KOMİSYON KONUŞMASI

Hüda Hanım, buyurun.

HÜDA KAYA (İstanbul) - Merhaba tekrar.

Şimdi, biraz önce, arkadaşınızın ismini bilemiyorum, vekilimizin...

BAŞKAN - Tamer Bey.

HÜDA KAYA (İstanbul) - Tamer Vekilimiz ailelere para teklifiyle ilgili bir şey söylediğimi ifade etti. Konuşmamı iyi takip etmemiş, iyi dinlememiş.

TAMER DAĞLI (Adana) - "Başka yerden duydum." dediniz.

HÜDA KAYA (İstanbul) - Ben ısrarla arkadaşlara dedim ki: "Farklı olaylarda, farklı bölgelerde mağdur olan ailelerle ilgili böyle örnekler var." Bu olayla ilişkilendirmedim. Burada bu yardım yapılırken kendilerine güvenerek sorduğumu söyledim, "Böyle bir şart, böyle bir madde, imzalanırken böyle şartlar var mıydı?" diye sordum açık bir yüreklilikle; böyle bir itham, böyle bir iddia ifade etmedim; net olarak anlaşılması gerekiyor.

TAMER DAĞLI (Adana) - Başka yerde varsa onu da istedim ben işte.

HÜDA KAYA (İstanbul) - O ayrı, o ayrı bir olay, onu da belgeleyip getiririm. Buranın şu anda gündemi değil diye olayı yaymadım.

TAMER DAĞLI (Adana) - Bugünkü gündemimiz bu ama bizim.

HÜDA KAYA (İstanbul) - Tamam, şu anda belgeyle gelmedim ben buraya, ben gözümle şahit olduğumu söyledim size. Belgelerim, getiririm, yalan söylüyor hâlim yok.

Şu anda buradaki bu gündemle ilgili, bu konuyla da ilgili- yine doğrudur, benim Adana'ya gidip bu konuyla ilgili görüşmelerim olmadı, siz yakından takip ediyorsunuz, zannedersem de Adana Vekilisiniz- bakın, medyaya da düşen, istediğiniz zaman herkesin rahatlıkla medyada bulabileceği onlarca haber var.

Bahtınur hayatını kaybeden çocuklarımızdan bir tanesi, onun babası: "Erkek çocuklarım da Süleymancıların yurdunda." diye kendisi ifade ediyor. Direkt ifade ederek diyor ki: "Aladağ ilçe eğitim müdürü 'Ben de bu yurtlarda okudum.' diyerek beni ikna etti diyor." Alın size, kayıtlara geçsin.

TAMER DAĞLI (Adana) - Hangi müdür ama?

HÜDA KAYA (İstanbul) - Aladağ ilçe eğitim müdürü.

TAMER DAĞLI (Adana) - Ama, "İlçe millî eğitim müdürü mü, yoksa yurdun müdürü mü?" diyorum ben?

HÜDA KAYA (İstanbul) - Yani, bu, kupürü geliyor, çıktısını...

TAMER DAĞLI (Adana) - Yurdun müdürü mü, millî eğitim müdürü mü?

HÜDA KAYA (İstanbul) - Hayır, yurt değil, ilçe millî eğitim müdürü diyorum, bakın, direkt. Şimdi çıktılar geliyor, getirtiyorum.

BAŞKAN - Şimdi, ben burada araya gireceğim.

HÜDA KAYA (İstanbul) - Bitireyim hemen Başkanım.

İkincisi: Yine, Zeliha'nın babası Mustafa Avcı "Hocalar bizi yönlendirdi, burayı tanıttı bize." diyor. 35 kilometre uzak bir köyde yaşıyor ve "Bize hocalar tanıttı burayı." diyor.

TAMER DAĞLI (Adana) - Yani öğretmenler mi, o dernekteki hocalar mı?

HÜDA KAYA (İstanbul) - Hayır, orayı tanımıyorlar. Yakın bir okul olmayınca, taşımalı gidip gelme imkânı da yok, yurt da yok, oradan, bir önceki sınıftan, her neyse, sınıfındaki hocalarsa Millî Eğitim Bakanlığının okulları. Yani, gidip gelme imkânı yoksa, "İşte burada böyle bir yurt var, kalın." diye hocalar bizi yönlendirdi diyor. Bakın, Aladağ'da çocuklarını kaybeden aileler, tek tek burada hepsi yazıyor, bu bir tanesi.

TAMER DAĞLI (Adana) - Yani, ilçe millî eğitim müdürü diyor mu?

HÜDA KAYA (İstanbul) - Evet, evet, aynen, onu da hemen gösteriyorum.

TAMER DAĞLI (Adana) - Ne diyor?

HÜDA KAYA (İstanbul) - Ne diyor? İlçe millî eğitim müdürünün "Ben de bu yurtlarda okudum." diyerek kendisini ikna ettiğini ifade ediyor.

TAMER DAĞLI (Adana) - Bu suç duyurusudur, biz de bunu istiyoruz.

HÜDA KAYA (İstanbul) - Aynen öyle yani bunları da bilelim, bu gerçeklerin de farkında olalım. Burada derdimiz kimseyi itham etmek değil.

TAMER DAĞLI (Adana) - İlçe millî eğitim müdürü, Teftiş Kurulu Başkanımız da burada.

HÜDA KAYA (İstanbul) - Aynen öyle. Derdimiz kimseyi itham etmek değil, bakın bu sistemsel sorunlarımızı halletmek için bunların da farkında olmalıyız ve bu sorunları gidermeye çalışmalıyız, hep birlikte yardımlaşarak yapmalıyız bunu yoksa böyle suçlayıcı bir ifade olsun diye bunları söylemiyorum yani böyle itham edercesine.

TAMER DAĞLI (Adana) - Biz de diyoruz ki: Belli olursa bu adamları da savcılığa verelim o zaman.

HÜDA KAYA (İstanbul) - Elbette, elbette. Yani ben temkinli olmak adına "ilçe millî eğitim müdürlüğünden görevliler" diye düzelttim ama sonra buldum ve müdürünün... Çünkü okuduğumu hatırlıyordum. Yani, böyle, ailelerin ifadesi bunlar.

BAŞKAN - Teşekkür ediyoruz.