınma Planı'na göre 2018 hedefimiz özel sektör harcamalarının yüzde 60'a çıkarılması. Evet, bütün bunları yaptık, bunlar gerçekten çok önemli gerçekleşmeler ancak yeterli buluyor muyuz? Hayır, bulmuyoruz. Zira şu an bir başka ölçeğe baktığımız zaman, imalat sanayisi içerisindeki yüksek teknolojili ürünlerin üretim payının, ihracat payının 4,2, ihracatımızdaki payının da yüzde 3,5 olduğunu görüyoruz, OECD ortalamasının yüzde 15'lerin üzerinde olduğunu görüyoruz. O hâlde özellikle imalat sanayisinde almamız gereken çok önemli mesafeler var. İşte bunun için bu dönüşümü yapıyoruz. Bunun için yeni bir anlayışla, yeni bir stratejiyle, yeni bir konsolidasyonla AR-GE çalışmalarını tabana yaymak, sanayinin dönüşümünü hızlandırmak, sanayideki üretim yapısını yüksek katma değerli yapıya doğru dönüştürmek gibi bir anlayışla bugün Hükûmetimiz ve çok Değerli Bakanımız bu tasarıyı Komisyonumuza ve Meclise getirmiş durumda.

Önemli olan şudur değerli arkadaşlar: Öncelikle, Türkiye üretimi öğrenmiştir, üretimin bilgisine sahip olmuştur, küresel pazarlara üretimini taşımayı becermiştir. Şu an yapmamız gereken bir şey var, evet, yüksek katma değerli ürün yapısına geçiş, teknolojinin sahibi olmak, bilgiyi teknolojiye dönüştürmek, tasarımı yapmak, AR-GE'yle kombine etmek ve buradan markayı oluşturmak ve marka ekonomisine geçmek, amacımız bu. Bütün bunları başardığımız takdirde hem küresel hedeflerimizi yakalamış hem dünyanın en gelişmiş 10 ekonomisi arasına girmiş hem de teknolojinin kullanıcısı olmaktan teknolojinin sahibi olmaya doğru evrilmiş oluruz.

Bütün bu açıklamaların çok daha net detayı ve tasarıyla ilgili hususlar hakkında ve aslında daha önceki çalışma hayatını da teknolojiye, savunma sanayisine, teknolojinin evrilmesine ve bir anlamda savunma sanayisindeki eşiklerin aşılmasıyla, etkileşim yoluyla Türk sanayisinin pek çok alanını da evrilmeye doğru tetikleyen bir anlayışla çalışma hayatını geçiren çok Kıymetli Bakanımıza Yüksek Teknolojiler Araştırma Merkezi ve Bilim, Teknoloji ve Sanayi İcra Kurulu Kurulması ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı hakkında detaylı bilgi, vizyon ve öngörülerini bize aktarmak ve bizimle paylaşmak üzere söz veriyorum.

Buyurun Sayın Bakanım.